BASIN AÇIKLAMASI Ülkemizde var olan kriz nedeniyle sanayide birçok iş kolu kapanırken, elektrik üretim maliyetlerinde artış değil, azalma söz konusu iken, elektrik fiyatlarında indirimin yapılması gerekirken, hükümet tam aksine zam yapmaktadır. Üstelik son iki senedir hükümetin yürürlüğe koyduğu otomatik fiyatlandırma ile elektriğe yapılan zamla %70 i aşarak elektriği zam şampiyonu yapmıştır. Hükümet ekonomik krize önlem gerekçesiyle pek çok ürünün satışını arttırmak için büyük oranlı vergi indirimlerine giderken, temel bir kamu hizmeti olan elektrikte fiyat artışları ve bunun aracılığı ile vergi gelirlerini arttırmakta ısrar etmektedir. Yaşanan zamların temel nedeni, elektrikte serbest piyasa uygulamaları sonucunda kamu enerji kuruluşlarının zarar ettirilmiş olması ve hükümetin kendisine kaynak arayışıdır. Yani hükümet vergi açıklarını dar gelirli vatandaşların sırtına yükleyerek kapatmayı uygun görmektedir. Yeni elektrik tarifesine göre konutlarda (hizmet bedelleri, vergi, fonlar hariç) çıplak elektrik fiyatına %11,38 oranında yeni bir zam yapılmıştır. kilovat saat (kwh) başına kuruş bazında küçük görülen elektrik zammı, asgari yaşam standardı için gerekli olan 230 kwh elektrik tüketimi üzerinde 4 kişilik ailenin faturasına yansıtıldığı zaman ise cepleri yakacak, aylık fatura en az 62 TL den başlayacaktır. 2008 yılından bu yana yapılan zamlar nedeniyle bir ailenin aylık elektrik faturasındaki artış miktarı ise 25,6 TL ye ulaşmış olacaktır. Böylece bir aile bir ayda 34 ekmek alabileceği gelirini elektrik tüketimi için harcamak zorunda kalmıştır. Dünyada en pahalı elektriği kullanan ülke olmamız nedeniyle, sanayi sektöründe ise diğer ülkelerle rekabet edilemeyecek konuma getirilmiştir. Ülkemiz kaynaklarını her alanda olduğu gibi enerji alanında da özel şirketlerin çıkarlarına feda eden hükümet faturayı tüketicilere çıkarmaktadır. Bu zam sadece elektrik faturalarında da kalmamakta, ulaşımdan her türlü sanayi maddesine, yiyecek ve giyecek maddelerine varıncaya kadar insan yaşamının vazgeçilmez temel ürünlerine yansımaktadır. Elektrik hizmetindeki özelleştirme ve serbest piyasa koşullarının sonucu; iddia edildiği gibi ne verimlilik, ne ucuzluk, ne de kalitedir. Tüm bunlar ideolojik argümanlardır ve gerçek hayattan kopuktur. Yurttaşlar gerçekleri yoksulluk boyutunda yaşamaktadırlar. Yoksulluk sınırı altında yaşayan memur ve işçilere yıllık %5 lik üçret artışını çok görürken, temel bir gereksinim olan elektriğe bir seferde % 10 luk zam yapılması enerjinin geniş halk kesimleri için lüks bir tüketim haline sokulmak istendiğinin, kalkınma ve refahın yurttaşlara layık görülmediğinin göstergesidir. Elektrik Mühendisleri Odası olarak, elektrik hizmetinin sunumunda genel kamunun yerine şirket çıkarlarını esas alan uygulamalara derhal son verilmesini, yurttaşlardan haksız yere tahsil edilen zamların geri alınmasını istiyoruz. Elektrik Mühendisleri odası Mersin Şubesi 5. Dönem Yönetim kurulu
|