Irkçı ve ayrımcı politikaların tüm dünya genelinde yükseldiğine tanıklık ettiğimiz, erkek egemen şiddet dilinin dört bir yanımızı kuşattığı, çocuk istismarının kat kat arttığı, kadınların ve çocukların, tacize, tecavüze uğradığı, öldürüldüğü, bu şiddeti engelleyecek mekanizmaları oluşturması, düzenlemeler yapması gereken siyasi iktidarın, şiddetin her türlüsünü meşrulaştırdığı, kadınları hane içine ve aileye sıkıştıracak politikalar geliştirerek şiddeti tırmandırdığı bir iklimde 8 Mart’ı yaratan mücadele azmini ve kararlılığını selamlıyoruz.
Baskılara, savaşa ve ayrımcılığa karşı mücadelemiz sürecek! Türkiye`de kadın istihdamı düşük olduğu ve bu istihdamın neredeyse yarısının da kayıt dışı olduğu bilinmekteyken kayıt dışı istihdamla mücadele etmek yerine taşeron sistemi kamuda da yaygınlaştırılarak emek piyasası giderek daha fazla esnek ve güvencesiz hale getiriliyor. Kadın istihdamının arttırılması şöyle dursun kadınlara vaat edilen tek şey yarı-zamanlı ve güvencesiz işler oluyor. Hem içerde hem de dışarda bir politika aracına dönüştürülen savaş ve mültecilik konusu özellikle kadınları ve çocukları vuruyor. Kayıt dışı ve düşük ücretle çalıştırılma; barınma, sağlık eğitim gibi temel ihtiyaçlardan dahi faydalanamama; özellikle kız çocuklarının para karşılığında ikinci eş olarak evlendirilmeleri ve dahası ve dahası… Siyasi iktidarın var olan yasaları uygulamak, kadınları ve çocukları koruyacak düzenlemeler yapmak, hayata yeniden tutunmalarını sağlayacak mekanizmalar geliştirmek yerine zinayı, idamı, hadım gibi şerri hukuka dair konuları yeniden tartışmaya açmak için fırsat kollaması ise bizi şaşırtmıyor. Erkek egemen tarih yazımına rağmen tarihe adlarını kazıyan ve dayatılan koşullara canları pahasına isyan ederek 8 Mart`ı tüm dünya kadınlarına armağan eden kadın dokuma işçilerinin anısı önünde eğiliyoruz. New York`taki tekstil fabrikasında greve giderek polis şiddeti sonucunda çıkan yangında yaşamını yitiren 120 kadının yaktığı meşale bugün de yanıyor. Kadınların kendilerine reva görülen koşullar karşısında susmalarını, korkmalarını ve itaat etmelerini bekleyenler o gün olduğu gibi bugün de yanılıyor. O gün olduğu gibi bugün de kadınlar susmuyor, korkmuyor ve itaat etmiyor... Yaşasın 8 Mart Yaşasın Kadın Dayanışması TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 41. Dönem Yönetim Kurulu
|