MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

ÇERNOBİL`İN 32. YILINDA BASIN TOPLANTISI VE SÖYLEŞİ YAPILDI



 
Çernobil’in 32. yılında Şubemiz tarafından 25 Nisan 2018 günü Alaettin Anahtarcı-Tülin Aydın Eğitim Merkezi’nde Basın Toplantısı ve Söyleşi düzenlendi. Şubemiz Yönetim Kurulu Başkanı Erol Celepsoy’un katılımıyla düzenlenen basın toplantısına üye ve yöneticilerimiz ile birlikte nükleer karşıtları da destek verdi. Celepsoy’un basın metnini okumasının ardından söyleşiye geçildi. Basın metninde “Nükleer santralların ülkemizi ve bütün dünyayı zehirlemesine izin vermeyeceğiz!” denildi.
 

Basın toplantısı Şubemiz Yönetim Kurulu Başkanı Erol Celepsoy`un günün anlam ve önemine değinerek yaptığı açılış konuşması ile başladı. Söyleşi için biri Japonya`dan diğeri ABD`den gelen konuklara hoşgeldiniz diyerek kürsüye çağıran Celepsoy, basın açıklamasına geçmeden önce 22 Nisan 2018 günü Sinop NKP`nin düzenlediği mitingin yasaklanmasını protesto ettiklerini ve bunun için de aynı gün İstanbul Beşiktaş`ta gerçekleşen basın açıklamasına katıldıklarını belirtti.

"32 yıl önce bugün 26 Nisan 1986, saat 01.23.58‘de, Çernobil Nükleer Santralının 4 numaralı enerji bloğunda bulunan reaktör, bir dizi patlama sonucu yerle bir oldu. Çernobil felaketi 2. Dünya Savaşında Japonya`nın Hiroşima ve Nagazaki şehirlerine atılan atom bombalarının toplamından 200 kat daha fazla etkiyle 20. yüzyılın en büyük teknolojik yıkımına yol açtı" diyerek basın metnine başlayan Erol Celepsoy, nükleer santralların yol açtığı ve yol açacağı felaket ve yıkıma dikkat çekti.  

Ülkemizde AKP iktidarının ısrarla sürdürdüğü Nükleer Santral Macerası, bilimsel ve ekonomik veriler açısından, toplum ve çevre koşulları açısından akıl dışı olduğunun altını çizen Celepsoy; "Odamızın her zaman söylediği gibi nükleer santral kurma konusundaki amaç teknik bir zorunluluk değildir, sadece ve sadece politik nedenlere dayanmaktadır. Sonuçları itibarıyla ülkemizin ve halkımızın büyük ve telafisi mümkün olmayan bir tercihtir ve kabul edilemez bir karardır" dedi.

Basın Açıklamasının tam metni için bakınız

Basın metninin okunmasından sonra gazetecilerin ve katılımcıların sorularına konuklarımız tarafından yanıt verilerek söyleşiye geçildi.

Söyleşide ilk sözü alan Green Think Tank of Turunc Foundation Vakfı kurucusu Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, Akkuyu‘ya dair Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun kesme yapıştırma yöntemi ile hazırlandığını, hiçbir bilimsel bilgiyi içermediğini belirtti. Geçtiğimiz günlerde temeli atılan Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili konuşan Kılıç, şunları söyledi:

Akkuyu hem Türkiye hem de Rusya için kötü bir yatırım diyen Kılıç, "Çünkü teknolojik olarak dünyanın hiçbir yerinde hamam suyuyla santral çalıştıramazsınız. Akdeniz‘deki hava suyu sıcaklığı 30 derece. O santrali soğutmanız için Sinop‘taki santralin 4-5 katı reaktörü çalıştırmanız ve çevirmeniz lazım. O bölgedeki deniz suyu da tuzlu, soğutma için kullanacağınız vana ve su boruları için ne kadar kimyasal bassanız da bu olmaz" dedi.

Rus firması Rostom ile ilgili olarak şirketin mali konular nedeniyle batmak üzere olduğunu söyleyen Kılıç, Sinop`ta da durumun çok farklı olmadığını, duyumlarına göre, Japonların Sinop`a nükleer santral yapımından çekileceğini belirtti. Kılıç, Japon kaynaklarından edindikleri bu iddiayla ilgili olarak, "Çünkü hiçbir finans kurumu ve banka bu konuda kredi vermiyor. Nükleer santrallere kredi vermek istemiyorlar" ifadesiyle iddiasını gerekçelendirdi.   

