MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 İSTANBUL ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İŞ VE ELEMAN ARAYANLAR

   · 

SMM NEDİR?

   · 

ÖLÇÜM VE BİLİRKİŞİLİK İÇİN BAŞVURU

   · 

YAYIN SATIŞ VE KİTAP LİSTESİ

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 EDİRNE   İSTANBUL   KIRKLARELİ   TEKİRDAĞ 
 

 
MİSEM EĞİTİMLERİ
 

EMO İstanbul Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 81

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

RÜZGAR İHALESİ VE GERÇEKLER (ÖZGÜR GÜRBÜZ-BİRGÜN)



Türkiye geçen hafta büyük bir rüzgar ihalesi yaptı. Büyük çünkü ihaleyi kazanan Siemens, Türkerler ve Kalyon şirketlerinin kurduğu birlik 1000 megavat (MW) gücünde rüzgar santrali kurmaya hak kazandı. Türkiye‘nin rüzgar kurulu gücünün Temmuz 2017 itibariyle 6500 MW civarında olduğunu hatırlatalım.

İhale sonucunu önemli kılan bir başka nokta ise ihaleyi kazanan grubun rüzgar türbini için Türkiye‘de bir fabrika kurmak, bunu bir Ar-Ge merkeziyle desteklemek ve üretilecek türbinlerin yüzde 65 oranında Türkiye‘de imal edilme şartlarını karşılamak zorunda olması.

Firmalar ihaleyi almak için ürettikleri elektriği satacakları fiyat üzerinden yarıştılar. En ucuza elektrik satmayı kabul eden firma, yukarıdaki şartları da yerine getirmek kaydıyla ihaleyi kazandı.

Ortaya çıkan fiyat en az ihale kadar etkileyiciydi çünkü rüzgardan üretilen elektriğin fiyatı kilovatsaat başına 3,48 dolar sente kadar gerilemiş oldu. Benzer ihalelerde kömürden üretilen elektriğin fiyatının 6,04 (Çayırhan termik santralı) ve nükleerden üretilenin ise 12,35 (Mersin-Akkuyu) dolar sent olduğu düşünülürse yaşamımızı tehdit eden bu enerji kaynaklarının aynı zamanda Türkiye ekonomisine büyük bir yük olacağı da görülmüş oldu.

YEKA (Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları) ihalesinin özeti yukarıdaki gibi. Bazı yerlerde ihalenin dünyada yankı uyandırdığı gibi yorumlar da yapıldı. Enerji Bakanı Albayrak, "YEKA ihalesinde, rüzgarda yerli katkı payıyla şu anda kilovatsaat başına 10,3 dolar/cent olan alım fiyatı 3,48 cente düşerek bir dünya rekoruyla gerçekleşti" dedi. 19 Ocak 2017 tarihinde Fas‘ta gerçekleştirilen rüzgar ihalesinde bizdekine benzer bir yöntem kullanıldığı ve fiyatın ortalama 3 dolar cent‘e kadar gerilediği Bakan Albayrak2ın gözünden kaçmış olmalı.

Böylesine büyük bir ihalenin ve değişik bir modelin enerji ve ekonomi çevrelerince konuşulması normal ancak yapılan haberler ciddi bir analizden çok hükümet propagandası yapmayı amaçlıyorlardı. O yüzden de hiçbiri, "rüzgar nükleerden 3,5 kat ucuz, kömürden de neredeyse 2 kat. O zaman biz niye hala kömür ve nükleerde ısrar ediyoruz" diye soramadı. Halbuki, enerjiden biraz anlayan herkesin aklına bu karşılaştırma gelir. Gazetecilik de bu soruları sormayı gerektirir. Onun yerine sağa sola çatarak hem kendilerine prim yapma hem de hükümete yaranma işine giriştiler.

Polemik bizim buralarda çok seviliyor, YEKA ihalesi üzerinden onu da yapabilirlerdi aslında. Yıllardır Türkiye‘nin yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmesi gerektiğini söyleyen çevreci grupların nasıl haklı çıktığı yazılabilirdi. Rüzgar işe yaramaz, fırıldaktan enerji mi üreteceksiniz diyen enerji uzmanlarının, bürokrat ve politikacıların bugün ihale sonucuna bakarak geçmişlerini unutturmaya çalıştığından da bahsedilebilirdi. Fırsatı sanırım bilerek kaçırdılar.

