YAZILI BASINDA ODAMIZ

Öncelikli olarak söyleyeyim Akkuyu Nükleer Enerji üretim projesine karşı değilim. Mersin‘de gerçekleştirilecek projede Ruslar‘dan çok şey öğreneceğimize eminim. Üstelik de gelecek açısından enerji maliyetlerinde bir tasarrufun olacağını da düşünüyorum. Türkiye‘nin yumuşak karnı enerji. Bu konuda Türkiye‘nin geleceği açısından bir şeyler yapılması gerekiyor. Akkuyu projesi de yapılması gerekenlerden biri... Eğer "çevre ve insan güvenliği" konusunda bir açık varsa, çıkıp ilgili kişiler, uzmanlar uyarsın.

Bu yazıyı Akkuyu Nükleer A.Ş‘nin şu an televizyonlarda yayınlanan reklamı için yazıyorum. Reklam Akkuyu‘nun Türkiye‘nin en büyük projesi olduğunu ve bu projeyle Türkiye olarak daha fazla başarıya ulaşacağımızı söylüyor. Konuşma da sanki bir Türk şirketinin konuşması gibi. Bu ve bunun gibi projeye "ideolojik" nedenlerle karşı olan Elektrik Mühendisleri Odası Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu‘na başvurmuş ve şöyle demiş:

"Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından kurulacak olan Akkuyu Nükleer Santrali‘nin kurulacağı saha şikayet edilen Rus şirketine tahsis edilmiş olup santralin kurulumu için gerekli olan ve ileri teknoloji gerektiren tüm unsurlar da Rusya‘dan temin edilecektir. Reklamdaki "Türkiye, tarihinin en büyük yatırımını gerçekleştiriyor, enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor. Bu gurur Türkiye‘nin, bu yatırım hepimizin. Güçlü Türkiye‘nin yeni enerjisi: Akkuyu Nükleer" ifadeleri gerçeği yansıtmıyor. Bu nedenle reklam aldatıcı ve toplumun bilgi eksikliğini istismar edicidir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasa‘ya açıkça aykırılık taşımaktadır.

Reklamdaki "Türkiye enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor" iddiası da tamamen gerçeğe aykırı olup, kamuoyu açıkça yanıltılmaktadır. Bilindiği gibi ülkemiz enerji alanında dışa bağımlı bir ülkedir. Petrol ve doğalgaz başta olmak üzere enerji kaynaklarının önemli bir bölümü ithal edilmektedir. Enerji ithalatında en yüksek pay ise Rusya‘ya aittir. Akkuyu‘da yapılması planlanan Nükleer Güç Santrali dışa bağımlılığı azaltmayacağı gibi Rusya‘ya olan bağımlılık daha da artış gösterecektir.

Akkuyu Nükleer Santrali‘nden üretilecek enerjinin belli bir bölümüne 15 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti tarafından satın alma garantisi verilmektedir. Böylece Rus şirketin tüm sermaye harcamaları ödenecek. Santralin ömrü boyunca ürettiği elektriği satma hakkına sahip olacaktır."

Açıkçası EMO‘nun ideolojik argümanlarına katılmıyorum. Akkuyu Nükleer A.Ş. kendini kurumsal iletişimde iyi anlatamasa da Türkiye‘nin "enerji" geleceği açısından önemli bir proje...

Katıldığım nokta projenin bu haliyle Rus Projesi olduğu. Reklam "Türkiye yani biz" olarak konuştuğu sürece de kamuoyunu yanılttığı şeklinde... Kim bu reklamın yaratıcı stratejisini oluşturduysa onu da protesto ediyorum. Hem Ruslar‘ı "samimiyetsiz-yalancı" durumuna düşürmüş hem de "iyi reklamcılıktan" sapmış. Bir çuval inciri nükleer etmiş!

(Bugün; 29.01.2015)