Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi 33. Olağan Genel Kurulu, 1-2 Şubat 2020 tarihlerinde gerçekleştirildi. İlk gün Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi’nde başlayan Genel Kurul çalışmaları ikinci gün EMO İzmir Şubesi’nde yapılan seçimlerle tamamlandı. Yeni dönem çalışmalarının planlandığı Genel Kurul`da 33. Çalışma Dönemi’nden görev yapacak Yönetim Kurulu, Şube Denetçileri ve Şubeyi EMO 47. Olağan Genel Kurulu’nda temsil edilecek delegeler de belirlendi.
 

EMO İzmir Şubesi 33. Olağan Genel Kurulu çalışmalarına, 1 Şubat 2020 tarihinde Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi`nde başladı. EMO İzmir Şubesi 32. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu`nun açılışını yaptığı toplantıda ilke olarak divan seçimi gerçekleştirildi. Divan Başkanlığı`na N. Sedat Gülşen, Başkan Yardımcılığına Mahir Ulutaş, Yazmanlığa ise Gizem Boran ve Olkan Akçay seçildi. Divanın oluşturulmasının ve saygı duruşunun ardından EMO İzmir Şubesi 32. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu`nun konuşmasına geçildi.

32. Dönem çalışmalarının ekonomik kriz ortamında zor şartlar altına gerçekleştirildiğini ifade ederek konuşmasına başlayan Uğurlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Komisyonlarımızda görev alan üyelerimizin katkılarıyla, mesleğin korunması, şube çalışmalarının daha iyi fiziki koşullarda yürütülmesi, bilim ve tekniğin ülke gündeminde üst sıralara yükselmesi için yoğun çaba sarf ettik. Mesleğimizin toplumun yararına kullanması olanaklarının daraltılmaya, eleştirel aklın, pozitif bilimin ve mühendisliğin genel ilkelerinin sistemli olarak tahrip edilmeye çalışılmasına tüm gücümüzle karşı koymaya çalıştık.

Görevi devraldığımız dönemde ülkemiz OHAL koşullarında KHK`larla yönetiliyordu. Dönem içerisinde OHAL resmen kaldırılsa da anti-demokratik kararlar halen fiilen uygulanmaktadır. Türk Tabipler Birliği üzerinden başlayan tartışmalar kapsamında üst birliğimiz TMMOB`un adında yer alan "Türk" ibaresinin silinerek, meslek örgütlerinin yetkilerinin kısıtlanacağının en üst düzeyde ifade edildiği günleri yaşadık. Geldiğimiz nokta itibariyle örgütlerimizin dimdik ayakta durduğunu, her birimimizin tüm zorluklara rağmen, gençleşip, demokratik işleyişini güçlendirerek, geleceğe hazırlandığına vurgu yapmak isteriz."

"Güçlü Meslek Örgütü Vurgusu"
Elazığ`da yaşanan depremde hayatını kaydedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Uğurlu, "Depremin bir doğa gerçeği olduğunu hep birlikte görürken, dayanıksız binalara yol açan mühendislik hizmetlerinin eksiğini de gözler önüne sermektedir" diye konuştu.

İktidarın meslek örgütlerini mali açmaza sokmak için attığı adımların etkilerinin tersine dönmeye başladığını ifade den Uğurlu, "Odanın kamusal denetiminin zayıfladığı noktalarda oluşan açıkların ‘piyasa dengesiyle` nasıl kapandığı, üyelerimizi olumsuz olarak nasıl etkilendiği tartışmasız bir açıklıkla ortadadır. Önümüzdeki dönemde kamusal denetim olanaklarını artırarak, bir yandan üyelerimizin bir yandan bu mühendislik hizmetlerinin kullanıcısı olan yurttaşlarımızın haklarını korumaya devam edeceğiz. Meslektaşın yetkilerini ancak güçlü bir meslek örgütü koruyabilir ve geliştirebilir. Bu bilinçle, Oda`mızı güçlendirmek için omuz omuza mücadeleye devam etmeliyiz."

