|
Doç. Dr. Mehmet Tombakoğlu'na göre, sınırlı kaynaklar zorunlu kılıyor. Doç. Tombakoğlu, ''Nükleer santrallara hayır kampanyası yürütmek yerine, teknolojik altyapıyı oluşturmak, güvenlik ve kalite kontrol felsefesini geliştirmek ve halkı bilgilendirmek nükleer, enerjiyle iç içe yaşamanın vazgeçilmezleri olmalıdır'' dedi. Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehmet Tombakoğlu , Türkiye'nin uzun dönemde enerji arz güvenliğini sağlaması için ithal kaynak kullanımının şart olduğunu ifade ederek ''Kaynakların sınırlı olduğu düşünülürse, nükleer enerjinin kaçınılmaz olduğu görülmektedir'' dedi. Doç. Dr. Tombakoğlu, Türkiye'nin kullanabileceği ithal kaynaklar arasında doğalgaz, kömür ve nükleer teknolojinin bulunduğunu dile getirerek bu alternatiflerden sadece doğalgaza, kömüre ya da nükleere öncelik vermenin arz güvenliğini tehlikeye sokabileceğini vurguladı. Bu kaynakların ekonomik olmasının önemine işaret eden Tombakoğlu, ''Bu bağlamda, OECD ülkelerinin 2010 yılı karşılaştırmalı verileri irdelendiğinde nükleer santrallardan elde edilen elektriğin kilovat saat maliyeti doğalgazdan ucuz çıkmakta ve yerli kömür kullanan santrallarda bile kömürün çevresel maliyeti dikkate alındığında, bazı ülkelerde kömüre göre de avantajlı gözükmekte'' diye konuştu. Tombakoğlu, arz güvenliğini sağlamak için nükleer santralların önemli bir seçenek olarak karşımıza çıktığını ifade ederek nükleer teknolojinin avantajlarından sağlık ve endüstriyel alanda kısmen yararlanan Türkiye'de enerji alanında kısıtlamaya gidilmesinin ne ekonomik ne de teknolojik açıdan fayda sağlamayacağını belirtti. Tombakoğlu, ''Nükleer santrallara hayır kampanyası yürütmek yerine, teknolojik altyapıyı oluşturmak, güvenlik ve kalite kontrol felsefesini geliştirmek ve halkı bilgilendirmek nükleer enerjiyle iç içe yaşamanın vazgeçilmezleri olmalıdır'' dedi. YENİ YATIRIMLAR ŞART Türkiye'de kişi başına kullanılan enerji ve ikincil enerji olarak elektrik enerjisi kullanım miktarının dünya ortalamasının altında olduğunu kaydeden Tombakoğlu şöyle devam etti: ''Türkiye'de ekonomik büyümeye paralel olarak enerji talebinin her geçen yıl artacağı görülüyor. Bunların sonucu olarak, Türkiye'nin enerji politikalarına yön verirken talepteki artışı dengeleyecek bir kapasite artışına gidilmesi gerektiği kaçınılmaz. Bu amaca yönelik olarak da enerji sektöründe yeni yatırımların yapılması gerekir. Birincil olarak tercih edilmesi gerekense yerli kaynakların kullanımı olmalı. Fakat yerli kaynakların devreye sokulması durumunda bile uzun dönemde talepteki artışın karşılanamayacağı, puant güç dikkate alındığında ithal enerji kaynaklarının kullanımının orta ve uzun dönemde kaçınılmaz olduğu görülmekte. Şu anda Türkiye'nin kurulu gücü yaklaşık 40 bin megawatt olup 2005 yılı üretim miktarı ise 160 bin gigavat saattir. Bu kurulu güçle üretilebilecek toplam enerji, bu kapasitenin yüzde yüz kullanımı halinde ise yaklaşık 350 bin gigavat saattir. Uygulamada bu değere ulaşmak mümkün olmamakta ve günlük ihtiyaçta olan dalgalanmalar, bakım ve onarım zamanları ve kaynakların uygun olmaması gibi nedenlerden var olan kurulu güç miktarı etkin olarak kullanılamamaktadır.'' (CUMHURİYET, 03.05.2006)
|
|
|