17 Ağustos 1999’da 7.4 büyüklüğü meydana gelen depremde resmi rakamlara göre 17 bin 480 kişi öldü, 23 bin 781 kişi yaralandı, 505 kişi sakat kaldı. 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iş yeri hasar gördü... Kentleşmede rant odaklı uygulamalar, iktidarın inşaat sektörüne büyük destek vermesiyle inşaatlaşmanın getirdiği baskı ; dayanıksız-ruhsatız yapıların denetlenmesi yerine imar affı ile oy devşirme politikaları bu olumsuzlukları tetiklemektedir.
 

Bir yandan da yapı ruhsat formundan proje müellif imzalarının kaldırılma uygulaması ile mühendis ve mimarlar yapı denetim süreçlerinden dışlanmakta, sahte müellifliğin önü açılmaktadır. 2012 yılından bu yana Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`nın Odaların proje ve denetim süreçlerine müdahale etmesi, bu konuda denetim alanının daralmasıyla Odalar bu alanı çok kontrol edemez hale geldi. Bütün bu olumsuzluklar, yaşanan bir depremde binlerce evin yok olmasına, insanların ölmesine ya da sakat kalmasına neden oluyor.1Depremin doğal afete dönüşmesini önlemek için, yerleşim alanlarının plânlı olmasından ve yapı denetim sisteminin sağlıklı bir şekilde işlemesinden geçmektedir. Bir daha  böyle büyük acıları yaşamamak için mühendislik uygulamalarının eksiksiz yerine getirilmesi sağlanmalı, plânlı programlı kentleşmenin yöntemleri geliştirilmelidir...

Fotoğraflar