Zonguldak`ta Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği tarafınca düzenlenen `4. ATEX (Patlayıcı Ortamlarda Güvenlik) Sempozyumu` başladı.
Birliğin Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Önder, Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Sezai Karakoç Kültür Merkezi‘nde odanın Kocaeli Şubesi‘nin ev sahipliğinde meydana getirilen sempozyumun açılış konuşmasında, insanlığın devamlı bir gelişim içinde bulunduğunu söylemiş oldu. Önder, günümüzde geçerli olan standartların ve mevzuatın eksiklikleri olmakla beraber patlayıcı ortamlarda can güvenliği alanındaki en büyük engeli bu eksikliklerin değil, patlayıcı ortamlarda güvenlik mevzusunda atılması ihtiyaç duyulan adımları mali külfet olarak değerlendiren yaklaşımın oluşturduğunu savunarak, "Bu yaklaşım, kimi süre mevzuat düzenlemesinin geciktirilmesi, kimi süre mevzuatın yok sayılması, kimi süre mevzuat içinde tanınan muafiyetler, kimi süre denetimsizlik olarak kendisini göstermektedir." dedi. İnsanın değerinin olmadığı bir ekonomik sistem kurgusunun sürdürülebilirliğinin olmadığını belirten Önder, şöyleki devam etti: "Teknolojik ve ekonomik gelişmelere parelel olarak patlayıcı ortamlarda güvenlik mevzusunun da gelişen bir alan olması gerektiği açıktır. Ne yazık ki bu anlamda da paralel bir gelişim olduğundan söz etmek mümkün değildir. Son zamanlarda ATEX‘in de başlı başına bir sektör haline gelmesiyle ekonomik dünya içinde öteki sektörlerle eşdeğer bir yarış içine sokulduğu görülmektedir. Oysa patlayıcı ortamlarda güvenlik mevzusunun yalnızca ticari bir sektörün gelişimi olarak ele alınamayacağı açıktır. Bu alan siyasal ve ticari ilişkilerin ötesinde kamusal bir anlayışı gerektirmektedir. Bunun için de sektörlerin lobicilik çalışmalarından uzak, uygarlığın gelişimine yaraşır bir bakış açısıyla kamunun can güvenliğini gözeten düzenlemelere ve kurallara, bu kuralların işletilmesine ve denetlenmesine gereksinim bulunmaktadır." Dünyada her yıl averaj 270 milyon iş kazası meydana geliyor Elektrik Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Sözen de patlayıcı ortamlardaki güvenlik mevzusunda, tüm dünyada olduğu şeklinde Türkiye‘de de madencilik sektörünün öncülük ettiğini beyan etti. Patlayıcı ortamlarda güvenlik alanında, yönetmeliklerin ve standartların oluşturulduğu yada tercüme yöntemiyle Avrupa‘dan edinildiğine dikkati çeken Sözen, "Bu alanda bilginin üretilmesi, ürün ve hizmetlere dönüştürülmesi anlamında mühim bir devlet desteğine gereksinim olduğu şeklinde yönetmeliklere negatif baskı ve müdahalelerden de kaçınılması gerektiği açıktır." diye konuştu. Sözen, dünyada her yıl averaj 270 milyon iş kazası meydana geldiğini aktararak, "Internasyonal Emek harcama Örgütü (ILO) verilerine bakılırsa her gün averaj 5 bin, yılda ise 2 milyon işçi ölüyor ve 160 milyon işçi meslek hastalığına yakalanıyor. Hükümetin 2012‘de çıkardığı kanun pek fazlaca açıdan Avrupa Birliği standartlarında hükümler getirerek, Türkiye‘de iş yeri denetimleri ve işçi eğitimleri mevzusunda bir milat kabul edilmişti. Sadece geçen 5 senelik süre zarfında iş yerlerindeki denetimsizlik ve eksikliklerden meydana gelen işçi ölümleri artarak devam etti. Bu negatif gelişmeler ve güvenliksiz patlayıcı ortamların yaratacağı can ve mal kaybı göz önüne alındığında, düzenlediğimiz bu sempozyumun önemi daha da öne çıkmaktadır." değerlendirmesinde bulunmuş oldu. Konuşmaların arkasından bilimsel toplantı, oturumlarla devam etti. (boyabatnet.com; 07.12.2017)
|