TMMOB başta olmak üzere meslek örgütlerinin merkezi hükümetler ve yerel yönetimler tarafından zaman zaman "ayak bağı" olarak değerlendirildiğini ifade eden Uğurlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Yerel ve merkezi yönetimlerin kentleşme, çevre, enerji, telekomünikasyon ve sanayileşme politikalarına yönelik "uyarı" görevimizi sürdürmekte kararlıyız. TMMOB`un ve Odaların görevlerini yerine getirebilmesinin ön koşulu kuşkusuz özerkliktir. Üye yararını korumanın yolu toplum yararını gözetmekten geçtiğinden, bağımsız meslek örgütleri, hem kamu idaresinin ‘teknik` hatalarının önlenmesi hem de sağlıklı büyüyen bir ekonomi ve sanayi politikası oluşturulabilmesi için anahtar konumundadır. Meslek kuruluşlarını ‘memurlaştırmaya` dönük girişimler, günü birlik politikaların daha rahat uygulanmasını sağlar gibi gözünse de orta ve uzun vadede iktidarlar için de zarar vericidir.  1980 yılından başlayarak özerkliklerini yitiren üniversitelerimizin topluma olan katkılarının son derece sınırlı hale gelmiştir. Akademik kuruluşlar, siyasilerin aldığı kararlara bilimsel katkı vermekten uzaklaşırken, ihtiyaç duyulması halinde verilmiş karara teknik gerekçe üreten kurumlara dönüşmüşlerdir. Oda`mız, topluma teknik ve bilimsel katkılarını her şart altında sürdüreceğinden kimsenin kuşkusu olmasın."

"Doğru Mühendislik"
Ekonomik krizin ithal enerji kaynaklarına ve teknolojiye bağımlılığın yattığını kaydeden Uğurlu, değerlendirmelerini şöyle paylaştı:

"Uluslararası finans kuruluşlarından döviz bazlı borçlanma ile yaratılan betonlaşmaya dayalı ekonominin sürdürülemediği ortadadır. AKP İktidarlarının kısa vadeli planları, bugün üretimle bağı bütünüyle kopmuş bir rant ekonomisi yaratmıştır.  İnşaat sektörü üzerinden büyütülen bu balonun etkisinden kurtulmak yalnızca siyasi olarak doğru kararlar vermekle mümkün değildir. Madenlerde, inşaatlarda, asansörlerde, binalarda yaygınlarında onlarca insanımızın öldüğü, ucuz emek cehennemi bu ekonomik modeli değiştirmenin anahtarı bizim meslektaşlarımızdadır. Bu gidişatı ancak doğru mühendislik yöntemleriyle, teknoloji üreten, Ar-Ge yapan, enerjide kaynak bağımlığını kıran çözümlerle değiştirilebilir. Bu amaç doğrultusunda Yönetim Kurulumuz, dönem içerisinden ülkemizin mühendislik birikimi artırmaya yönelik olarak bir dizi bilimsel ve teknik etkinlik düzenledi. Mühendislik faaliyetlerinin montajcılık veya malzeme satıcısı ile sınırlandırılmak istendiği bu sisteme karşı; sempozyum, kongre, çalıştay gibi etkinliklerin yanı sıra meslek içi eğitimlerle bilimin yol göstericiliğine sığındık."

Eğitim Merkezi
Dönem içinde yeni Hizmet ve Eğitim Merkezi`ni hizmete açıldığını ve üst katta yer alan konferans salonunun da tamamlanmasıyla binanın daha verimli olarak kullanılabileceğini hatırlatan Uğurlu, şu bilgileri verdi: 

"Bir yandan üyelerimize sunduğumuz büro hizmetleri için sağlıklı mekanlar oluştururken, bir yandan da eğitim çalışmalarında ciddi bir ivme yakaladık. 2 hatta 3 eğitimi aynı anda düzenleyecek kapasiteye ulaştık ve MİSEM eğitimlerini uygulamalı hale getirdik. Yüksek gerilim uygulama laboratuvarının ardından PLC ve diğer zayıf akım kapsamındaki eğitimleri de uygulamalı hale getirmeyi hedefliyoruz."

