DİSK, KESK, TMMOB ve TTB`nin çağrısıyla, şubemiz üye ve yöneticilerinin de içinde bulunduğu yüzlerce insan, Karaman Ermenek’te gerçekleşen ve 18 işçinin mahsur kaldığı maden göçüğüyle ilgili 29 Ekim 2014 günü Galatasaray Lisesi önünde bir basın açıklaması yaptı.
Şubemiz üye ve yöneticilerinin de katıldığı eylemde açıklama yapan TMMOB İKK Sözcüsü Süleyman Solmaz, "Bu ülkede yaşayanlar, bu ülkede yaşananlardan kendini sorumlu hissetmiyor" diyerek yaşanan faciaya karşı duyarsızlığı eleştirdi. "Yaşananların önlemi alınamaz mıydı?" diye soran Solmaz, "Alınabilirdi. Gerekli önlemler alınması durumunda bu iş kazası yaşanmazdı" dedi. Ardından konuşan DİSK İstanbul Temsilcisi Önder Atalay, Ermenek‘te yaşanan faciadan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik‘in sorumlu olduğunu belirtti, istifalarını istedi. KESK Genel Sekreteri Hasan Toprak da "AKP hedef 2023 yılı diyor. Ama 1823 koşullarında işçiler çalışıyor" dedi. Toprak, "Artık yerin altında işçileri görmek istemiyoruz. Artık sermayeyi yerin altında görmek istiyoruz" diye konuştu. Kurumlar adına açıklamayı Maden Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hürriyet Demirhan okudu. Kazanın yapıldığı anda üç ayrı firmanın rödovans yöntemiyle aynı bölgede birbirinden habersiz olarak çalıştığını belirten Demirhan kazanın büyük ölçüde bundan kaynaklı olduğunu belirtti. "Geçmiş yıllarda ocağın mücavir alanında üretim yapılmış. Şu andaki su seviyesi ocakta mahsur kalan işçilerin seviyesinin üstündedir" diyen Demirhan havza madenciliği yapılmadığı için aynı durumu diğer diğer madenlerde de yaşanabileceğini söyledi. "Soma`dan iktidar ders çıkaramadı. Yine iş cinayetleri devam ediyor. Bu kafa ile devam edersek bu yasa ve bu sistem ile devam edersek maalesef bu iş cinayetleri sürecek" diyen Demirhan "Hükümet tedbir almıyor. Sonra çıkıp gereken neyse yapılacak diyor" dedi. Ermenek‘te yaşanan faciadan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘nın sorumlu olduğunu belirten Demirhan, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının olmaması için şu önerilerde bulundu: "Rodövans ve taşeronlaşma uygulamaları acilen iptal edilmelidir. Madenlerimiz; kamu yararı öncelikli olarak, mühendislik bilim ve tekniğine, ölçek ekonomisine ve havza madenciliğine uygun olarak planlanmalı ve işletilmelidir. Ucuz iş gücüne dayalı ve örgütlenmeyi engelleyen çalışma anlayışı terk edilmelidir. İSG‘ye ilişkin kararların alınmasında, üniversiteler, sendikalar, kamu kurumu niteliğindeki meslek odalarının (TTB, TMMOB) görüşlerini alınmalı, ulusal düzeyde karar alma mekanizmasında çoğunluğu emek örgütlerinin oluşturduğu bir yapı oluşturulmalıdır. Bundan önce olduğu gibi ‘gerekenler yapılacaktır‘ gerekçesinin arkasına sığınılmadan gerçek sorumlular belirlenmeli, maden mühendisleri, teknik nezaretçi ve diğer çalışanlar günah keçisi olarak seçilmemelidir."
|