MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 İZMİR ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

YENİ ÜYELİK

   · 

YAYIN SATIŞ LİSTESİ

   · 

İNDİRİM YAPAN KURULUŞLAR

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AYDIN   İZMİR   MANİSA 
 

 

EMO İzmir Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 406

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

`GEZİ`DEN YEŞEREN UMUT` MASAYA YATIRILDI


HABER


 
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi`nin 48. kuruluş yıldönümünde etkinlikleri kapsamında `Baskı İmparatorluğunda Toplumsal Mücadele Dinamikler ve Demokrasi` başlıklı söyleşi düzenlendi. Yeni Hizmet Binası ve Eğitim Merkezi`nin temel atma töreninin ardından düzenlenen söyleşide, AKP`nin yarattığı siyasal, toplumsal ve ekonomik tahribat değerlendirilerek, ortak mücadele anlayışı geliştirilmesine ilişkin fikirler masaya yatırıldı.
 

Kuruluş yıl dönümü etkinlikleri kapsamında 8 Haziran 2016 Çarşamba günü İzmir Mimarlık Merkezi‘nde "Baskı İmparatorluğunda Toplumsal Mücadele Dinamikler ve Demokrasi" başlıklı söyleşi gerçekleştirildi. EMO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş‘ın yönettiği söyleşiye, CHP PM Üyesi Mustafa Moroğlu, Gazeteci-Yazar, Birleşik Haziran Hareketi Yürütme Kurulu Üyesi Hakan Gülseven ve ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen konuşmacı olarak katıldı.

"Gezi‘den Yeşeren Umut" üst başlığı altına gerçekleştirilen etkinliğin açılışında konuşan Ulutaş, her kuruluş yıldönümünde ülke gündeminin tartışıldığı bir etkinlik yapmaya çalıştıklarını kaydederek, geçen yıl 7 Haziran 2015‘te düzenlenen seçimlerinden hemen sonra yapılan ve İsmail Saymaz ile Hayri Kozanoğlu‘nun katıldığı söyleşide seçim sonucu oluşan olumlu havanın geçici olduğuna ilişkin uyarılar yapıldığını hatırlattı.

7 Haziran seçimlerinden sonra Suruç‘ta ve ardından 10 Aralık‘ta çağrıcıları arasında TMMOB‘un da olduğu mitinge yönelik bombalı saldırılar yaşandığını hatırlatan Ulutaş, "Yaratılan şiddet ve çatışma ortamı aracılığıyla sermaye açısından kriz olarak değerlendirilen çok partili hükümet sorunu ortadan kaldırıldı" diye konuştu. Bir proje partisi olan AKP‘nin ülke ve Ortadoğu gerçekleri karşısında yalnızlaşmaya başladığını ifade eden Ulutaş, Ortadoğu‘daki çatışmalardan beklediği payı AKP‘nin başarısız politikaları nedeniyle alamayan sermaye bloğunun, yıkılan bölgelerin yeniden inşası kapsamında ülke içinde oluşan rantta yöneldiğini vurguladı. Sıcak para girişine dayalı, doğal ve kentsel alanların yağmalanmasına odaklanan ekonominin sürdürülemediğini kaydeden Ulutaş, ölümlerin ve bombalamaların olağanlaştığı bir ülkede yaşamaya başladığımızın altını çizidi. TMMOB‘un Gezi sürecindeki önemine dikkat çeken Ulutaş, söyleşide Gezi‘nin ayak izlerinden yola çıkarak, ülkenin temel sorunlarının ve toplumsal mücadele dinamiklerinin tartışılacağını kaydetti.

