|
TMMOB tarafından 2 Mart 2019 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen TMMOB İş Güvenliği Uzmanlarının Sorunları Çalıştayı Sonuç Bildirgesi 28 Mart 2019 tarihinde yayımlandı.
TMMOB İş Güvenliği Uzmanları Çalıştayı, Ankara`da Teoman Öztürk Toplantı Salonu`nda gerçekleştirildi. Sağlıklı bir ortamda çalışmanın herkesin hakkı olduğuna işaret edilen sonuç bildirgesinde, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması öncelikle devletin ve işverenin görevi olduğu vurgulandı. İş güvenliği uzmanlığının işverene "profesyonel yardım" kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret edilen sonuç bildirgesinde, "İş Güvenliği Uzmanları; işverenin yapmadığı veya yapamadığı çalışmaların takipçisi ve sorumlusu olmamalıdır" ifadelerine yer verildi. İşyeri hekimi, iş hijyenisti, psikolog gibi kadrolarla işbirliği sağlayacak bir yapı oluşturulması gerektiğine vurgu yapılan sonuç bildirgesinde, önleyici çalışmalar için Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği veri tabanı oluşturulması gerektiği belirtildi. Hizmetlerin piyasalaştırılmasının sorunların temel kaynağı olduğuna yer verilen bildirgede, "İşyerlerine verilecek işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetleri bir kamu hizmeti olarak ele alınmalıdır" denildi. 50`nin altında çalışanı olan az tehlikeli sınıftaki işyerleri ile kamu işyerlerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırılma yükümlülüğünün hemen getirilmesi gerektiğine işaret edilen sonuç bildirgesinde, uzmanlık eğitim programların yeniden düzenlenmesi istendi. Uzmanlara yönelik yenileme eğitimlerinin TMMOB`ye bağlı Odalar tarafından düzenlenmesi önerildi. Uzmanların sektörlere göre bilgi birikimin yükseltilmesinin gerektiğini ifade edilen bildirgede, "İş güvenliği uzmanlarının aylık çalışma süresi hiçbir şekilde 180 saati geçmemelidir, 217 saat uygulamasına son verilmelidir. Yolda geçen süreler çalışma süresinden sayılmalıdır" denilerek, OSGB`lerde uzmanlarının hizmet vereceği işyeri sayısında sınırlaması istendi. Uzmanların aylık hizmet sürelerinin çalışan sayısı ve tehlike sınıfına göre hesaplanması gerektiğini belirtilirken, inşaat, maden başta olmak üzere belirlenecek sektörler için ek süre belirlenmesi gerektiği belirtildi. İSG-KATİP sisteminde asgari sürenin üzerinde süre girilmesine olanak tanınmadığına değinilen bildirgede, "Sistem asgari sürenin üzerinde süre girilebilecek şekilde düzeltilmelidir" denildi. Kamu ve Ortak Sağlık ve Güvenliği Birimlerinde çalışan uzmanların mesleki gelişim sağlamak için 5 iş günü izin verilmesi gerektiğine yer verilen bildirgede, "TMMOB ve ilgili Bakanlıkça alana yönelik ortaklaşa bir ücret tarifesi hazırlanmalıdır. Ücret tarifesinin uygulaması, SGK yetkilileri ve TMMOB`ye bağlı meslek odalarının denetimine açık olmalıdır." İş güvenliği uzmanı atama belgelerinde ücret bordrosunun uygunluk denetimi yapılmasının ardından meslek odaları tarafından onaylanmasının zorunlu tutulması gerektiğine vurgu yapılan bildirgesinde, uzmanların hak ve çıkarlarını korumak üzere TMMOB tarafından tip sözleşmeler hazırlanması da istendi. Sonuç bildirgesinde ayrıca uzmanların sahada harcadıkları zamanı kısaltmak için tutulacak kayıtların bir komisyon tarafından standart hale getirilmesi benimsendi. İş güvenliği uzmanlarına primleri fondan karşılanma üzere "mesleki sorumluluk sigortası" zorunluğu da getirilmesi istenilen bildirgede, okullarda işçi sağlığı ve güvenliği derslerinin zorunlu hale getirilmesi istendi. Sonuç bildirgesi, konuya ilişkin düzenleme ve denetim yetkisinin; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı`nın yanında, Sağlık Bakanlığı, üniversiteler, sendikalar, TTB ve TMMOB`den oluşan idari ve mali yönden bağımsız bir enstitüye devredilmesi talep edildi. Sonuç bildirgesinin tam metnine aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
|
Tanıtım
İZMİR ŞUBE
ADALET NÖBETİNE ÇAĞRI: #GEZİYEOZGURLUK
