· ŞUBE Giriş Sayfası

 GAZİANTEP ŞUBE

 
Şube Kapsamındaki İller:

 ADIYAMAN   GAZİANTEP   KAHRAMANMARAŞ   KİLİS 
 

EMO Gaziantep Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 7

Tüm Sayılar

BASIN AÇIKLAMASI  - 13.07.2024

 
Şube Başkanımız İslim ARIKAN’ın “SORUN TRAFO KAPASİTESİ DEĞİL, ŞEBEKE YÖNETİMİNDE OLUŞABİLECEK ÜRETİM, TÜKETİM DENGESİZLİĞİ PROBLEM OLACAKTIR” konulu basın açıklaması
 

Son zamanlarda GES yatırımı yapmak isteyen işletmeler, trafo kapasitesi yetersiz beyanına takıldıklarını bildirmekteler.
Bunun için de işletmeler, tüketim yerinde, fazlasını şebekeye vermemek üzere, öz tüketimleri kadar GES`ten elektrik üretmek istediklerini, GES`in üretim yapmadığı saatlerde ise ulusal şebekeden elektrik almak isteklerini dile getirmektedirler.(GES`ten elde ettiği enerjinin fazlasını şebekeye şarj etmeyecek, eksiğini şebekeden sağlayacak)
Bu yaklaşım yatırımcı için verimli ve çözümcü gözükmektedir. Gözden kaçan önemli bir detaya açıklık getirmek isteriz:
12.000 MW GES kurulu gücümüz bulunmakta. Örneğin bunu 30.000 MW`a çıkardığımızı düşünürsek, gündüz saatlerinde, işletmelerin öz tüketimlerini 30.000 MW lık GES santralleri ile sağlamış oluruz. Ancak GES santrallerinin enerjiyi üretemediği saatlerde, ihtiyaç olan bu enerji kapasitesi ulusal şebeken sağlanmalıdır.
Güneşin olmadığı saatlerde, böyle büyük fark güçleri, kömüre dayalı termik santrallerden kesinlikle elde edemeyiz. Doğalgazlı kombine çevrimlerden kısmen elde etme imkanımız vardır.
Hidrolik santraller de gerektiğinde devreye kısa sürede girebilirler, ancak su potansiyelleri mevcut rezervlerle sınırlıdır. Yani 30 000 MW`lık kurulu gücün yerini mevcut kapasiteler dolduramazlar.
Sonuç olarak, Ulusal şebekeler sanıldığı gibi bitmez tükenmez, büyük ölçekte değişken enerji üretim kapasitelerine sahip değillerdir. Zaten böyle bir sistem üretim ve iletim kapasiteleri açısından uygun değildir.
Yukarda bahsedilen bu değişkenliğin trafo kapasitesi ile ilgisi bulunmamaktadır. Üretim tüketim dengesizliği şebeke yönetiminde ana problemdir.
GES`in kullanımı ile doğan üretimin kaynak değişkenliğinden gelen sorununu depolamalı sistemlerle çözebiliriz. Bu konunun çözümü uzun vadede ve doğru planlama ile olacaktır. Bu konuya ilişkin çözüm önerilerimizi ileriki süreçlerde yine kamuoyu ile paylaşacağız.
Konunun tüm bileşenlere doğru şekilde iletilmesi, diyalogsuzluk ve karmaşa ortamından uzaklaştıracaktır.