MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 ADANA ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 ADANA   HATAY   OSMANİYE 
 

 
MİSEM ONLİNE BAŞVURU
 
YALNIZ DEĞİLSİN

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

NÜKLEER SANTRAL İSTEMEDİĞİMİZİ AKP İKTİDARINA NASIL ANLATMALI?


BASIN AÇIKLAMASI

BASIN BÜLTENİ

NÜKLEER SANTRAL İSTEMEDİĞİMİZİ

AKP İKTİDARINA NASIL ANLATMALI?

  

Ülkemizi yönetenler "geri kalmışlık" psikolojisini bir türlü üzerlerinden atamıyorlar. Başka ülkelerin geride bıraktıkları aşamaları, geç kalmış olma telaşıyla "gelişme, kalkınma" adına aynen uygulamaya koymaktan, kopyalamaktan çekinmiyorlar. Her zaman ve her işte olduğu gibi; ülkemizi yönetenlerin rant hesapları ile, kendi ülkelerinde manevra alanları daralan, kar oranları düşen metropol ülkelerdeki tekellerin çıkar ortaklıkları günümüzde yaşanan rezalet durumu ortaya çıkarıyor. Çimento fabrikalarının, gemi söküm tersanelerinin Avrupa‘dan ülkemize taşınması ve ulaşımda içinden çıkamadığımız kara yolu bağımlılığı bu duruma verilebilecek örnekler arasında yer alıyor. Ama en tipik örnekler enerji alanında yaşanıyor. Kömür, doğalgaz, ve nükleer santral gibi miadını doldurmuş, son kullanma tarihi geçmiş sözüm ona projeler ile hem doğamızı tahrip etmek istiyorlar; hem de enerji alanında kalıcı, doğa ile uyumlu çözümlerin önünü tıkamış oluyorlar. Bütün bu tersine gidişin küçük, geçici, kişisel ve grupsal çıkarlar adına yapılıyor olması, iktidarın etrafına kümelenmiş menfaat gruplarının doymaz iştahlarının sırıtıyor oluşu, AKP iktidarına duyulan öfkeyi büyütüyor.

Oysa bu şekilde yaşanmayabilir, bu hatalara düşülmeyebilirdi. Geriden gelmek elbette kötüdür ama beraberinde bazı avantajlar da sunabilir. İleridekiler neyi nasıl yapmış bakarsınız ve dersler çıkararak yola devam edersiniz. Kısacası, onların yapmış olduğu hataları tekrar etmek zorunda değilsinizdir. Bir örnek vermek gerekirse, çok enerji tüketmenin "gelişmişlik ölçüsü" olmadığı bugün bütün dünyada kabul ediliyor. Az enerji ile çok iş yapma ilkesi geçerli bugün. Siz geriden geliyor olmanın avantajı ile bu ilkeyi çok daha kolay hayata geçirebilirsiniz. Onlar nükleer santrallerin insanlığın ve doğanın başına bela olduğunu, kurulum ve söküm maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle verimli bir işletme olmadığını, kazaların önlenemediğini, bu yüzden de toplumsal maliyetinin göze alınamayacak kadar yüksek olduğunu, atık sorununa çözüm bulunamadığını anlayıp vazgeçme sürecine girmişken; siz niye israrla nükleer santral kurmak istersiniz? Yaşananlardan dersler çıkartarak politikalar oluşturabilmek için ülkeyi yönetenlerin, karar vericilerin bağımsız, çıkar hesaplarından uzak olmaları gerekir. AKP iktidarının enerji politikaları ise; dışa bağımlı, çıkar hesapları ile kirli olduğu açıkça görülebilen, günü kurtarmaya yönelik ve en önemlisi de geleceğimizi, sağlığımızı, doğamızı karartmaya yönelik politikalar.

Konunun bir de "demokrasi" yanı var. Demokrasi kavramı antik çağlardan bu yana, ama en çok ta son iki yüzyıl içinde çok aşama kaydetti. İnsanlık, geldiğimiz noktada "temsili demokrasi"den, "doğrudan demokrasi"nin yol ve imkanlarını konuşur ve hayata geçirir oldu. "Ben en çok oyu aldım, iktidar oldum, o halde istediğimi yaparım" demokrasi anlayışı tarih kitaplarında yerini aldı. Konumuzla ilgili örnek vermek gerekirse, İtalya ve Avusturya‘da kurulan nükleer santraller Çernobil faciasından sonra yapılan halk oylaması sonucunda kapatıldılar. Oralarda da çok oy almış iktidarlar vardı ve nükleer santral kurmak istiyorlardı ama halkın isteğine boyun eğmek zorunda kaldılar. Biz Türkiye‘de yaşayanlar AKP iktidarına nükleer santral istemediğimizi duyurabilmek için daha neler yapmalıyız? Yıllardır basın toplantıları, imza kampanyaları, mitingler, yürüyüşler yapıyoruz. Fukuşima faciası yaşandı, "olur böyle şeyler" dediler. Oysa, Japonya gibi gelenekçi bir toplumda bile, santraller tekrar açılmasın diye yüzbinlerce insan sokağa çıktı. Gerçi AKP iktidarında birileri de demokrasi konusunda gelişmeleri duymuş olmalı ki, iktidarlarını "ileri demokrasi" ilan ettiler. Yaptıklarına bakınca, yağma ve talan konusunda geç kalmış yakın çevrelerinin "ilerlemesini" kastettikleri anlaşılıyor.

Nükleer santral karşıtları olarak, aynı zamanda önemli bir demokrasi mücadelesi verdiğimizin farkındayız. AKP‘nin nükleer santral inadının arkasında neler olduğunu biliyoruz. Nükleer santral kurdurtmamak için en az onlar kadar inatla mücadele edilmesi gerektiğinin bilincindeyiz. Kaderlerine razı olanların değil, mücadele edenlerin kazanabileceğini unutmuyoruz. Nükleer santrallerin neden olacağı her türlü belaya karşı hayatımızı, doğamızı, geleceğimizi, ülkemizi, Akkuyu‘muzu savunmaya kararlılıkla devam ediyoruz.

İnsanlık nükleer belasıyla ilk defa 1945 yılının 6 Ağustos tarihinde Hiroşima‘da ve 9 Ağustos‘ta da Nagazaki‘de "atom bombası" olarak karşılaştı. Çekilen acılar insanlığın ortak hafızasına kazındı. Ağustos‘un ilk haftasında dünyanın her yerinden nükleer karşıtı mücadelenin sesleri yükselir. Adana Nükleer Karşıtı Platform olarak bizler de, yıllardır yaptığımız gibi, Akkuyu‘da kurulan nükleer karşıtı kampa ve nükleer karşıtı yürüyüşe katılmaya gidiyoruz. 5 Ağustos Pazar günü Akkuyu‘da, ülkenin dört bir yanından gelen binlerce nükleer karşıtı ile birlikte şu sesi yükselteceğiz:

 

NÜKLEER SANTRAL İSTEMİYORUZ!

BİZE RAĞMEN YAPAMAZSINIZ!

NÜKLEERE İNAT, YAŞASIN HAYAT!

  

Saygılarımızla.

 

ADANA NÜKLEER KARŞITI PLATFORM



EMO ADANA ŞUBE YÖNETİM KURULU BAŞKANI MEHMET MAK, ELEKTRİK KESİNTİLERİ VE KAYIP-KAÇAK KONUSUNDA DEĞERLENDİRMELERİ

13.11.2014
 


Çok Okunanlar


Okunma Sayısı: 771


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.