Şubat 2017‘de on binlerce çekirge Bolivya‘yı ziyaret etti. Bolivya hükümet sözcüsü; "On binlerce çekirgenin ülkemize gelmesi bizi çok sevindirdi. Yoğun katılımlı bu ziyaret bizi dünyanın turizm üssü yapacaktır" dedi! Hayır, aslında böyle olmadı. Çekirgelerin ziyareti doğru. Ama kaynakları kurutmak için yani istila için Bolivya‘ya girdiler. Bolivya da; çekirgelerin tarım alanlarını istilası nedeniyle Şubat ayında acil durum ilan edilmişti. Bolivya hükümeti, otlaklar, tarlalar ve yeşil adına ne varsa kurutmaya programlanmış çekirgeleri turizm yatırımcısı olarak göremezdi herhalde. Kaynakları kurutan bu aç gözlü yaratıkları ülkelerinden çıkarmak için ne gerekiyorsa yaptılar. Gelenin niyeti ve geride ne bıraktığı bakılmalıdır. Türkiye elbette ki dünyanın enerji üssü olabilir. Enerji kaynakları buna müsait. Ancak sadece kaynak yetmez. Türkiye‘yi enerji üssü yapacak bir model de lazım. Kaynakları, yüzde 51‘i devlete ait olmak üzere devlet-millet ortaklığı ile işletilmesi projesi ise sadece Prof. Dr. Haydar Baş‘ın Milli Ekonomi Moaeli‘nde‘var. Madem dünyanın enerji üssü olma yolundayız, endüstriyel hammadde bulması ve yerli enerji üretmesi için Atatürk‘ün 1935‘te kurduğu Etibank nerede? Maden Kanunu ile Petrol Kanunu ile enerji politikaları ile yeraltı ve yerüstü enerji kaynaklarınızı çekirge istilasına maruz bırakırsanız en büyük enerji kaynaklarının üstünde otursanız bile enerjide dışa bağımlı hale gelirsiniz. Kaynaklarınız ayağınızın altından birer birer çıkarken siz hâlâ enerji üssü olmak üzere olduğunuzu zannedersiniz. "Sen enerji uzmanı mısın?" diyenler için sözü uzmanına bırakalım: Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yeşil katıldığı bir panelde; iktidarın dışa bağımlılık konusunda, nükleer enerji örneğinde olduğu gibi ‘göz boyamacf bir anlayış sergilediğini, Rusya‘nın ülkemizde nükleer santral sahibi yapılması ‘milli enerji‘ olarak sunulmaya kalkıldığını ifade etmektedir. Petrol Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı Necdet Pamir, aynı panelde Türkiye‘nin genel enerji dengesi ile ilgili; enerji ithalat faturasının 2002‘de 9.2 milyar dolar iken, 2014 yılı itibariyle 55 milyar dolara çıktığını, "dışa bağımlılığı azaltacağız" diyen iktidarın söylemleriyle eylemlerinin çok farklı olduğunu ifade etmiştir. Enerji uzmanlarının verdiği bilgilere göre; Ülke olarak söylendiği gibi gerçekten enerji üssü müyüz? Yoksa çekirge üssü mü!.. (Yeni Mesaj; 24.07.2017)
|