Siyasal sistemi ne olursa olsun, bir ülkede yasalar "adil" değilse, o ülkede huzur ve mutluluk olamaz. Ülkemizde, kimi yasaların "adil" olmadığı bir gerçek! Somut örneği; elektrik faturalarındaki "kayıp-kaçak" bedelidir! Nedir kayıp ve kaçak? Elektrik işletme firmalarının "bakım ve onarım" hizmetlerini eksik ya da yanlış yapmasından dolayı üretilen elektriğin bir kısmının heba olmasına "kayıp" deniyor. Bu kaybın sorumlusu neden vatandaş olsun? Özellikle "devlet otoritesinin zayıf kaldığı" ve "yoksulluğun diz boyu olduğu" Doğu ve Güneydoğu illerinde büyük oranda "kaçak elektrik" kullanımı yaygın! Elektrik firmaları bu alacaklarını tahsil edemiyor ve faturasını düzenli olarak ödeyen vatandaşa yükleyip "ceza" veriyor! Elektrik şirketlerinin bir de "sayaç okuma bedeli" tahsilatı var! Vatandaştan gelen tepkiler üzerine, "kayıp, kaçak ve okuma bedeli" gibi haraçları "Dağıtım bedeli" adı altında toplamışlar! Biz, iki kişilik bir aileyiz. Elektrik kullanımına çok dikkat ederiz. Bu ay gelen fatura dökümü aynen şöyle; Aktif bedel : 96 TL. Dağıtım bedeli : 40 TL. TRT payı : 90 TL. Enerji fonu (?) : 45 TL. BTV bedeli (?) : 25 TL KDV matrahı : 73.96 TL. KDV : 13.32 TL. Toplam......................: 87.28 TL. Bu alenen soygun değilse nedir? Anayasa Mahkemesi, "kayıp-kaçak" bedelinin iptaline ilişkin talebi reddetmiş! Oysa bu, "vergide adalet" ve "eşitlik" ilkelerine aykırıdır. AKP iktidarı tarafından, Elektrik Dağıtım Hizmetleri özelleştirildi! Böylelikle, elektrik sistemleri daha etkin şekilde bakım ve yenilemeleri yapılacak, özellikle "kayıplar" önlenecekti! Oysa bu şirketler, sadece "kar" elde etmeyi düşündüler! Bir çok yerde AKP‘li belediye başkanları bile şirketlere yönelik eleştiriler yaptılar. Mahalle aydınlatmalarında eski ve bozulmuş aydınlatma armatürlerini değiştirmedikleri için muhtarlar tepki gösterdiler! Elektrik Mühendisleri Odası‘nın iddiasına göre; bu şirketler, deneyimli ve işinin ehli personeli çıkarıp, ucuza adam çalıştırıyorlar! Bu yüzden arızalar, elektrik kesintileri ve kayıplar oluyor!? Bunlar bir yana, ama başkalarının çaldıklarını ben niye ödüyorum? Siz niye ödüyorsunuz? Şirketler bunu önleyemiyorsa, kendi sorunları değil mi? Cem Karaca‘nın bir türküsünde; "Bütün halk birlik olmazsa kavga haklı olmuyor" diyor! Ne yazık ki, "hak arama ve birlik olma" konusunda çok zayıfız! Çünkü, toplum iki zıt kutba bölünmüş durumda! Her taraf kendine göre gerekçelerle kendisini "haklı" sanıyor! Oysa, halkın çıkarları ortaktır! Ne yazık ki, bu bilinç ve dirilikte değiliz! "Celladına aşık kurban" misali, yanlış olan birilerinin peşine takılmış, zincirsiz köleler gibiyiz! "Hak arama bilinci ve birlikteliği olmayan toplumlar, sömürülmeye, soyulmaya mahkumdur! Elektrik soygununda tek umut kaldı; AİHM-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi... AİHM‘de en çok dava açılan ve en çok ceza alan 3 ülkeden biri de Türkiye! Şaşırdınız mı? (Kocaeli; 28.02.2018)
|