EMO III. Öğrenci Üye Kurultayı 12 Kasım 2005 tarihinde Ankara Kocatepe Kültür Merkezinde;
1-Mühendislik eğitiminde yeni teknolojinin rolü,
2-Üniversite-Sanayi İşbirliği,
3-Yabancı dilde eğitim,
4-Yetkin Mühendislik
Konu başlıkları ile Türkiye’nin dört bir yanından gelen Elektrik-Elektronik- Haberleşme-Bilgisayar ve Biyomedikal Mühendisliği öğrencilerinin katılımı ile toplandı. Yaklaşık 700 öğrencinin katıldığı kurultayda öğrenciler üniversitelerde alışkın olmadıkları bir ortamda özgürce tartışma olanağı buldular.
Türkiye ve dünya zor bir dönemden geçiyor. Toplumun birikimleri ile yapılan kurumların haraç mezat satılarak özelleştirildiği, üniversitelerde düşünen, sorgulayan öğrencilerin ve akademisyenlerin üzerindeki baskının ve anti-demokratik uygulamaların her geçen gün arttığı, Nazi Almanya’sını andıran linç girişimlerinin yaşandığı, başbakanın kendini pazarlamacı olarak nitelediği bir ülkeden ve emperyalist yağmacıların saldırganlaştığı, yoksulluğa ve ırkçılığa karşı ayaklananlarının isyanının Paris’i aydınlattığı, küreselleşmeyle servet-sefalet uçurumunun derinleştiği bir dünyadan merhaba...
Bu ülkeyi ve dünyayı yalnızca anlamak değil asıl olanın onu değiştirmek olduğu bilinci ile toplanan kurultayımızın istem ve amaçları :
1) Üniversitelerimizde 12 Eylül düzeninin çocuğu YÖK sistemi bilimsel düşüncenin gelişimi ve bilimin toplum için yapılmasında en büyük engeldir. YÖK ile hükümet arasındaki egemenlik mücadelesi üniversitelerin gerçek sahipleri olan öğrenciler için hiçbir anlam taşımamaktadır. Öğrencilerin mücadelesi eşit, parasız, bilimsel, demokratik, anadilde bir eğitimi verebilecek üniversite için olmalıdır. Bunu ne şu anki gücünü ve egemenliğini korumaya çalışan YÖK sistemi ne de ona karşı gibi görünen özünde YÖK’ün yalnızca adını değiştirmeyi ve daha çok kendine bağlamayı düşünen hükümet verebilir. Özerk, demokratik, bilimsel üniversite öğrencilerin mücadelesi ile gerçekleşebilir. Bunun bilincinde olan EMO-Genç, bu mücadelenin bir parçasıdır. YÖK’e karşı mücadele eden ve geçtiğimiz günlerde tutuklanan öğrenciler serbest bırakılmalı ve üniversitelerde açılan disiplin soruşturmalarına son verilmelidir.
2) EMO-Genç, üniversite eğitimi süresince ortak çalışma mantığını ve mühendislik etiğini genç mühendislere kazandıracak uygulamalar yapmalıdır. Mühendisler ve mühendis adayları arasındaki dayanışma ve tecrübe aktarımını arttırmak için girişimlerde bulunur. EMO şubeleri, üniversitelerle daha yakın ilişkiler kurarak mühendislik öğrencilerinin eğitim süreçlerini takip etmeli ve katkıda bulunmalıdırlar. Bu katkılar SMM gibi sorunların oluşmasına engel olabilir.
3) Bilimsel araştırmalar, insanın en verimli öğrenmesinin ve bilim üretmesinin anadilinde olduğunu göstermiştir. EMO-Genç bireylerin kendi anadillerinde eğitim görmelerini bir hak olarak tanır.
4) Özel üniversiteler ve yüksek har(a)çlar, paranın gücünü, eğitimde fırsat eşitliği ilkesinin önüne geçirerek paralı eğitime geçişte bir ara basamak oluşturmaktadır. EMO-Genç, tüm insanların parasız ve eşit fırsatlarda eğitiminden yanadır.
5) Kamu hizmetleri ile yeraltı ve yerüstü zenginlik kaynaklarımız özelleştirilerek birer kar alanı haline getirilmektedir. Böylece, yaşanan yoksulluk ve talan ortamı katmerleşmektir. Temel kamu hizmetleri halkımız açısından ulaşılmaz hale gelmektedir. EMO-Genç, her türlü özelleştirmenin karşısındadır ve kamu hizmetlerinin, kar amacı güdülmeksizin kamu eliyle yürütülmesini savunur.
