"Termik Santral için müthiş kuşku" Raporu... Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Erdal Aktuğ önümüze koydu. Sonra da, Keles’te 7 köyün yer aldığı Kozağacı vadisinde yapılması planlanan, hatta ihalesi tamamlanan termik santralla ilgili bilgiler verdi: Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından; Keles ilçesi Davutlar Mevkiindeki İR: 2403 Ruhsat Nolu kömür sahası kiralama yöntemiyle, termik santral yapılmak üzere 23 Mayıs 2006 tarihinde Çalık A.Ş.`ye ihale edildi. Enerji üretim rakamlarını da çıkardı: TKİ, ihaleyi kWh başına rödavans bedeli 1,15 YKR’a Çalık A.Ş.’ye elektrik enerjisi üretmek üzere verdi. Oysa, ihale edilen santralin 160 MW değil, ancak 135 MW ile enerji üretimi yapacağı görünüyor. Şuna dikkat çekti: TKİ’nin yaptığı sözleşmenin usule yönelik sorunlarından biri, sahada bulunan rezervlerin kullanımına dair ihale sözleşmesinde belirleyici bir hüküm bulunmamasıdır. Şu açıklamayı yaptı: Bu durumda sahadan çıkan kömür, ihaleyi alan firmanın inisiyatifinde, enerji üretiminin dışında da kullanılabilecek. Şunu ekledi: Aynı şekilde, firmaya tahsis edilen bir alan var. O alanın değerlendirilmesi de firmanın inisiyatifinde. Bu noktada... Aklımıza takılan Araziden kömür dışında başka bir şey çıkarsa ne olacak? sorusunu yönelettik. Aktuğ da kuşkusunu ortaya koydu: Arazide başka maden de olabilir. Örneğin krom da çıkabilir. Ne yazık ki ihale şartnamesi bunu da firmaya veriyor. Anladığımız o ki... Kelesteki termik santral ihalesinin sır dolu yanları var ve bunlmara yönelik olasılıklar insanın kafasını karıştırıyor. Zaten... İhaleyi kazanan firmanın, daha ilk bakışta rantbl olmadığı anlaşılan bir santral işine neden girdiğini anlamak da kolay değil. Nitekim... Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Erdal Aktuğ arazi yapısını elindeki rapora dayanarak şöyle değerlendiriyor: TKİ’nin hazırlamış olduğu raporlarda, 6939,43 hektarlık yedi köyü kapsayan bir alanda arazi kullanım durumuna dair veriler mevcut durumla çelişiyor. Raporların aksine şu anda arazide kiraz ve ceviz üretimi gibi tamamen meyvecilik yapılıyor. Termik santrala ve araziye yönelik kuşkuları arttıran sonuçları da rapordan aktarıyor: Bölgenin rezerv durumu MTA`nın Poligon verilerine göre 39.062.418 ton, TKİ’nin Surpac verilerine göre 31.600.000 ton. Köy topukları dikkate alındığında bu rezerv 26.755.000 tona düşüyor. Yani... Yani buradaki rezerv 25 yıl değil, 18 yıl. Devam ediyor: Ancak rezerv içerisindeki kömür sanıldığı kadar verimli değil. Nitekim TKİ ve MTA verilerine göre 2340 kcal/kg olarak gözüken AİD bedelinin yeni yapılan incelemelere göre 1700 kcal/kg olduğu söyleniyor. Kuşkularından biri de şu: Kömür verimsiz diye 19 yıldan bu yana atıl durumda olan bu alanın kim veya kimler tarafından hangi gerekçe ile gündeme getirildiği bilinmiyor. Aktuğ şunları ayrıntılı olarak aktarıyor: Eğer yapılacaksa ki bu şartlarda pek uygun görünmüyor, kimyasal özellikleri bakımından kükürt oranı çok yüksek olan bu bölgede yeni teknoloji akışkan yataklı santral teknolojisinin kullanılarak desülfirizasyon ve baca gazı arıtma tesisleriyle çalıştırılması en doğru çözüm olacak. Nedenini de söylüyor: Çünkü şu anda ülkemizde kurulu bulunan bir çok termik santralda kükürt oranı yüzde 1-2`ler seviyesini geçmiyor. Bu bölgede bulunan kömürdeki kükürt oranı yüzde 4,86 olup çok yüksek bir oran. Bir başka çarpıklığa işaret ediyor: İlgili kurumlar tarafından bu bölgede kamulaştırma yapılmamış alanların, ihaleyi alan firmanın insiyatifine bırakılarak firma tarafından talep edildikçe TKİ tarafından kamulaştırılması düşünülüyor. Sakıncayı söylüyor: Herhangi bir mülk sahibinin her itirazında santral çalışmaları duracağı gibi santral çalışmalarının seyri için özel mülk sahiplerinin mağduriyeti söz konusu olacak. Ayrıca kamu kaynaklarının kiralama adı altında özelleştirilmesinde kamu yararı yok. Bir tehlikeye karşı da uyarı yapıyor: Sahanın kuzeybatısında doğu-batı yönünde iki adet fay hattının ve bölgedeki kayma-heyelan riskinin termik santralın kurulmasına olan etkileri araştırılmalı. Ayrıca, arazide yer altı suyu olduğu için, açılacak kömür havzalarında heyelan ve kayma riski var. Ahmet Emin Yılmaz (OLAY GAZETESİ, 19 Haziran 2006)
|