MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

ÖMÜRHAN SOYSAL RADYO ÖZGÜR’DE ELEKTRİK ZAMLARININ YARGIYA TAŞINMASINI ANLATTI


HABER


 
EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömürhan Soysal, Özgür Radyo’da Nergis Demirkaya’nın hazırlayıp sunduğu “Özgür’de Güne Merhaba” programına 04 Aralık 2019 Çarşamba günü telefonla bağlanarak , EMO tarafından elektrik zamlarının iptali için Danıştay’a açılan dava ile ilgili bilgiler verdi.
 

Program sunucusu Nergis Demirkaya`nın "Enflasyon rakamları geldi. Yeniden çift hane. Elektrik yaşamsal konularda biri. Zamlarla ilgili dava süreci var. Programa hazırlıklı geldim, eve gelen faturaya baktım. 4 kişilik bir aile asgari ücretin yüzde 10`unu bulan bir fatura 172 lira ile karşılaştım. Geldiğimiz nokta bu. Elektrik hayatımızda olmazsa olmazlardan biri. Son bir yılda elektriğe yapılan zammı değerlendirebilir misiniz?" sorusunu yanıtlayan Ömürhan Soysal şunları söyledi, " 1 Ekim`deki zamdan sonra yine sizin programınıza bağlanıp bu konuyu değerlendirme fırsatı bulmuştuk. Türkiye`de enflasyon rakamları ve zamları çok manipülatif olarak aktarılıyor. Özellikle AKP iktidarı rakamları manipüle etmeyi çok seviyor. Rakamlarla ne kadar oynarsanız oynayın vatandaş evine gelen faturanın gerçek etkisini hissediyor. Veya markete pazara gittiğinde hissediyor. Rakamları ne kadar manipüle ederseniz edin bu gerçekle yaşayan yurttaşlar o rakamlara artık çok fazla inanmıyor. Bu rakamları maniple ederek kendi iktidarınızı sürdürebilirsiniz ama bunları açıklayan kurumların saygınlığını ve itibarını zedeliyorsunuz. Gelecek nesillere kötü bir miras bırakıyorsunuz.

Yüzde 10.56 oranında enflasyon oranını açıklanıyor. AKP döneminin son iki yılına baktığımızda elektriğe geçen yıl 3 kez zam geldi. Yüzde 9`ar yüzde 10`arlık dönemler halinde. Yılbaşında seçim öncesi manevra yapılarak yüzde 10`luk indirim yapıldı. Ardından Ağustos ve Ekim aylarında yüzde 15`lik oranında iki zam yapıldı. Bu ikisini topladığınızda kümülatif toplam son 2 yılda konutlara zam yüzde 72.6 oranında zam yapıldı. Konutlarda kullandığımız elektrik üzerinden somut elektriğin fiyatlarının ne kadar zamlandığını hissediyoruz. Sadece konutlarda değil sanayide, ticarethanelerde, tarımsal sulamada bir çok farklı abonelik şekillerinde elektrik zamlanıyor. Sanayide aynı döneme baktığınızda yüzde 126, ticarethanelerde ve tarımsal sulamada yüzde 126`lık bir zam yapıldı. Bu neden önemli? Sanayide yapılan zam sizin önünüze kullandığınız herhangi bir ürünün zamlı olarak gelmesi anlamına gelecektir. Bu zam beyaz eşyada olacaktır, markette aldığınız herhangi bir üründe olacaktır. Sanayide yapılan zam sanayinin maliyeti kalemlerinin artışına tekabül edecek. Sanayici de bu maliyet artışını karşılayabilmek adına tüketiciye sattığı ürünün fiyatını artıracak. Tarımsal sulamada benzer şekilde pazara gittiğinizde domates alırken tarımsal sulama abonesinin yüzde 126`lık elektrik zammını da siz ödeyeceksiniz. Doyasıyla konuta gelen yüzde 72`lik elektrik zammının üstüne bir de dolaylı zamlar olacaktır. Bu dolaylı zamlarla beraber yüzde 100`leri aşan rakamla karşılaşacağız. Tüketim malzemelerin kalemlerinin çeşitlenmesine göre hayatımıza etki eden zam artacaktır. Minimum yüzde 100 diyebiliriz. Açıkçası bu zammın totalini hesapladığınızda çok büyük bir rakamla karşılaşıyorsunuz.

Avrupa ve dünya örnekleri üzerinden şu an elimde somut bir rakam yok. Şunu biliyoruz Avrupa`da ve dünyanın diğer ülkelerinde en azında gelişmiş olarak ifade edeceğimiz ülkelerin büyük kısmında yüksek enflasyonu değil negatif oranlı faizlerin olduğunu biliyoruz. OECD ortalamasının çok çok üzerinde zam gerçeğiyle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz."

OECD Ortalamasının Çok Üzerinde Zam Gerçekleşti

Nergis Demirkaya`nın, "Elektrik, su, doğalgaz garantili satış kalemleri. Kullanmam diyemeyeceğimiz konular. 1 Ekim`de yapılan zammı dava açıp konuyu yargıya taşıdınız.. Buradaki gerekçeleriniz neydi? Talebiniz ve beklentiniz nedir?" sorusunu yanıtlayan Ömürhan Soysal şöyle konuştu, "EMO olarak 27 Kasım`da bir dava açtık. Davanın temel gerekçesi şu; EMO olarak TMMOB`ye bağlı 6235 sayılı yasa ile kurulmuş kamu kurumu niteliğinde meslek örgütüyüz. Türkiye`deki meslek örgütlerinin Anayasa`nın 135. Maddesi`nde kamu kurumu niteliğinde olduğu ifade edilir. Kamu kurumu niteliğinin anlamı; sadece meslektaşlarının hakkını, hukukunu ve çıkarını savunmak değil aynı zamanda kamunun da hakkını, hukukunu, çıkarını -kendi meslek alanından dolayı- savunmayı ifade eder. Bu konuda kamunun mağduriyeti olduğu noktasından yola çıktık. İkinci temel gerekçemiz; Türkiye`de  6446 sayılı EPDK kanunu var. Bu kanunda açıkça şu ifade edilir; " kurum, idare, kamu idaresi elektriği yeterli kaliteli sürekli düşük maliyetli sunmakla yükümlüdür."

