|
TMMOB tarafından ülke çapında gerçekleştirilen `19 Eylül TMMOB Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü`ne ilişkin açıklamalarda, işsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik gibi sorunların sürdüğüne dikkat çekilerek, meslektaşların hakları için mücadele eden TMMOB`un hedef haline getirildiği vurgulandı. TMMOB`un susmayacağına vurgu yapılan açıklamada, `TMMOB’nin eşitlikten, özgürlükten, demokrasiden, barıştan, laiklikten, bağımsızlıktan yana tavrını korumaya, geliştirmeye, güçlendirmeye devam edeceğiz` denildi.
TMMOB, koordinasyon kurullarının görev yaptığı 25 il ve 2 ilçe merkezinde Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü‘ne ilişkin kitlesel basın açıklamaları gerçekleştirdi. Ülke ve TMMOB üyelerinin sorunlarına dikkat çeken ortak metnin okunduğu basın açıklamaları, Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, İzmir, İstanbul, Kırklareli, Kocaeli, Malatya, Manisa, Mersin, Muğla, Rize, Samsun, Tekirdağ, Zonguldak il merkezleriyle Bodrum ve Karadeniz Ereğlisi ilçe merkezlerinde eş zamanlı olarak gerçekleştirdi. İzmir‘de ise TMMOB`nin çağrısıyla 19 Eylül 1979 tarihinde 55 ilde, 740 işyerinde gerçekleştirilen iş bırakma eylemin yıl dönümünde gerçekleştirilen basın açıklaması, Yenişehir Gıda Çarşısı Birlik Parkı`nda düzenlendi. 2011 yılından bu yana İş bırakma eyleminin yıldönümünde kutlanan "19 Eylül TMMOB Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü" dolayısıyla gerçekleştirilen açıklamasının metnini, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Melih Yalçın okudu. İş bırakma eyleminin ekonomik ve demokratik taleplerle gerçekleştirildiğine yer verilen açıklamada, diğer emekçilerin de destek vermesiyle 100 bini aşkın kamu çalışanın iş bıraktığı hatırlatıldı. Eyleminin maden ocaklarından enerji santrallerine, fabrikalardan şantiyelere, limanlardan üniversitelere kadar hayatın her alanında etkisini gösterdiğine değinilen açıklamada, "19 Eylül tarihi, bu ülke için düşünen, planlayan, üreten mühendis, mimar ve şehir plancılarının kendi öz güçlerinin farkına vardığı tarihtir. Bu yüzden bu anlamlı gün, TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü olarak kutlanmakta ve yeniden hatırlanmaktadır" denildi. "Rant Ekonomisi Mühendisliği Geriletiyor" İşsizlik, hayat pahalılığı, düşük ücretler, güvencesizlik, özlük hakları, örgütlenme gibi sorunlarının sürdüğüne yer verilen açıklamada, şöyle denildi:
"Neoliberal ekonomi politikaları, özelleştirme uygulamaları, sosyal devlet anlayışının terk edilmesi ve uluslararası sermaye çevrelerinin artan etkinlikleri nedeniyle teknik elemanların ekonomik ve sosyal durumları giderek daha da kötüleşmektedir. Kamusal yatırımların ortadan kalkması, kamusal çıkarın göz ardı edilmesi, rant hırsının bilim ve tekniğin önüne geçmesi, sermayenin ihtiyaçlarının halkın ihtiyaçlarının önünde tutulması nedeniyle mühendis, mimar ve şehir plancılığı yıllar geçtikçe sistematik olarak gerilemektedir."
Adalet Tüm Kesimlerinin Talebine Dönüştürüldü Yıllar içinde sadece ekonomik ve sosyal koşulların değişmediğine demokrasi ve insan hakları alanlarında da gerileme yaşandığına dikkat çekilen açıklamada, OHAL uygulamalarına ve Kanun Hükmünde Kararnamelere (KHK) yer verildi. Son bir yıl içinde 3 bini aşkın mühendis, mimar ve şehir plancısının kamudan ihraç edildiğinin belirtildiği açıklamada, "AKP Hükümeti, OHAL rejimini, kendisine muhalif toplumsal kesimleri susturmak ve örgütlü kesimleri bastırmak için kullanmaktadır. Adalet talebi, toplumun tüm kesimlerinin en büyük ihtiyacı ve talebi haline dönüşmüştür" denildi. Ömrünü cemaat yapıları ve devlete egemen olmak isteyen çetelere karşı mücadele etmeye adayan TMMOB üyelerinin ihraç edildiğine vurgu yapılan açıklamada, şöyle denildi:
"Daha bir yıl önce devletin tüm kurumlarına yerleşen Gülen Cemaati mensupları darbe girişiminde bulunmamış gibi, bakanlıklar ve devlet kurumları yine farklı cemaat ve tarikatlar arasında pay edilmektedir. Milli eğitim müfredatı bilim dışı ve gerici bir anlayışla yeniden yapılandırılmaktadır. Kadınların sosyal hayattaki varlığı ortadan kaldırılmak istenmekte, her türden hak ve özgürlükleri şiddetle bastırılmaktadır. Toplumu bir arada tutan en önemli unsur olan laiklik prensibi yerine mezhepçi, gerici uygulamalar devletin ve sosyal hayatın her alanına egemen hale getirilmiştir."
Denetim Adı Altında Baskı Ülke geleceğini ve meslektaşların haklarını korumak için mücadele eden TMMOB‘un hedef haline getirildiğine vurgu yapılan açıklamada, TMMOB Yasasını değiştirmeye yönelik girişimlere dikkat çekildi. Kamusal sorumluluk gereği gerçekleştirilen mesleki denetimlerin engellenerek odaların ekonomik ve kamusal gücünün zayıflatılmak istendiğine yer verilen açıklamada, "Odalarımıza, idari ve mali denetim adı altında baskı ve şantaj uygulanmaktadır" denildi. Denetim adı altında hukuksuz uygulamaya izin vermediği için Kimya Mühendisleri Odası yönetim kuruluna dava açıldığının hatırlatıldığı açıklamada, Sosyal Güvenlik Kurumu‘nun (SGK) asgari ücret protokolünü feshetmesinin de TMMOB‘un çalışmalarını ve yetkilerini sınırlandırmaya yönelik olduğu ifade edildi. Tek taraflı fesih için dava açıldığı bilgi verilen açıklamada, şöyle tamamlandı:
"Birliğimizi ve odalarımızı hedef alan bu saldırıların bizleri yıldırması ve susturması mümkün değildir. Bizler mesleğimizi bilimden, üretimden ve toplumdan yanan kullanan bir mücadele geleneğinin sürdürücüsüyüz. Bu anlayışla TMMOB`nin eşitlikten, özgürlükten, demokrasiden, barıştan, laiklikten, bağımsızlıktan yana tavrını korumaya, geliştirmeye, güçlendirmeye devam edeceğiz."
|
|
|