"Telekom Kâr Oyunlarına Mahkum Edildi"
Dönem için de kadın ve genç üyelerinin çalışmalara katkılarının büyüdüğüne şahit olduklarını kaydeden Uğurlu, konuşmasında Elektrik Fabrikası`na gelişmelere ilişkin de bilgi verdi. Yangın güvenliğine ilişkin çalışmalara ve Nükleer Karşıt Platform İzmir Bileşenleri`nin dönem içinde yürüttüğü çalışmalara da değinen Uğurlu, Türk Telekom özelleştirilmesine ilişkin gerçekleştirilen basın açıklamaları hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:   

"Uyarılarımıza rağmen gerçekleştirilen bu özelleştirme sürecinin sonunda, telekomünikasyon altyapımız finans dünyasının tahsilat ve kâr oyunlarına mahkûm kalmıştır. Üzülerek söylememiz gerekir ki, Şube olarak Oger sonrası dönem için yaptığımız çağrı dikkate alınmayarak, ana telekomünikasyon şebekemiz bilgi toplumuna geçiş hedefiyle çalışacak, siyasi ve ticari baskılardan bağımsız özerk bir yapılanmaya devredilmemiştir. İletişim sektörü yurt dışında üretilen mal ve hizmetlere daha fazla bağımlı kalacaktır. Önümüzdeki dönemde görev üstlenecek arkadaşlarımız bu etkilere karşı mutlaka mücadeleyi sürdürecektir."

"Çorlu Katliamı Bilirkişisi"
Çorlu`da 8 Temmuz 2018 tarihinde yaşanan tren kazasına da ilişkin de bilgi veren Uğurlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çorlu Tren Kazası, belki de katliamı demek daha uygun olacak, sonuçlarıyla tüm ülkeyi derinden sarsmıştır. Ne yazık ki kazanın sonrasında yaşanan soruşturma süreçleri ve sonuçları, hepimizin adalete olan inancını bir kere daha yerle bir etmiştir. Kazanın hemen ertesinde bilirkişi olarak atanan Odamız üyesi Prof. Dr. Bekir Sıddık Binboğa Yarman, TCDD ile süregelmekte olan ilişkileri ve kazanın gerçek sorumlularını aklayan raporu nedeniyle hem kamuoyunda hem de Oda`mızda tartışma konusu olmuş, kazada yakınlarını kaybeden aileler nezdinde EMO ve TMMOB`nin itibarını sarsıcı bir noktaya gelinmiştir. Şubemiz 2018 Aralık ayında Prof. Dr. Yarman hakkında soruşturma başlatılması için Oda Yönetim Kurulu`na başvuruda bulunmuştur ama soruşturma süreci ne yazık ki henüz tamamlanamamıştır."