Az önce ifade ettiğim gibi son elektrikte 2 yılda yüksek bir zamla karşı karşıyayız. Ankara`nın bir çok yerinden bize elektrik kesintileri ve yurttaşların evlerinde kullandığı cihazların düzenli olarak bozulduğuna yönelik ciddi şikayetler alıyoruz. Elektriği ne kaliteli ne de ucuz kullanabiliyoruz! Bir başka gerekçe açıkçası bizim tartışmaya başlanılmasını istediğimiz önemli bir nokta. Elektriğe sürekli zamlar yapılıyor. Zamlar yapılırken herhangi bir gerekçe sunulmuyor veya sunulsa bile maliyet kalemlerindeki artış denilerek geçiştiriliyor. EPDK en son 1 Ekim`deki yüzde 14.90`lık elektrik zammı yaptığında tek gerekçe olarak maliyet kalemlerindeki artışı gösterdi. Bu konunun uzmanı olarak hangi maliyet kalemlerinde artış olmuş bilmek istiyoruz. Madem kriz yok, madem zamlar birileri tarafından abartılıyor deniyor o zaman maliyet kalemlerindeki artışı açıklayın! Biz de kamuoyuna değerlendirmede bulunalım. En geri demokrasilerde bile kamu idaresi yaptığı herhangi bir icraattan ötürü hesap verebilir olmalı, şeffaf olmalı. EPDK şimdiye kadar herhangi bir açıklama yapmadı. Dolayısıyla biz bu artışa yol açan maliyet kalemlerinin nasıl hesaplandığını, tarife değişikliklerinin nereden geldiğini bilmek istiyoruz ve kamuoyunu aydınlatmak istiyoruz.

EPDK Başkanı 7 Ekim tarihinde bir gazeteye verdiği röportajda açıkça itiraf etti. EPDK başkanı diyor ki ‘Biz bu zamları yaparken şirketlerin bize vermiş oldukları maliyetleri dikkate eliyoruz." Şöyle bir gerçeklik var bu maliyet bizim yurttaşlar olarak yarattığımız bir maliyet değil. Elektrik dağıtım şirketlerinin içinde bulunduğu krizi çözmek üzere yapılan zam. Neden bir şirketin içinde bulunduğu krizi çözmek adına kullandığımız en temel gereksinimi zamla ödemek zorunda kalıyoruz. Bunları tartışmaya başlamak lazım. Elektrik özelleştirilmesiyle ucuza elektrik kullanacağımızı, kaliteli elektrik kullanacağımızı söylediler. Telekom`da yaşadığımız örnek ortada. Telekom örneği yaşanması diye çabalıyorlar. Danıştay 13. Dairesi`ne dava açtık. Bu davası kamuoyunun sahip çıkmasını önemsiyoruz. EMO olarak kamunun çıkarını korumak durumundayız. Davamız yurttaşların ucuz ve kaliteli hizmet almasına dönük bir talebimizin aracıdır. Buna benzer mücadeleler devam edecektir."

Nergis Demirkaya`nın "Bitmeyen bir tartışmamız daha var. Karanlıkta yine sokağa çıkmaya başladık. Çocuklar karanlıkken okula gitmek durumunda. 3. yıl oldu ama tartışma bitmedi. Yaz saati uygulamasında  bir değişiklik olabileceğini düşünüyor musunuz ?" sorusunu yanıtlayan Ömürhan Soysal, "Yaz saatinin kalıcı hale getirilmesi amacıyla 2016 yılında değişiklik yapılmıştı ve devam ediyor. Bir değişiklik olacağını düşünmüyorum. Bu tamamen kişisel kanaatim. Dün inceleme fırsatı buldum. Kasım 2016`da -bu değişiklik yapıldığında- elektrik tüketiminin azaldığını tespit etmiştik. 2019 Kasım rakamlarını dün temin ettim. Kasım 2019`da elektrik tüketiminde bir önceki yıla göre yüzde 1.8`lik azalış var. Dolayısıyla burada elektrik tüketiminde düşüş elektrik dağıtım şirketlerinin elde ettikleri kazancın düşmesi anlamına da geliyor. AKP iktidarı buradaki düşüşü tolere etmek adına daha fazla bir tasarrufu önüne koymayacaktır. Yaz saati uygulamasının ciddi bir enerji tasarrufuna yol açtığı bir çok raporda yer aldı. Tasarrufla beraber bu düşüş daha da fazla olacaktır. Elektrik şirketlerinin zararına söz konusu olduğu için büyük olasılıkla AKP iktidarı yaz saati uygulamasına geri dönmeyecektir diye tahmin ediyorum." dedi.



“SANAL ÇALIŞANLAR GELİYOR” RPA: ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ

21.07.2023
 


Çok Okunanlar


ENERJİ VE MÜHENDİSLİK ÇALIŞTAYI DÜZENLENECEK

HOŞ GELDİN ON BİR AYIN SULTANI ŞEHR-İ RAMAZAN

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN

İSTİKLAL MARŞININ KABULÜNÜN 103. YILI KUTLU OLSUN

18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ KUTLU OLSUN!

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN

Okunma Sayısı: 72


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.