Daha derin analizler de yapılabilir elbet. Türkiye‘de rüzgar fabrikası sayısını artırmak (halihazırda türbin ve kule üretimi yapan firmalar zaten var), yeni rüzgâr santralları kurmak için mutlaka böyle bir ihale yapmalı mıydık acaba? Türkiye, doğru bir iklim hedefiyle şekillendirdiği, uzun vadede rüzgar kurulu gücünü 20-30 bin megavatlara getirecek net bir hedef koymuş olsaydı, birçok firma zaten Türkiye‘ye gelip yatırım üsleri kurmaz mıydı? Bence kurardı. Dünyada rüzgarda ilerleyen ülkelerin çoğu böyle başardı zaten. Almanya, Danimarka, İspanya, Hindistan veya Çin YEKA‘larla yol almadı. YEKA‘ya gelinceye kadar ne kadar yıl kaybettiğimizi, kömürle, nükleerle ülkenin kaynaklarını ve zamanını boşa harcadığımızı ve harcamaya da devam ettiğimizi yazmak da, YEKA‘yı övmek kadar gerekli.

Son sözüm dünyadaki enerji devrimiyle ilgili. Bugün sadece zengin ülkeleri değil herkesi etkileyen enerji devrimi ya da değişimi kömürden rüzgara geçmenin ötesinde bir hareket. Enerji üretiminde kullandığımız kaynaklar değişmekle kalmıyor, üretim modelleri ve kaynakların sahipleri de değişiyor. Bir şirketin dev santralinden elektrik üretmek yerine, köylerde kurulan onlarca kooperatifin ürettiği elektrikle ihtiyacımızı karşılamaya başlıyoruz. Benzin almak için petrol istasyonuna gitmek yerine, evimizin çatısındaki güneş panellerinden gelen kabloyu otomobildeki prize taktığımız günlere doğru gidiyoruz.

İşte bu yüzden, kısa dönemde olumlu sonuçlar doğuracak YEKA ihalelerinden çok enerji dönüşümüne odaklanmak gerekiyor. Türkiye, ne yazık ki hâlâ kavramsal açıdan konuya uzak. Değişimi yakalamak için ilk yapacağımız iş çatılardaki güneş panellerinin önündeki engelleri kaldırmak, enerji verimliliğini gündemin ilk sırasına koymak, YEKA gibi dev şirketleri zengin eden, elektrik piyasasında birkaç şirketi oldukça güçlü konuma getiren ihaleler yerine kooperatifler aracılığıyla enerji sektöründeki geliri halka dağıtmak asıl hedef olmalı. Merkezi dev nükleer santrallar yerine, akıllı şebekeyle desteklenen, yerelde üretim ve tüketimi öne çıkaran bir model kurulmalı. Her şeyden önce elektrik tüketiminin artmasına değil daha az enerjiyla aynı işi yaptığına sevinen bir ekonomi anlayışı devreye girmeli.

Çünkü bu ülke ‘güzel gibi‘ görünen günleri değil ‘en güzel günleri‘ hak ediyor.

(Birgün; 08.08.2017)



TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


ANKARA ŞUBE GENEL KURULU YAPILDI

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU HAZİRUN LİSTESİ ASKIYA ÇIKIYOR

FUKUSHİMA FELAKETİNDEN DERS ALMALI VE NÜKLEER GÜÇ SANTRALI GİRİŞİMLERİNİ SONLANDIRMALIYIZ!

ÇEVRİMİÇİ SEMİNER: ENDÜSTRİYEL UYGULAMALARDA ZAMAN VE SENKRONİZASYON

EMO HASAN BALIKÇI ONUR ÖDÜLÜ’NÜN SAHİBİ MÜCELLA YAPICI OLDU

EMO HÜKÜMETİ NÜKLEER SANTRAL İLE İLGİLİ UYARDI: SONLANDIRIN! (TRAKYA DEMOKRAT)

EMO: FUKUSHİMA NÜKLEER FELAKETİNDEN DERS ALINMALI! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

EMO’DAN FUKUSHİMA’NIN YILDÖNÜMÜNDE ‘AKKUYU’ UYARISI (BASKENTGAZETE.COM.TR)

GÜNEŞ VAR ETTİ, SANTRALI YOK EDECEK (BİRGÜN)

NİTELİKLİ YAĞMA (GÜNLÜK EVRENSEL)

Okunma Sayısı: 202


Tüm Basından Seçtiklerimiz

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.