YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Nurettin KURT / ANKARA

Dönemin Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'in istifasına yol açan 'Beyaz Enerji' davasının 6 dosyası, Ankara Adliyesi ile Yargıtay arasındaki trafikte kayboldu. Dosyaların çalınmış olabileceği ihtimali üzerine soruşturma başlatıldı. Koli memuru Ahmet Yazıcı hakkında dava açıldı.
 

ENERJİ Bakanlığı ihalelerine fesat karıştırdıkları gerekçesiyle aralarında eski Bakanlardan Birsel Sönmez eski TEAŞ Genel Müdürü Muzaffer Selvi, yardımcısı Ünal Peker'in de aralarında bulunduğu toplam 24 sanığın yargılandığı ''Beyaz Enerji'' davasında skandal bir gelişme yaşandı. Dönemin Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'inde istifasına sebeb olan dava dosyalarından altı klasör kayboldu. Dosyaların çalınmış olabileceği ihtimali üzerinde duran savcılık soruşturma sürdürüyor.

4. Ağır Ceza Mahkemesi, TEAŞ ile Aktaş ve Kayseri Elektrik arasındaki altı klasörlük ek dava dosyalarını tetkik için Yargıtay 4. Ceza Dairesi'ne gönderdi. Ancak dün savcının mütalaa verdiği ve önümüzdeki günlerde karara bağlanacak olan ''Beyaz Enerji'' davasında Yargıtay'a gönderilen dosyalar bir türlü geri gelmedi.

Bunun üzerine mahkeme heyeti dosyaların akibetini araştırınca, Yargıtay'da da dosyaların Ankara Adliyesi'ne gönderilmiş göründüğü ortaya çıktı. Hazırlık masası ve koli masasına dosyalar soruldu. Dosyaların teslim alındığı, ancak mahkemeye verilmediği saptandı. Böylece dosyaların çalındığı ya da kaybolduğu ortaya çıktı.

Hemen soruşturma başlatıldı, yaklaşık 50 personelin ifadesi alındı. Suçüstü savcısı, olayın kilit ismi olan koli masası memuru Ahmet Yazıcı'yı tutuklanma talebiyle önceki akşam saatlerinde nöbetçi mahkemeye sevketti. Tutuklanan Yazıcı bir gün sonra nöbetçi 3. Asliye Ceza Mahkemesine itiraz etti. Mahkeme itirazı yerinde bularak Yazıcının tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar verdi.

Başbakanlık ve Yargıtay 4. Ceza Dairesi, kaybolan dosyaları tekrar tamamlayıp mahkemeye teslim etti.

DAVA KARARA KALDI

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada Savcısı Kürşat Kayral, esas hakkındaki mütalaasını şöyle açıkladı:

''Sanıklar Muzaffer Selvi, Ünal Peker ve Birsel Sönmez'in, TEAŞ içerisinde bulundukları görevlerinin özelliğine binaen, yapmakla yükümlü oldukları memuriyet görevlerini TEAŞ ile iş ilişkisi olan firma ve temsilcilerinden aldıkları menfaatler karşılığında yerine getirdikleri anlaşılmıştır.''

Mütalaada, Muzaffer Selvi ve Ünal Peker hakkında Türk Ceza Kanunu'nun ''rüşvet alma''suçundan 6 yıl 10 aydan 21 yıla kadar hapis, ayrıca kamu görevinden ömür boyu men edilmesi istendi.

Selvi'nin evinde bulunan 345 bin doların zoralımına karar verilmesi talep edilen mütalaada, ayrıca Selvi ve Peker'in aldıkları rüşvetin beş katı ağır para cezasına mahkum edilmeleri istendi.

Mütalaada, TEAŞ Yönetim Kurulu üyesi Sönmez'in 6 yıl 1 aydan 19 yıla, Mustafa Medilcioğlu, Yavuz Gürsoy, Osman İlhan, Hasan Hüseyin Çoğalan hakkında ''görevi kötüye kullanma''suçlarından 2 yıl 6'şar aydan 9'ar yıla kadar hapisleri talep edildi. Mütalaada ayrıca, sanıkların malvarlıklarına konulan tedbirin ve yurtdışına çıkış yasağının sürmesine karar verilmesi istendi.