Şubemizin düzenlediği “Referandum Sonrası Türkiye” paneli 13 Nisan 2017 Perşembe günü Şubemiz Alaettin Anahtarcı - Tülin Aydın Eğitim Merkezi’nde üyelerimizin yoğun ilgisiyle yapıldı. Kolaylaştırıcılığını TMMOB İstanbul İKK Sekreteri Cevahir Efe Akçelik’in yaptığı panele İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı ve SODEV Başkanı A. Babür Atila konuşmacı olarak katıldı.
Panel ve forum olarak iki bölüm halinde yapılan etkinlik açılışında, Şubemiz Y.K. Başkan Yardımcısı H. Ergun Doğru katılımcılara hoşgeldiniz diyerek sözü konuşma yapmak üzere EMO Y.K. Başkanı Hüseyin Yeşil‘e bıraktı. Hüseyin Yeşil, 16 Nisan günü ülkemizin tarihi bir dönemeçten geçeceğini belirtti. "Bizler aydınlık bir gelecek için üyelerimize, halkımıza gerçekleri anlatmaya devam ediyoruz. Ancak tüm bu değişiklikler konusunda görüşlerin özgürce ortaya konulup tartışılması gerekirken OHAL ortamı buna izin vermemektedir" diyen Hüseyin Yeşil, konuşmasına bir ülkenin siyasal sisteminde yapılacak değişikliğin mühendislerin iş alanlarını ve iş yapma biçimlerini doğrudan etkileyecek sonuçlar doğuracağını belirterek "Demokratik, laik eşit ve bir devlet olarak yaşamak için hayır diyoruz. 17 Nisan sabahı aydınlık bir güne uyanacağımızı umuyorum" dedi. Hüseyin Yeşil‘in konuşmasının ardından TMMOB İstanbul İKK Sekreteri Cevahir Efe Akçelik‘in kolaylaştırıcılığında başlayan panel, İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı ve SODEV Başkanı A. Babür Atila‘nın konuşmalarıyla sürdü. Oğuz Kaan Salıcı OHAL döneminde 110 binden fazla kişinin işten çıkarıldığını belirterek 38 milyar liralık mal varlığına el konulduğunu belirtti. Salıcı konuşmasına "İnsanların yargıya olan güveni kalkmış durumda. Özellikle gazetecilerin, akademisyenlerin, siyası partilerde görev yapanların, muhalif odaların, barolarda ve STK‘larda çalışanların hedef alındığı bir tabloyla karşı karşıyayız. Sosyal medya paylaşımları yüzünden sabahın köründe insanları alıp götürebiliyorlar" dedi. Salıcı konuşmasını "Bunun bir siyasi parti mücadelesi olmadığını, bunun Türkiye‘nin geleceği ile ilgil olduğunu herkes görüyor. 16 Nisan‘dan sonra hayır çıktığında hiç kimsenin bunu doğrudan kendi hesabına yazmayacağı bir anlayış var ve yeniden bir siyaset kurma zamanı gelecek. Siyasi partilerin başını çektiği ve bütün toplumsal kesimlerin de elini taşın altına koyduğu, bu yeni ortaya çıkacak durumdan sorumluluk çıkaracağını düşünüyorum" dedi. Oğuz Kaan Salıcı‘nın ardından SODEV Başkanı A. Babür Atila da konuşmasına "Bizim yaşadığımız dünya içerisinde bütün tartışmalar, felsefi olsun demokrasi açısından olsun, 1789 Fransız Devrimine dayanıyor. Fransız Devriminden iki yıl sonra insan ve Yurttaş Hakkı Bildirgesi yayınlanıyor. Bu bildirgenin 16. madddesi günümüzü işaret ediyor. Güçler ayrılığı yoksa bir toplumun anayasası yoktur. Bu Anayasa taslağında yer alan 18 maddenin tümüne baktığımızda güçler ayrılığının olmadığı bir rejime doğru bizi götürmeye çalışan anlayışla karşı karşıyayız. sözleriyle başladı. "Gezi‘de yitirdiğimiz bir şey vardı, Geziye siyasi bir kimlik kazandıramadık. Bugün Hayır‘a bir siyasi kimilik kazandırmamız lazım. Bu kimlik, renklerin yoldaşlığını ifade eden bir cümbüş olmalı" diyerek konuşmasını sürdüren A. Babür Atila; "Hayır‘dan sonra hiç vakit kaybetmeden üç ana konu başlığı altında; "Adalet, Eğitim ve Ekonomik Model tercihi" konularında sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler tarafından başlatılması gerektiğine inanıyorum. Türkiyenin artık üretilemez bir yapıda olduğu konusunda hemfikiriz. Detaylı eylem planlarını hazırlayıp gündemde tutmamız lazım" dedi. Panel bölümünde konuşmaların ardından üyelerimizin merak ettiği sorular panelistler tarafından yanıtlandı. Soru-cevap şeklinde ilerleyen etkinilik, Şubemiz Y.K. Başkanı Erol Celepsoy tarafından panelistlere katkılarından dolayı plaket verilmesiyle sona erdi.
|