6) EMO-Genç, bugünkü emperyalist-kapitalist dünya düzeninde gerçekleşecek üniversite-sanayi işbirliğinin, kar dışında bir şey gözetmemesi nedeniyle insanlığa hiçbir şey veremeyeceğini savunur. Üniversite-sanayi işbirliği tartışmasında, üniversitelerin olanaklarının sermayeye peşkeş çekilmesine karşıdır ve bu ilişkinin savaş tekellerinin ve kar odaklarının değil; tüm insanlığın yararına sunulmasından yanadır. Bilimin kar için üretilmediği, toplumsal fayda için kullanıldığı geleceğin toplumunda, bilimin üretici faaliyetlerle birleştirilmesini, teorik bilgileri pratik yaşamla verimli bir biçimde sentezleyecek bir eğitim sistemini savunur.
7) Emperyalist işgal altındaki Irak’ta savaşın başlangıcından beri yüz binlerce masum sivil insan öldürüldü. Verili durum bize emperyalizmin yalnızca Irak’ın işgali ile durmayacağını İsrail dışında diğer Ortadoğu halklarının da namluların ucunda olduğunu gösteriyor. EMO-Genç, Irak’ta emperyalist işgalin sona erdirilmesini ve ülkemizin emperyalist çıkarlara alet olmamasını savunur, tüm dünya halklarının emperyalizme karşı ortak mücadelesini destekler.
8) EMO-Genç, son günlerde Şemdinli’de meydana gelen olayların, Susurluk’un ve devlet içi çeteciliğin devam ettiğinin göstergesi olduğunu; bunun önünün alınmaması, sorumlularının cezalandırılmaması durumunda, toplumumuzu ve ülkemizi yeniden çatışmalı ve daha da karanlık günlerin beklediğini belirtir ve bütün kesimleri duyarlı olmaya davet eder.
9) EMO-Genç, Kadın mühendislere ve kadın mühendis adaylarına karşı uygulanan eşitsizliğin ortadan kaldırılması için çalışmalar yapar.
10) EMO-Genç, Türkiye’deki eğitim sisteminin yanlışlığının farkındadır. Eğitim sistemi düzeltilmedikçe, yetkin mühendislik yasası ile yapılacak değişiklikler bizler için çalışma yaşamını daha da zorlaştıracaktır. Mezun olduğumuz halde tam olarak bir mühendis olamamamıza ve ucuz işgücü olarak emeğimizin sömürülmesine neden olacaktır. Mesleki anlamda yeterlilik ölçümü ve lisanslama akademik kurumların görevidir. Odaların görevi mühendislerin bilgisini ölçmek değil, mühendisin üretimini denetlemektir. Yetkin ve yetkin olmayan mühendis ayrımı mühendislerin ortak mücadelesini sekteye uğratacak bir ayrımdır. Ayrıca mühendislerin arasında usta çırak ilişkisinin oluşmasına neden olmakta, mühendisler arasında ayrıcalıklı bir grup oluşacaktır. Eğitim sisteminin bozukluğu öne sürülerek uygulanmaya çalışılan bu yasa, hiç bir şekilde, mühendislik eğitiminin bozukluğuna çözüm olamaz. EMO-Genç AB’nin bir dayatması olan yetkin mühendisliğe bu biçimiyle karşıdır.
11) EMO-Genç, bu kurultaydan sonra Türkiye Koordinasyonu çalışmalarını, daha verimli bir biçimde yürütebilmek için EMO Koordinasyon kurullarıyla toplanacaktır.
12) Merkezi kurultay öncesinde yerellerde toplantılar alınarak kurultay ön hazırlık çalışmaları yapılmalıdır. Uygun koşullar sağlanabildiği ve çalışmalar el verebildiği ölçüde her şube, temsilcilikleri ile birlikte yerel kurultaylar örgütlemelidir. Bu şekilde merkezi kurultaydan önce tartışmalarda belli bir mesafe alınması sağlanarak merkezi kurultay daha yapıcı, daha sonuç alıcı bir hale getirilebilir. Ayrıca yerel kurultaylar ile yereli özgü sorunlar tartışılıp gerçekçi çözüm önerileri üretilebilir.
13) EMO-Genç olarak kurultayımızda tartıştığımız konular sonucunda aldığımız kararları ve taleplerimizi savunmak, arkasında durmak ve geleceğimiz için mücadele etmek için önümüzdeki günlerde merkezi bir EMO-Genç etkinliği (miting v.b.) yapılmalıdır.
Bugün biz EMO-Genç’e düşen görev, toplum için insanlık için bilim üretmemiz gerektiği bilinciyle sorumluluklarımızı yerine getirmektir. Üniversitelerin asıl sahipleri olarak, sermayenin üniversitelerimizi ele geçirmesine karşı mücadele etmeliyiz. Unutmamalıyız ki, aydınlığı içinde taşıyanlar, karanlıkta da yollarını bulurlar.
Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim istiyoruz.
Savaşa değil, eğitime bütçe istiyoruz.
Üniversitelerde sermaye işgaline son verilsin.