MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ`NDEN VAZGEÇMİYORUZ!


BASIN AÇIKLAMASI


 
Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi`nin feshine ilişkin Cumhurbaşkanı kararının iptali istemini, 2`ye karşı 3 oyla reddetti. Sözleşmeyi savunan binin üzerindeki avukat mahkeme sürecinde, İstanbul Sözleşmesi’nin temel haklara ilişkin ve uluslararası nitelikte olması nedeniyle kanun yapıcılığı, değişimi ve kaldırma yetkilerinin TBMM’ye ait olduğu ve yasamanın yetkilerinin tek başına Cumhurbaşkanına verilemeyeceği konusunda ortaklaşmıştı. Danıştay’daki duruşmalarda tarihe önemli notlar düşüldü. EMO Kadın Komisyonu olarak, bu noktaları bir kez daha vurgulamak istiyoruz ve İSTANBUL SÖZLEŞMESİ`NDEN VAZGEÇMİYORUZ.
 

 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ‘NDEN VAZGEÇMİYORUZ!

 

İstanbul Sözleşmesi`nin amacı; şiddetin kaynağı olan toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sonlandırmak, kadın ile erkek arasındaki temel eşitliği teşvik etmek olduğu kadar taraf devletleri kadına yönelik şiddetle mücadelede yükümlülüklerine uygun davranmaya zorlayarak cinsiyete duyarlı politikalar geliştirmeleri, şiddeti önlemede ve mücadelede bütüncül politikalar uygulayarak kadınların güçlendirilmesini sağlamaktır. Ayrıca devletlerin kadına yönelik şiddetle mücadele alanında faaliyet gösteren sivil toplum örgütleriyle etkin iş birliği yapması, özel sektör ve medyanın da çalışma politikalarını, kadına yönelik şiddeti önlemeyi amaçlı düzenlemelerini öngörmektedir.

İstanbul Sözleşmesi`nin hukuksuz bir şekilde tek imza ile feshedilme kararı; kadına bakışı belli olan egemenlerin, bu yükümlülüklerden duydukları rahatsızlıkla verdikleri siyasi bir karardır.  

İstanbul Sözleşmesinin Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmesi üzerine baroların, meslek örgütlerinin, siyasi partilerin ve kadın örgütlerinin açtığı davanın Danıştay`da reddedilmesi mevcut iktidarın paralelindeki hukukun kadına bakışının sonucudur.

Savunma avukatlarının tamamı İstanbul Sözleşmesi`nin temel haklara ilişkin ve uluslararası olması, "Usulde paralellik ilkesi gereği ve sözleşmenin kanun niteliği kazanması nedeniyle, Anayasa Madde- 87" gereği fesih yetkisinin, kanun yapıcılığı, değişimi ve kaldırma yetkilerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi`ne ait olduğu; Yasamanın yetkilerinin tek başına Cumhurbaşkanına verilemeyeceği konusunda ortaklaşmıştı.  Danıştay`daki duruşmalarda tarihe önemli notlar düşüldü.

Av. Oya Aydın (Kadın Koalisyonu), "İstanbul Sözleşmesi, Anayasamızın 90. maddesine göre TBMM tarafından onaylanmış bir uluslararası Sözleşmedir. İstanbul Sözleşmesi ‘Kanun` hükmündedir ve yürütme tarafından feshedilmesi hakkındaki Cumhurbaşkanı kararı hukuken yok hükmündedir" derken;

Malatya Barosu adına konuşan TBB Başkan Yardımcısı Av. Sibel Suiçmez, "Biz hukukçular açılan bu davaların bir iptal kararıyla sona erebileceğini çok iyi biliyoruz. O nedenle sözün bittiği yerdeyiz. Ya hukuk? Hukukun da bittiği yerde miyiz? Hukukun bittiği yerde olup olmadığımızı siz değerli yargıçlarımız gösterecektir. Türk Milletine, ‘Ankara`da Danıştay var` dedirtecek iptal kararını bekliyoruz" demişti.

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel de vicdani bir savunma yapacağını söyleyerek heyete, "Siz hiç utandınız mı? Ben utandım. Her kadın ölümünde, her kan aktığında utandım. Yaşamak istiyorum diyerek ölen kadınların çığlıklarından utandım. Yeri geldi erkek olduğum için utandım" diye seslenmişti.

İstanbul Sözleşmesi`nin feshi hakkında açılan davanın politik olduğuna dikkat çeken Diyarbakır Barosu`ndan Av. Hatice Demir, "Anayasa‘ya göre, İstanbul Sözleşmesi`nin onaylanması, tatbikinin durdurulması veya sonlandırılmasının, TBMM kararı ile mümkün olabileceğini, yetkide ve usulde paralellik ilkesi uyarınca Cumhurbaşkanı kararının hukuka aykırı olduğu ve iptal edilmesi gerektiği" yönünde görüş sundu.

Manisa Barosu adına duruşmada söz alan Av. Ebru Kara, dava konusu olan sözleşmenin fesih işleminin hukuksuz olduğu ifadesiyle "Ben öldürülen kadınlar adına da buradayım" derken salonda bulunan kalabalık da "Kadın, yaşam, özgürlük" sloganı attı.

Bu dava TÜM KADINLARIN davasıydı ve hepimiz oradaydık!

