Dünkü İstanbul depreminin ardından Elektrik Mühendisleri Odası bir açıklama yaparak yaşanan iletişim sorunlarını `fiyasko` olarak niteledi ve bunun nedenleri olarak özelleştirme ve piyasalaştırma sürecine dikkat çekti.
Dün yaşanan İstanbul depreminin ardından Elektrik Mühendisleri Odası bir açıklama yayımlayarak "internet üzerinden veri iletimi dışında haberleşme tamamen durmuştur. Bu durum kelimenin tam anlamıyla fiyaskodur" diyerek özelleştirme ve özelleştirme sürecine dikkat çekti. ÖZELLEŞTİRME VE PİYASALAŞMA Sürecin bu noktaya nasıl geldiğine de yer verilen açıklamada "Öncelikle Türk Telekom‘un özelleştirilmesiyle ülkenin hayati önem taşıyan iletişim altyapısı piyasaya teslim edilmiştir. Kamu eliyle yürütülmesi gereken iletişim hizmetlerinin, yatırımdan çok kâr odaklı çalışan özel sektöre devredilmesi, bu alanda istenilen gelişme düzeyine ulaşılamamasına neden olmuştur. Bugün yaşanan yönetim ve altyapı zafiyetinin en büyük nedeni yıllardır sürdürülen özelleştirme ve piyasalaştırma politikalarıdır" denildi. "İletişim altyapımızdaki yetersizlikler, acil durumlara karşı hazırlıksızlık ve yapı denetim sistemindeki mevcut sıkıntılar göz önüne alındığında, sürecin böyle devam etmesi halinde önümüzdeki dönemde olası bir yüksek şiddetli depremde çok daha büyük zararların meydana geleceği açıktır" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: · Çağdaş afet yönetimi için ilgili tüm kuruluşlarının katılımıyla bütünlüklü bir mücadele sistemi kurulmalıdır. · Arama, kurtarma, sağlık hizmetleri, iletişim, ulaştırma ve benzeri hizmetler için elektrik zorunludur; mutlaka elektrik afet/acil durum eylem planı hazırlanmalıdır. · Sağlıklı ve hızlı iletişim doğru bilgiye ulaşma açısından şarttır. Bu kapsamda afet-acil durum yönetimi için teknolojik yatırım yapılmalı, afet anında iletişimde meydana gelebilecek yoğunluklara karşı ek bant genişliği sağlayan projeler geliştirilmelidir. Öncelikli ve kesintisiz haberleşmeyi sağlayacak acil haberleşme sistemleri kurulmalı, ulaşımın çok zor olduğu bölgelerde ise uydu iletişimine ağırlık verilmelidir. · Erken uyarı sistemleri tüm ülke genelinde yaygınlaştırılmalıdır. · Kaçak yapılaşma ve sağlıksız kentleşmenin önüne geçilmeli, yapı üretiminde mühendisi dışlayan yaklaşımlara son verilmelidir. · Afete hazırlık bilincinin kazandırılmasına yönelik çalışmalar okul öncesi dönemlerden başlayarak eğitimin tüm aşamalarına yaygınlaştırılmalıdır. · Afet sonrasında toplanma alanlarının durumu belirsizdir. Bu alanların her an bir felaketle karşılaşılacakmış gibi anında erişilebilir ve çadırların kurulabilir şekilde düzenlenmiş olması gerekmektedir. (www.sol.org.tr; 27.09.2019)
|