"Sinop‘ta nükleer atık yayılımı olursa Karadeniz‘in tüm doğal yapısı değişecek ve ölü denize çevrilecek. Karadeniz‘in kimyasal yapısı bozulacak, Karadeniz‘in havası iklimi tamamen değişecektir" diyen Kılıç, Karadeniz Koruma Forumu kurulması gerektiğini de söyledi.  

Hayrettin Kılıç‘ın ardından söz alan Fuşikima nükleer felaket tanığı Masumi Kowata, Fukuşima nükleer santralı patladıktan sonra bölgeden uzaklaştığını ve bölgede yaşan herkes gibi kendisinin de bütün hayatının değiştiğini belirtti. Japonya hükümetinin, ‘Fukuşima‘da nükleer atıklar temizlendi, evinize dönün‘ çağrısı yaptığını belirten Kowata, bu çağrıya karşın evlerine geri dönen insanların sayısı çok değil. Çünkü radyasyonun ölümcül etkileri devam ediyor, rüzgar çıktığı zaman radyasyon seviyesi 100 kat oluyor. Ayrıca, su kirliliği de söz konusu" dedi.

Evlerine dönen insanların sorunlarıyla hükümetin ilgilenmediğinin altını çizen Kowata, bölgede işsizlik olduğunu belirtti. "Eskiden balıkçılık vardı. Sinop gibiydi orası da. Ben Sinop‘a gittiğimde ağladım. Orada herkes balık tutuyordu. Fakat bizim bölgemizde biz bunu yaşayamıyoruz. Şimdi balıkçılık yapanlar da işsiz. İşlerini değiştirdiler. Ben çiftçiydim. Tarım da sona erdi. Mantar yetiştiriyordum, sebzecilik yapıyordum. Ama artık bu mümkün değil. Ben bu nedenle dönmüyorum, çünkü orada kendi işimi yapamayacağım" diye konuştu.

22 Nisan günü gittiği Sinop‘ta, insanların nükleer santral istemediklerini gördüğünü söyleyen Kowata, "Kendimizi kendimiz koruyacağız bunun başka yolu yok gibi görünüyor. Sesimizi çıkartarak birlikte hareket etmemiz gerekiyor" dedi.

Daha sonra söz alan Japon konuklarımızdan Daisuke Sato da, "Japonya‘da 54 reaktör vardı, 6 tanesini yeniden açtılar. Biz karşı çıkıyoruz sürekli olarak. Malezya‘da, Endonezya‘da önemli nükleer karşıtı hareketler var. Vietnam‘da mücadele sonucu iptal edildi nükleer santral. Dolayısıyla biz de bunun için çabalayalım" dedi.

 

Son olarak konuşan Şubemiz üyesi Nurcan Bircan Yayla ise şu anda elektrik santrallarının, kurulu güç açısından enerji arzı fazlası olduğunu, nükleer santral kurma kararının tamamen politik bir tercih olduğunu belirterek, dünyada sadece 448 tane çalışabilir durumda santral olduğunu, ancak bunların hepsinin çalışmadığını belirti. "Yüzde 5 elektrik için mi bu riski alıyoruz" diyen Yayla, "Enerjide dünyaya bağlıyız‘ diyorlar. Kendi ülkesinde doğalgaz olmayıp elektriğini doğalgazdan sağlamamaya çalışan tek ülke biziz. Hidroelektrik gibi alternatiflere yönelmek yerine doğalgaz alıyorlar. Neden? Çünkü yüzde 100 alım garantisi verildi. Bir şey halk için değil rant için yapılırsa sonuç tabii ki dışa bağımlılık olur" dedi. Nükleer santrallerin dünya ülkelerini tehdit ettiğini söyleyen Yayla, nükleer santrallara karşı aklın ve bilimin ışığında mücadele edileceğini belirtti.

 


 

 

Dosyalar

(20 KB)



TORBA YASA TEKLİFİNİ GERİ ÇEK

17.11.2020
 


Çok Okunanlar


19. İLTEK GÜNLERİ`NDE ŞUBEMİZ STANDI AÇILACAK

IŞIK ÜNİVERSİTESİ`NDE `NESNELERİN İNTERNETİ VE OTOMASYONU` SEMİNERİ

ŞUBEMİZDEN İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ`NE ZİYARET

ŞUBEMİZ ESKİ YÖNETİCİLERİNDEN İBRAHİM AKSİN VEFAT ETTI

ADALET NÖBETİ`NDE 700. GÜN

ŞUBEMİZDEN İKİTELLİ OSB`YE ZİYARET

ŞUBE KOORDİNASYON KURULU GERÇEKLEŞTİRİLDİ

NEWROZ/NEVRUZ BAYRAMI KUTLU OLSUN

Okunma Sayısı: 251


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.