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) adına Birliğimiz Hukuk Müşaviri Av. Ekin Öztürk ise: "Şiddetin önlenmesini, ezilen tüm kesimlere yönelik ayrımcılık ve baskının önüne geçilmesini hedefleyen bir insan hakları metninin feshedilmesi, temel bir insan hakları sözleşmesinden çıkılması hakkında konuştuğum için de utanç duyuyorum. Biz bilmek istiyoruz. Bu sözleşme ayrımcılığa mı yol açıyor? Bu sözleşme Anayasa`ya mı aykırı? Bu sözleşme yasalara mı aykırı? Bu sözleşme insan hakları ihlaline mi yol açıyor? Hayır! Bunlara ilişkin bir iddia bir savunma davalı beyanlarında var mı? Hayır!

Sayın heyet, artık kadınların daha fazla ezilmeye, daha fazla ayrımcılığa, daha fazla katledilmeye sabrı da gücü de kalmadı. Elinize bu kanı bulaştırmayın.

Şunun cevabını duymak istiyoruz: Bu sözleşmeden neden rahatsız oldunuz? Şiddetin önlenmesinden mi, ayrımcılığın baskının ortadan kaldırılmasından mı? Kadınlarla erkeklerin eşit olmasından mı neden rahatsız oldunuz da sözleşmeden korktunuz?" cümleleriyle damga vurdu.

 Davada TMMOB Yönetim Kurulu adına söz alan Ayşegül Oruçkaptan ise şu şekilde savundu:

"Bu çekilme kararının arkasında gerici, ırkçı, tarikatçı güçlerin taleplerini karşılama ve kendi kitlesini konsolide etme anlayışının yattığını biliyoruz.

Hemen hemen her gün bir kadın cinayetinin yaşandığı bu ülkede, kamuoyunu yanıltmak için sözleşmenin içeriğini bilinçli ve kasıtlı olarak maniple edenler; sözleşmeyi uygulamak yerine feshedenler, şiddeti önlemeyenler, şiddeti cezasız bırakanlar bu cinayetlerin suç ortağıdır. Ve biz çok iyi biliyoruz ki, kadın cinayetleri politiktir."

Danıştay`ın ret kararına aykırı karar yazan 2 hakim üyenin gerekçesi ise: "Yetkide ve usulde paralellik ilkesi gereğince, bir işlem hangi usule uyularak tesis edilmişse aynı usule uyularak geri alınması, kaldırılması veya feshedilmesi gerekmektedir. Meclisin onadığı bir kanunun tek imza ile feshedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı" şeklinde idi.

İki hakimin aykırı görüşüne uygun olarak Danıştay Savcısının da önceki görüşünü tekrar etmesiyle HAKLILIĞIMIZ BİR KEZ DAHA ONAYLANMIŞ oldu.

Davalı Cumhurbaşkanlığı avukatları ise Cumhurbaşkanı‘nın sözleşmeyi fesih kararını, temelde 2 tezle savundular. Bunlardan biri Cumhurbaşkanı‘nın sözleşmeden tek başına çekilme yetkisinin olduğuna, diğeri ise Türkiye`de mevcut yasal düzenlemelerin kadınları şiddete karşı koruyacak düzeyde olduğu ve böyle bir sözleşmeye ihtiyacın olmadığına ilişkindi.

Mevcut yasal düzenlemeler kadınları koruyabiliyorsa niçin İstanbul Sözleşmesi feshinden sonra devlete ait resmi istatistik olmamasına rağmen 300`ün üzerinde kadın katledildi, sayısız kadın şiddete maruz kaldı? Ülkemizde hemen her gün bir kadın cinayeti işleniyor.

20 yıldır ülkeyi tek başına yöneten mevcut siyasi iktidar, kadına yönelik şiddeti önleyici bütüncül ve samimi bir yaklaşımı ortaya koyamadığı gibi, uyguladığı politikalarla daha büyük sorunlara yol açmıştır.

Elektrik Mühendisleri Odası Kadın Komisyonu olarak; İstinaf yolu açık olduğu için, İstanbul Sözleşmesi`nin yeniden yürürlüğe gireceğine ve önümüzdeki sürecin hukukun başat olduğu bir sürece evrileceğine inanıyoruz. İnsan hakları ve eşitliğin öncelendiği, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin son bulduğu düzenlemelerin yapılacağı, siyasi çıkarlardan, olumsuz yönlendirmelerden uzak politikaların geliştirileceği günleri umut etmekten ve İstanbul Sözleşmesi`nden asla vazgeçmeyeceğiz.

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI

48. DÖNEM KADIN KOMİSYONU

27 Temmuz 2022



TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


ANKARA ŞUBE GENEL KURULU YAPILDI

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU HAZİRUN LİSTESİ ASKIYA ÇIKIYOR

FUKUSHİMA FELAKETİNDEN DERS ALMALI VE NÜKLEER GÜÇ SANTRALI GİRİŞİMLERİNİ SONLANDIRMALIYIZ!

ÇEVRİMİÇİ SEMİNER: ENDÜSTRİYEL UYGULAMALARDA ZAMAN VE SENKRONİZASYON

EMO HASAN BALIKÇI ONUR ÖDÜLÜ’NÜN SAHİBİ MÜCELLA YAPICI OLDU

EMO HÜKÜMETİ NÜKLEER SANTRAL İLE İLGİLİ UYARDI: SONLANDIRIN! (TRAKYA DEMOKRAT)

EMO: FUKUSHİMA NÜKLEER FELAKETİNDEN DERS ALINMALI! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

EMO’DAN FUKUSHİMA’NIN YILDÖNÜMÜNDE ‘AKKUYU’ UYARISI (BASKENTGAZETE.COM.TR)

NİTELİKLİ YAĞMA (GÜNLÜK EVRENSEL)

GÜNEŞ VAR ETTİ, SANTRALI YOK EDECEK (BİRGÜN)

Okunma Sayısı: 157


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.