ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BASIN AÇIKLAMASI "NÜKLEER SANTRALLER ÜLKEMİZ İÇİN GEREKLİ DEĞİL" Bugün Fukuşima felaketinin 5. yıldönümü. 11 Mart 2011 tarihinde yaşanan nükleer felaket; tetikleyicisi olan deprem ve tsunamiden çok daha büyük ve acı sonuçlara yol açtı. Binlerce kayıp verildi, 160 binden fazla insan evinden ayrılmak zorunda kaldı. Nükleer felaketin yaydığı radyoaktif maddeler dağların doruklarına çıktı, nehirlere, okyanusa karıştı, tüm canlılara geri döndürülemez şekilde zararlar verdi. Bölgedeki 3000 çocuk içinde 100`den fazlasına tiroit kanseri teşhisi kondu, üstelik felaket bitmiş de değil, sonuçları önümüzdeki 10-20 yıl içinde katlanarak etkisini hissettirmeye devam edecek. Japon halkının yüzde 60`ının felaket sonrası kapatılan nükleer santrallerin yeniden devreye alınmasına karşı. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından yayınlanan ve olayların derlenmesiyle yapılan çalışmaya göre, 1987 yılı ile Haziran 2013 arasında nükleer santrallerde çeşitli seviyelerde İNES ölçeğine giren 611 olay ve kaza bildirilmiştir. Nükleer santrallerin zararları sadece kaza riskiyle de sınırlı değildir: Nükleer santrali bugün kapatıyoruz deseniz bile, binayı ve atıkları yok edemiyorsunuz. Sorunlar hep önümüzde ve gelecek yıllara miras olarak kalmaktadır. Dünyada yaşanan onlarca felaket ve bu felaketlerden ders çıkararak Nükleer Santrallerini kapatma kararı alan devletlerin aksine ülkemizde Nükleer Santral kurma konusunda inat edilmeye devam edilmektedir. Nükleer tesislerin yapılacağı Mersin-Akkuyu ve Sinop`ta halkın görüşü alınmamış, karşı çıkanların sesi ısrarla duyulmak istenmemiş ve buralardaki sahalar şimdiden girilemez, "yasak bölge" ilan edilmiştir. Nükleer santrallerin yapımcı firmaları ile yapılan anlaşmalar ile bu firmalara büyük ayrıcalıklar sağlanmıştır ve bu anlaşmalar bir çeşit imtiyaz anlaşması şeklini almıştır. Yapılan anlaşmalar ile kullanılmış yakıtın depolanması ve nihai bertarafı Türkiye`ye bırakılmış ve dünyanın henüz çözüme ulaştıramadığı bir sorunla Türkiye karşı karşıya kalmıştır. Yapılması planlanan nükleer santrallerin söküm konusu dolayısı ile 40-60 yıl sonra santrallerin teknik ömrü sona erdiğinde bu sorunun ne şekilde çözüleceği bilinmemektedir. Akkuyu`da kurulması düşünülen nükleer santral için Rusya hükümeti ile 15 yıl boyunca 12,35 sent/kWh ile 15.5 sent/kWh arasında üzerinden alım garantili anlaşma yapılmıştır. Devlet; bu anlaşma ile başka bir ülkeye kendi topraklarında kendisine ait olmayan bir nükleer santral kurma izni vermiştir. Üstelik bu izni vermekle yetinmemiş, nükleer santralda üretilecek elektriği yüksek fiyatla satın alma garantisi de vermiştir. Bir başka deyişle enerjide dışa bağımlılığı kat kat arttırmıştır. Söz konusu alım garantisi yenilenebilir enerji kaynaklara uygulanan teşviğin çok üstündedir. Bu durum ülkemizde yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlara da engel teşkil etmektedir Bu yetmezmiş gibi Sinop/ İnceburun`da kurulması planlanan nükleer santral için, Rusya ile yapılan anlaşmanın bir benzeri anlaşma; Japonya ve Fransa`ya ait şirketler konsorsiyumu ile yapılmak istenmektedir. Bu amaçla kurulan Akkuyu Nükleer AŞ‘nin yüzde 51 hissesinin Rusya tarafında olması, çalışmaların denetlenmesine engel olacaktır. Nükleer enerji, kirli, pahalı, atık sorunu çözülememiş, riskli bir enerji kaynağıdır. Üstelik söylenildiği gibi Nükleerden elektrik enerjisi üretmek ucuz da değildir. Ülkemizin yerli ve yenilenebilir kaynakları potansiyeli oldukça zengindir. Hali hazırda kurulu güç dengesi yeterli olmakla birlikte, hızla artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için dünya tarafından terk edilen ‘çöp teknoloji ‘olarak tabir edilen nükleer santraller yerine bir an önce yerli yenilenebilir ulusal kaynaklarımızı ön plana çıkaran enerji politikaları izlenmelidir. Amaç enerji sorununu çözmek ise ülkemizin yerli enerji kaynakları kendine yeterli zenginlikte olup, doğada sürekli bulunan çevre dostu yenilenebilir enerji kaynakları tercih edilmelidir. Biz yeni Çernobil‘ler yeni Fukuşima`lar ve yeni ölümler olsun istemiyoruz. Ne Sinop`ta, ne Akkuyu`da, ne de Türkiye`nin veya dünyanın herhangi bir başka yerinde nükleer santral kurulmasını istemiyoruz. 11.03.2016 EMO ANTALYA ŞUBESİ YÖNETİM KURULU
|