Ulutaş‘dan sonra konuşan TMMOB Yürütme Kurulu Üyesi Cengiz Göltaş ise ülkenin karanlık bir dönem içerisinden geçtiğini vurgulayarak, "Bir karabasan içinde olduğumuz bir dönemi yaşıyoruz. Romalı senatörün sürekli tekrarladığı ‘Kartaca yıkılmalı‘ sözleri gibi, biz de AKP gitmeden huzurun gelmeyeceğini ifade etmeye devam ediyoruz" diye konuştu. TMMOB Genel Kurulu‘nda ülke sorunlarının tartışıldığını ve mücadelenin yol haritasının çizilmeye çalışıldığını belirten Göltaş, "TMMOB 1970‘lerden bu yana sergilediği mücadeleci tavırla ülkemizin yüz akı projelerinden biridir" dedi. TMMOB mücadelesini 12 Eylül gibi baskı dönemlerinde de sürdürdüğü vurgulayan Göltaş, TMMOB‘un adil, kimsenin ezilmediği bir dünya ve kaynakların doğru şekilde planlanarak emekçilerin yararına kullanılması mücadelesini sürdüreceğini kaydetti. TMMOB‘un meslek alanlarına ilişkin ürettiği bilgi birikiminin toplumsal mücadele güçleri tarafından doğru olarak kullanılması durumunda mücadelenin başarıya ulaşacağını vurgulayan Göltaş, "Ancak TMMOB‘un değerlerini ve bilgi birikimini barındıran siyasi bir özne toplumsal mücadeleye katkı sağlayabilir" diyerek sözlerini tamamladı.
Açılış konuşmalarının ardından şubenin kuruluş tarihini anlatan belgesel filmin gösterimi yapıldı. Şube‘nin kurulması döneminde emeği geçen üyeler adına EMO İzmir Şubesi 1. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Ergun Elgin‘e plaket verildi.

Plaket töreninin ardından ise söyleşiye geçildi. Söyleşide ilk olarak konuşan Gazeteci-Yazar, Birleşik Haziran Hareketi Yürütme Kurulu Üyesi Hakan Gülseven, AKP‘nin kurulmasının hemen ardından iktidara taşındığına dikkat çekerek sözlerine başladı. AKP‘nin yerine getirmesi gereken misyon için ilk başlama vuruşunun Hrant Dink cinayeti olduğunu ifade eden Gülseven, "Sağolsunlar kimi solcu arkadaşlarında katıldığı ve ağırlıklı olarak Silivri‘de sergilenen Ergenekon müsamereleriyle iktidara tam olarak yerleştiler" diye konuştu. Toplumda biriken ve Erdoğan‘ın şahsı etrafından yoğunlaşan AKP‘ye karşı tepkinin Gezi Parkı‘nda patlama noktasına geldiğini vurgulayan Gülseven, sonrasında AKP‘nin cemaat ile ayrıştığını ve Erdoğan‘ın kendi şahsi operasyonlarının gündeme geldiğini belirtti. Bugün Ergenekon sürecinde benzer bir biçimde cemaat operasyonları yürütüldüğünü hatırlatan Gülseven, Gezi direnişin ardından AKP‘nin kelimenin tam anlamıyla bir polis ve asker devleti kurmaya odaklandığını kaydetti. Konuşmasında Suriye‘de yaşanan gelişmeleri ve AKP‘nin rolünü özetleyen Gülseven, "Emperyalizmin elinin değdiği hiç bir yerde huzur yok. Bu nedenle anti-emperyalist bir anlayışa sahip değilseniz başarıya ulaşma şansınız da yok" diye konuştu. Emekçilerin yaşam koşullarının AKP tarafından sürekli olarak geriletildiğine dikkat çeken Gülseven, laikliğinde yok edilmek istenmesine de vurgu yaptı.

AKP‘nin Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi Suruç bombalamasıyla yeni bir dönemin başlama vuruşunu yaptığını kaydeden Gülseven, "İkinci bombada biz de Ankara‘daydık. Dostlarımızı, arkadaşlarımızı kaybettik. O gün hepimize sokağa çıkarsanız, sizi bombalarız, parçalarız mesajı verdiler" dedi. Ankara Kızılay‘da patlayan 3. bombada ise bombacının amacı dışında "Türkiye‘de halklar artık bir arada yaşayamaz" mesajının verilmeye çalışıldığını kaydeden Gülseven, dokunulmazlık değişikliğinin Cumhurbaşkanı tarafından onaylanacağı gün İstanbul‘da patlayan bombayı ise "başkanlık bombası" olarak nitelendirdi. AKP‘nin ülkeyi bir baskın seçime götürme olasılığının yüksek olduğunu ifade eden Gülseven, AKP‘nin geriletilmesi için anti-emperyalist bir çizgide piyasanın saldırılarına karşı emekçilerin haklarının korunması, gericiliğe karşı laiklik mücadelesinin, barış politikalarıyla bir arada yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

