 |
TMMOB'NİN 14 EKİM'DE DÜZENLEDİĞİ MİTİNGE, TÜRKİYE'NİN DÖRT BİR YANINDAN GELEN ONBİNLERCE MÜHENDİS, MİMAR VE ŞEHİR PLANCISI TALEPLERİNİ HAYKIRDILAR.
Türk Mimar ve Mühendisler Odaları Birliği, Ankara'da 15 bine yakın mimar ve mühendisin katıldığı 'Başka bir Türkiye, başka bir Dünya mümkün' mitingiyle hükümete ciddi bir sivil uyarıda bulundu. Bünyesinde 23 meslek odası ve 280 bini aşkın üyesi bulunan TMMOB'un gerçekleştirdiği miting, hükümete ve Türkiye'de gerginlik yaratmaya çalışan güçlere karşı ciddi bir bir uyarı olarak değerlendirildi. Mitingde özelleştirme uygulamalarından mühendislerin sosyal ve ekonomik haklarına, yabancıların çalışma izniyle ilgili yasal düzenlemelerden grevli toplu sözleşmeli sendikal hakka, işsizlikten yoksulluğa ve demokratikleşmenin önündeki engellere kadar çok geniş bir yelpazede ciddi uyarı ve talepler dile getirildi. Türkiye’nin dört bir yanından otobüsler ve tren seferleri ile Ankara’ya ulaşan binlerce mühendis, mimar ve şehir plancı sabahın erken saatlerinde Ankara Garı önünde buluştu. Sağnak yağmura rağmen, düzenli kortejler oluşturan binlerce kişi, pankartları ve dövizleri ile sloganlar eşliğinde yürüdü. TMMOB mitingi katılımcıları meslek alanlarındaki sorunlar ile ülke sorunlarına ilişkin sloganlar attı. Mühendislerin taşıdığı pankartlar arasında, metrelerce uzunluktaki "Yabancıların çalışma izni konusunda değişiklik yapan yasa tasarısı Meclis gündeminden çıkarılsın, ülkemizde mülteci olmayacağız" yazılı olanı dikkat çekti. Mitingde mühendisler, mimarlar, şehir plancıları meslek alanlarında yaşanan sorunları dile getirdi. Elektrik mühendisleri, enerjide özelleştirme ve nükleer santral planının durdurulmasını isterken, çevre mühendisleri Hasankeyf, Allionai gibi çevresel değerlerin yağmalanmasını protesto etti. Maden ve jeoloji mühendisleri doğal kaynakların gerçek sahibinin halk olduğunu vurgularken, makine mühendisleri, “Üreterek büyüyen bir Türkiye” talep etti. Ziraat mühendisleri tarımdaki yıkımın durdurulmasına, şehir plancıları kentlerin sermaye işgaline terk edilmesine, gıda mühendisleri de gıda alanındaki denetimsizliğe tepki gösterdi. Hasan Balıkçı unutulmadı Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) üyelerinin oluşturduğu kortejde ise “Yaşasın Özgür Yazılım”, “Enerji’ne sahip çık”, “Yeniden Kamulaştırma”, “Özelleştirmeye Hayır” ve “Mühendisler Susmayacak” dövizleri taşındı. Kaçak elektrik mücadelesi ile tanınan ve Uluslararası Saydamlık Örgütü tarafından 2004 Uluslararası Dürüstlük Ödülü'ne değer görülen Hasan Balıkçı da mitingde unutulmadı. Kaçak elektrik kullanan bir fabrika sahibinin tutuğu kiralık katil tarafından ‘şehit’ edilen Balıkçı anısına EMO tarafından yayınlanan ‘Yalnız Değilsin’ adlı kitabın kapak görüntüsünden yapılan dev poster yürüyüş boyunca taşınarak, Balıkçı’nın mücadelesinin yaşatılacağı mesajı verildi. EMO Ankara Şubesi üyelerinin oluşturduğu kortejde ise, Şube ana pankartının yanı sıra üzerlerinde “Özelleştirmeye, Taşeronlaştırmaya, Kadrolaşmaya, Esnek Çalıştırılmaya Karşı, Örgütlü Mücadele” ve “Nükleer Santral İstemiyoruz !” pankartları da açıldı. Mitinge, Ankara’da bir süredir nükleer karşıtı yürüyüşlerini devam ettiren gazeteci Timur Danış ile Hediye Gündüz de “Nükleer Yasaya karşı yürüyorum” pankartıyla katıldı. Jeoloji Mühendisleri Odası öğrenci üyeleri, geçtiğimiz yaz Sinop’taki Nükleer Karşıtı Kamp’ta boğularak yaşamını yitiren üç genci, “Nükleere inat, Soner, Öner, Güneş yaşayacak” pankartı ile andı. Soğancı, “Bizleri sokağa döken siyasal iktidar utanmalıdır” Miting meydanında konuşan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, "Bugün 'itirazımız var' demek için buradayız. Bu