Şubemizin kuruluş çalışmalarında aktif yer alarak, 1961 yılında Şubemizin kuruluşuna çok değerli katkılarda bulunan, 1965-1967 yılları 5. ve 6. dönem yönetim kurulu başkanlığında bulunan Ord. Prof. Bedri Karafakıoğlu’nun faşist katiller tarafından öldürülüşünün 40. Yılında Şubemiz Yönetim Kurulu bir bildiri yayınlayarak; dosyası zamanaşımı nedeniyle kapatılan Karafakıoğlu’nun dosyasının tekrar açılmasını, bugünkü teknolojik gelişmeler ışığında cinayetin yeniden ele alınmasını ve katillerin, katilleri azmettirilenlerin gün ışığına çıkarılmasını talep etti.
 

Kamuoyunun Dikkatine

20 Ekim 1978 Cuma günü radyolar şu anonsu geçiyorlardı: "İTÜ eski rektörlerinden Elektrik Fakültesi Dekanı Ord. Prof. Bedri Karafakıoğlu Bakırköy Gençler Caddesi`nde kimlikleri bilinmeyen kişilerce tabancayla yaylım ateşine tutularak öldürülmüştür."

Çevresinde, uzun boylu, sağlam yapılı, esmer, kendine has kıvırcık saçlarıyla, elindeki kahverengi çantasını sallaya sallaya yolda yürüyen, güleç yüzlü, sevimli bir üniversite hocası olarak tanınan Bedri hocamız 20 Ekim 1978 Cuma günü Bakırköy Gençler Caddesi`nde karanlık güçlerin yönlendirdiği faşist çeteler tarafından yaylım ateşine tutularak katledilmişti. Katilleri hiçbir zaman açığı çıkarılmadı ama onun katledilmesinin, Doç. Dr. Bedreddin Cömert, Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil, Öğretim Görevlisi Orhan Yavuz ve daha niceleri gibi, 1970`li yıllarda gelişip büyüyen anti-emperyalist, anti-faşist mücadeleyi boğmak ve ülkeyi tam bir zapturapt altına almak isteyen faşist güçlerin kanlı planlarının bir parçası olduğundan kimsenin şüphesi yoktur.

Bedri Karafakıoğlu`nun İTÜ`de rektör ve dekanlık yapmış ve birçok esere imza atmış bir bilim insanı olarak, tüm çalışma arkadaşları ve öğrencileri tarafından çok sevilen bir hoca olarak sürdürdüğü varlığının yokedilmesinin 40 yıldır yarattığı eksiklik, onu tanıyan-tanımayan herkesin içinde kocaman bir boşluk olarak yaşanmakta, bugün içinden geçtiğimiz bu karanlık ve kaotik süreçte ona ve onun gibi insanlara duyulan ihtiyacı daha da büyütmektedir.

Hocamızın bilim ve üniversite yaşamına kattığı muazzam eserleri herkes bilmektedir. Ama Hocamızın çok bilinmeyen diğer bir yönü, Odamızın kurulması ve geliştirilmesi için yaptığı eşsiz katkıdır. Bedri Karafakıoğlu çok yönlü uğraşlarının yanında, Elektrik Mühendisleri Odası 7. Olağan Kurulu`nun kararı gereğince başlayan İstanbul Şubesi`nin kuruluş çalışmalarında aktif yer alarak, 1961 yılında Şubemizin kuruluşuna çok değerli katkılarda bulunmuştur. 1965-1967 yılları arasında da EMO İstanbul Şubesi`nde 5. ve 6. dönem yönetim kurulu başkanlığını sürdürmüştür. Bizler 40 yıldır onun açtığı yoldan, onun çabalarının ve ilkelerinin ışığında ilerlemeye, Hocamızı her ortamda yaşatmaya devam ediyoruz ve edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

O dönemde ilk kez bir ordinaryus profesörün öldürülmesi büyük tepkilere yol açmış; başta İTÜ yönetimi olmak üzere birçok üniversite çevresi, Karafakoğlu`nun öldürülmesini protesto etmişlerdir. İTÜ ve İstanbul Üniversitesi, öğrenime süresiz ara verirken, İDMMA`da eğitime 4 günlük ara verilmiş, Ege Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi, Bursa Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi, Boğaziçi Üniversitesi ve Orman Fakültesi cinayeti protesto etti. TMMOB, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, DİSK, Türk-İş, Tüm Öğretim Üyeleri Derneği, İstanbul Barosu, İTÜ-DER gibi kuruluşlar, siyasi partiler, sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve daha niceleri bu protesto kervanında yer almışlardır. 

Ne var ki, hiçbir şekilde katiller yakalanamamış; soruşturma dosyası, önce Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı`na, 12 Eylül Askeri Darbesi sonrasında da İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı`na aktarılmıştır. İstanbul`dan sıkıyönetimin kaldırılmasından sonra soruşturma dosyaları Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı`na devredilmiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı`ndaki bekleme döneminden sonra da, 1986 yılı başlarında yeniden Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı`na dönmüştür. Burada, soruşturma dosyasına 986/10344 hazırlık numarası verilerek yıllarca bekletildikten sonra zamanaşımından dolayı dosya kapatılmıştır.

Bizler zaman aşımına uğratılamayacak kadar önemli bu insanlık cinayetinin dosyasının tekrar açılmasını, bugünkü teknolojik gelişmeler ışığında yeniden ele alınmasını ve katillerin, katilleri azmettirilenlerin gün ışığına çıkarılmasını bir kere daha talep ediyor ve bunun takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz. 

BEDRİ HOCAMIZI UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ

EMO İstanbul Şubesi
41. Dönem Yönetim Kurulu

Fotoğraflar