"AKP Projesi Gezi‘de Bitti"
Gülseven‘in ardından söz alan ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen ise konuşmasına, 2013 yıllının Gezi Direnişi ile birlikte emperyalistler açısından AKP projesinin bitiş yılı olduğunu vurgulayarak başladı. Mısır‘daki gelişmeler ile birlikte siyasal İslam‘ın bölgeyi şekillendirme gücünün kalmadığını ifade eden İşleyen, "Gezi sürecinde, AKP‘nin emperyalistler adına bırakın Ortadoğu‘yu şekillendirmek, Türkiye‘yi, İstanbul‘u hatta Gezi Parkı‘nı bile zor idare ettiği ortaya çıktı" dedi. Gezi‘den sonra AKP‘nin bir anlamada misyonsuz kaldığını ve çöküş dönemine girdiğini vurgulayan Önder, "Bu güçlü iktidar bloğunu çatlatabilen tek şey Gezi olmuştur. Bu ülke AKP‘yi gönderecekse, bunu ancak Gezi gibi bir sokak muhalefeti başarabilir" dedi. AKP sonrası Türkiye‘yi kuracak yeni bir irade arayışının söz konusu olduğunu belirten Önder, "AKP‘nin gidişini ancak şiddeti yükselterek durdurabilirdi. Bugün yaptığı budur. Şiddetle yükselttiği İslamcı ve milliyetçi dalga ile iktidarda kalmaya çabalıyor" diye konuştu. Gezi ile birlikte Türkiye‘de sandığa sığmayan bir muhalefet anlayışının ortaya çıktığını ancak bu imkanın iyi değerlendirmeyerek seçim odaklı çalışmalar yapıldığını ifade eden Önder, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Erdoğan‘ın, sonuçlarının beğenmediği seçimleri yenilettiği, parlamentonun fesh edilmeye sürüklendiği bir noktada, düzen içinde kalan bir anlayışın başarılı olma şansı olmadığını söylemeliyiz. Parlamentonun özgürleşmesi isteniyorsa bunu da ancak sokak muhalefetiyle sağlayabiliriz."

Ya Birlikte Düşeceğiz, Ya da Kalkacağız"
Topluma AKP‘ye karşı seçeneksiz olunmadığını göstermek gerektiğini belirten İşleyen, şöyle konuştu:

"AKP‘ye karşı siyasi özne kimdir? Nerede toplanacağız? Hangi zeminde mücadele edeceğiz? Bu sorulara hep birlikte yanıt vermek zorundayız. İster Erdoğanlı ister Erdoğansız AKP aynıdır. Önceliğimiz, çürüyen ‘Siyasal İslam‘ı bu toplumdan ve bölgemizden emperyalistlerle uzlaşmadan uzaklaştırmak olmalıdır."
Önder, gericiliğin artık kökleştiğini vurgulayan İşleyen, laikliğin korunabilmesi ve gerçek anlamıyla yaşama geçebilmesinin toplumsal mücadelenin büyüklüğüne bağlı olduğunu vurguladı. Kürt Sorunu‘nun, Türkiye‘nin "Suriyeleşmesi" ile çözülemeyeceği kaydeden İşleyen, savaş ve çatışma sürecinin oluşturduğu baskı ve sindireme imkanların AKP tarafından başkanlık sistemine geçiş için kullanıldığı vurguladı. Sol içi rekabetin mücadeleye zarar verdiğine kaydeden İşleyen, "Kendi örgütümüzü büyütmek gibi bir seçeneğimiz gerçekten yok. Ya ortak mücadeleyi hep birlikte büyüteceğiz ya da ister büyük ister küçük olsun tüm örgütlerimiz zaten yok edilecek. Düşersek hep beraber düşeceğiz, kalkarsak da hep birlikte" dedi.