miting siyasi iktidarı uyarı mitingidir" dedi. Soğancı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ülkenin mühendisini, mimarını, şehir plancısını sokağa döken siyasal iktidar utanmalıdır. Bizleri gözden çıkaran siyasi iktidarı biz de gözden çıkardık. AKP son yılların en çalışkan hükümeti olarak neo-liberal yasaları bir bir çıkarıyor. Bu yasalarla başta eğitim, sağlık olmak üzere kamusal alan özelleştiriliyor. Kamu işletmeleri sermayeye devrediliyor. Sermaye bütün alanlara sızarken kamu ortadan kalkıyor. Bizim için mücadele zamanı geldi. Halkın çıkarları için mücadele esastır." “Türkiye Ortadoğu bataklığına sürükleniyor” TMMOB olarak barış istediklerini dile getiren Soğancı, son zamanlarda Türkiye'de tırmanan linç kültürünün yok edilmesi gerektiğini vurguladı. "Her türlü farklı düşünce bastırılmaya çalışılıyor" diyen Soğancı şunları kaydetti: "12 Eylül hukukunun uzantısı olan 301. madde kaldırılmalıdır. Özgürlükçü bir anayasa hazırlanmalıdır. Kürt sorununda şiddetin tekrar gündeme gelmemesi için kalıcı politikalara ihtiyaç vardır. Şiddetten beslenen çevreler insanımız arasına düşmanlık tohumları ekiyor. Lübnan'a asker gönderen AKP iktidarı hesap vermek zorundadır. Bunun hesabını bizler, bu meydan soracaktır. Türkiye Lübnan'a asker gönderme kararından vazgeçmelidir. Türkiye bataklığa sürüklenmemelidir." Siyasal iktidarın, yeni yatırımlarla kendi insanına iş olanağı yaratmak yerine, mevcut çalışma alanlarını da yabancılara açmak için çaba harcadığını ifade eden Soğancı, "Mühendislik ve mimarlık fakültelerinden mezun olanlar işsiz kalıyor. Şimdi haklarımıza ve özgürlüklerimize sahip çıkma zamanıdır" diye konuştu. “Yurttaşlık haklarımızı elimizden almaya çalışanlara ‘dur’ diyoruz” TMMOB yasasına gereksiz ve yanlış yapılan müdahalelerde bulunulduğunu kaydeden Soğancı, ‘Siyasal iktidarın, IMF'nin talimatıyla yasamızda yapacağı değişiklikle ülkemizin kapılarını akademik ve mesleki yeterliliği kanıtlanmamış yabancı mühendis, mimar ve şehir plancılarına sonuna kadar açmak için Meclis'e getirdiği, kalitesiz hizmetin kontrolsüz sunumuna olanak tanıyan ‘yabancıların çalışma iznini düzenleyen yasa’da yapılacak değişikliğe hayır diyoruz. Küresel kapitalist sermaye istiyor diye, bizi kendi ülkemizde mülteci, yabancı konumuna getiren, yurttaşlık haklarımızı elimizden almak isteyen siyasal iktidara dur demek için buradayız” diye konuştu. Dikmen Vadisi halkı da miting de idi. Ülkenin dört bir yanından gelen binlerce mühendisin eylemi çeşitli siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, öğrenciler ve Ankaralı vatandaşlar tarafından da desteklendi. Ankara Dikmen Vadisi halkı da çoluk çocuk mitingde yerini aldı. Yaklaşık 300 Dikmenli “Evimize karşı ev istiyoruz”, “Evimizi yıkanı biz de yıkarız” sloganlarını attı. Emek-meslek örgütleri ve çeşitli siyasi parti temsilcilerinin de destek verdiği mitinge, CHP Milletvekilleri Gürol Ergin, Mesut Özakcan, Mehmet Semerci, İzzet Çetin, ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Haydar İlker, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Haydar Kaya, Demokratik Toplum Partisi Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Yurtsever, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK MYK Üyesi Hasan Hayır, Eğitim-Sen Başkanı Alaaddin Dinçer, Haber-Sen Başkanı Baki Çınar, SES Başkanı Köksal Aydın, Yapı Yol-Sen Başkanı Bedri Tekin, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu Sözcüsü Abdullah Aysu, Ankara 78'liler Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Esentürk, ÖV-DER Genel Başkanı Enver Önder katıldı. Miting Efkan Şeşen konseriyle sona erdi.
 |
Fotoğraflar |
|
|
|
|
|
 |
 |
Çok Okunanlar |
|
|
|