ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BASIN AÇIKLAMASI DÜNYA KADINLAR GÜNÜ 8 Mart 1857 tarihi, ABD`nin New York kentinde, ekmeğinin peşinde koşan 129 emekçi kadının, bir grev sırasında, korkutularak çalıştıkları fabrikaya sokulmaları ve kapıların kilitlenmesi sonrasında çıkan yangın nedeniyle yanarak can verdikleri bir gündür. Bu günün Kadınlar günü olarak kutlanması ilk kez Almanya tarafından kabul edildi. Türkiye`de ise 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında kutlanmaya başlandı. Amerika`da ise bu olaydan yaklaşık 100 yıl kadar sonra bu olayın yıl dönümü Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmaya başlandı. Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü her yıl 8 Mart‘ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. Bu gün, bir ölüm yıldönümü değildir. Bu gün, herkesin kendi içinde bu kadınların, neden öldüklerinin sorgulanması gerektiği bir gündür. Suçları kadın olmak mı? Yoksa emekçi olmak mı? Bu dünyada kadın olmak mı zor; yoksa kadın olarak çalışmak mı daha zor? Düşündüğümüzde, esas sorunun kadın olmak olduğu, kadın erkek ayrımcılığı veya cinsiyet ayrımcılığı olduğudur. Cinsiyet ayrımcılığı toplumsal bir sorundur. Cinsiyet ayrımcılığından doğan sorunları, en yoğun şekliyle kadınlar yaşıyorlar. Bu durum da kadın sorunlarını doğuruyor. Kadınların sorunlarını gidermek için de kadın hakları sorunu veya kadın hakları merkezli mücadele oryaya çıkıyor. Evrensel insan hakları, cinsiyet farkı gözetilmeden yaşama geçirilebilmiş olsaydı, kadın hakları gibi özel bir sorun ortaya çıkmazdı. İnsan haklarının başında, yaşama hakkı gelmektedir. Yaşama hakkı olmayan bir insanın bütün hakları elinden alınmış demektir. Yaşama hakkı, düşünce ve düşünceyi açıklama, eğitim-öğretim, çalışma, iletişim hakları gibi diğer hakların ön koşuludur. Bu anlamda, genel olarak bütün insanlar için, özel olarak ise bütün kadınların yaşama hakkı sağlanmalıdır. Anayasamızda; " kimsenin eğitim ve öğretim hakkından mahrum bırakılamayacağı" vurgulanır. Ülkemiz gerçekleri dikkate alındığında, kadınlarının en çok isteyeceği hak, eğitim öğretim hakkı olmalıdır. Çünkü, eğitimli kadın insan haklarının bilincine ve sorumluluğuna sahip olabilir. Mustafa Kemal Atatürk‘ün dediği gibi; " Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder." Özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşabilmek için kadın, erkek demeden bütün insanları aklın ve bilimin ışığında eğitmeliyiz. Elektrik Mühendisleri Antalya Şubesi olarak, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk‘ün de vurguladığı gibi , " Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin." Bilinciyle Türk kadınlarının ve tüm Dünya kadınlarının 8 Mart Emekçi Kadınlar Gününü kutlar, saygılarımızı sunarız. 07.03.2017 Çiğdem IŞIKYÜREK Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Yönetim Kurulu Adına Şube Yönetim Kurulu Yazmanı
|