"Ortak Mücadele Anlayışı Oluşturmalıyız"
Mustafa Moroğlu ise AKP‘nin TMMOB üzerindeki siyasi baskısına dikkat çekerek, başladığı konuşmasında, "TMMOB‘un bu saldırıyı püskürterek, yoluna devam edeceği inanıyoruz" dedi. 7 Haziran‘da İstanbul‘da patlama yaşandığına dikkat çeken Moroğlu, "Bugün artık bilindik siyasal söylemlerin zamanı çoktan geçti. Bu baskı imparatorluğunda artık farklı bir şey yapmalıyız. Tüm toplumsal güçlerin bu farklı çözüm için ortak arayış içinde olması gerekir" diye konuştu. Diyarbakır‘da Sur‘da Cizre‘de, Ankara‘da, İstanbul‘da yaşanan şiddet ve katliamları durdurması gerektiğine dikkat çeken Moroğlu, "Herkesin gücüne göre insanları katlettiği, şehirleri yaktığı, yıktığı bombaladığı bu sürece birlikte karşı durmalıyız. Yalnızca devlet ya da AKP değil, PKK da silahları bir an önce susturmalıdır" ifadelerini kullandı.

AKP‘den zarar göre tüm kesimlerin ortaklaşacağı bir mücadele hattının kurulması gerektiğini kaydeden Moroğlu, Kürt Sorunu‘nun geldiği boyutu "90‘lı yıllarda köyler yıkılıp boşaltılıyordu. Bugün şehirler" sözleri ile özetledi. Kürtlerin taleplerinin görmezden gelinemeyeceğini kaydeden Moroğlu, ana dil ve yerel yönetimlerde özerklik taleplerine dikkat çekti. İşsizlik gibi toplumun temel problemlerinin unutulduğunu ve "can güvenliğinin" her şeyin önene geçtiğini ifade eden Moroğlu, "Toplum ölümleri kanıksandı. O yıkılan evlerin altında kaç sivil yurttaşın cesedi kaldığını kimse bilmiyor. Gezi‘nin yarattığı o umut dalgasını yeniden yakalamayız" diye konuştu. Solun birbirini eleştirmek yerine ortak bir çizgide mücadele etmesi gerektiğini ifade eden Moroğlu, sendikaların ve meslek odalarının için de yer aldığı yeni bir mücadele cephesi oluşturulmasını önerdi. Gezi‘de siyasi bir önderliğin eksikliğinin duyulduğunu kaydederek, "Hem CHP‘den hem de BHH‘den aynı şeyi bekliyoruz. Her hareketin eşit düzeyde temsil edildiği ortak mücadele anlayışı oluşturmalıyız" diye konuştu.

Konuşmacıların ardından salondan katılımcılar da görüşlerini paylaşarak, sorularını yöneltme fırsatı yakaladılar. Söyleşi sorunların yanıtlanmasıyla sona erdi.



35. DÖNEM KURULLARI BELİRLENDİ

04.02.2024
 


Çok Okunanlar


SAYI 406: MESLEK ODALARI VAZGEÇİLMEZDİR!

EMO-GENÇ TEKNİK GEZİSİ

ADALET NÖBETİNE ÇAĞRI: #GEZİYEOZGURLUK

ÇEVRİMİÇİ SEMİNER: ENDÜSTRİYEL UYGULAMALARDA ZAMAN VE SENKRONİZASYON

ELEKTRONİK MESLEK DALI ÜYE TOPLANTISI

35. DÖNEM ŞUBE YÖNETİM KURULU`NDAN KURUM ZİYARETLERİ

YAŞASIN 8 MART!

EMO-GENÇ BUZ PİSTİ BULUŞMASI

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ ETKİNLİKLERİ

KINIK`TA TERMİK SANTRALE İHTİYAÇ YOK!

Okunma Sayısı: 163


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.