Etkinliklerden Satır Başları
EMO İzmir Şubesi`nin 50. yılı dolayısıyla düzenlenen 8 söyleşi etkinliğine dair veren Uğurlu, Asansör Sempozyumu ve Sergisi 2018, İzmir Bölgesi Enerji Forumu, Enerji Verimliliği Günleri,  5. İzmir Rüzgâr Sempozyumu ve Sergisi ile 19-20 Eylül 2019 tarihlerinde düzenlenen Yangın Semineri`ne ilişkin de bilgiler verdi. "Geleceğin Teknolojileri" üst başlığı altından gerçekleştirilen "İnsanlık 2.0 - Biyolojisi Değişen İnsana Doğru" Konferansına de değinen Uğurlu, konuşmasında Geleceğin Elektrik Tesisleri ve Dijitalleşme" ana teması altında düzenlenen VI. Elektrik Tesisat Ulusal Kongre ve Sergisi`ne de önemli bir yer ayırdı. Mühendisliğe Hazırlık Seminerleri`ne ilişkin de bilgi veren ve dönem içinde son olarak Alpaslan Güzeliş`in anısına 7. İletişim Günleri`nin düzenlendiğini hatırlatan Uğurlu, "Düzenlediğimiz tüm etkinliklerde bir yandan meslektaşlarımızın bilgi dağarcıklarına yeni eklemeler yapmaya çalışırken, bir yandan da ilgili tüm kesimlerin katılımını sağlayarak çok sesli bir diyalog ve tartışma ortamı yaratmaya özen gösterdik. Kongre ve sempozyumlarımıza katılım sağlayan bilim insanlarını yanı sıra bakanlık ve kamu kurumu temsilcileriyle temel sorunlarımızı irdeleyerek, birlikte çözüm üretmeye çaba sarf ettik" diye konuştu.

"Direniş Odağı Olmaya Devam Edeceğiz"
Dönem içinde meslek alanlarında yaşanan; toplumsal ve siyasi yansımaları da olan konulara ilişkin basın açıklamalarıyla kamuoyunu bilgilendirmeye çalıştıklarını ifade eden Uğurlu, konuşmasını şöyle tamamlandı:

"Bir yandan da omuz omuza çalışarak, ülke kalkınmasına hizmet edecek meslektaşlarımızı geleceğe hazırlanmaya çalıştık. Sosyal faaliyetlerin de artığı bir dönemi geride bırakırken, Yönetim Kurulumuzla birlikte çalışmalarda yer alan Şube Denetçilerimize, komisyon üyesi meslektaşlarımıza çok teşekkür ederiz. Çalışmalarımıza yön veren Danışma Kurulu üyelerimize, üniversitelerle olan işbirliğimizi üst düzeye taşıyan akademisyen meslektaşlarımıza da şükranlarımızı sunarız.

Bir çalışma dönemi biterken, bilimi ve tekniği toplumun tüm üreten emekçi kesimlerinin, halkın genel yararı için seferber etme mücadelesinin Oda tarafından kesintisiz sürdürüleceğini vurgulamak isteriz. Oda`mız üyenin hakkını korumaya devam ederek, mühendisliği bilinçli olarak gerileten neo-liberal ekonomi politikalarına karşı bir direniş alan olmaya devam edecektir. Mühendisin niteliğiyle birlikte işverene ‘maliyetini` de düşürme hevesiyle uygulanan bu politikalara karşı, genç meslektaşların katılımıyla mücadeleyi büyüterek sürdürme kararlığındayız. Oda`mızın 65`inci yılını geride bırakırken; mesleki demokratik mücadeleyi birlikte büyüteceğimiz 33. Çalışma Dönemi`nde görev üstlenecek tüm meslektaşlarımıza başarılar diliyoruz."

Konuklardan Dayanışma Mesajları
Yönetim Kurulu başkanın konuşmasının ardından konukların konuşmasına ilişkin gündem maddesine geçildi. Bu gündemde EMO Yönetim Kurulu Yazmanı İbrahim Saral, Bilgisayar Mühendisleri Odası İzmir Temsilcisi Barış Özel, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Melih Yalçın, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurlu Başkanı Tevfik Türk, Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Mehlika Koç, TMMOB Yüksek Onur Kurulu Hulusi Sarıkaya, CHP İzmir Milletvekilleri Ednan Arslan, Atilla Sertel ve Kamil Oktay Sıngır söz alarak Genel Kurul`a hitap etti. Konukların dayanışma ve birlikte mücadele mesajlarını içeren konuşmalarının ardından Genel Kurulu`da enerji ve eğitim komisyonlarını kurularak, rapor hazırlaması yönündeki önergeler kabul edilerek, çalışmalara ara verildi.

Öğleden sonrası ikinci oturumda ilk olarak EMO İzmir Şubesi 32. Dönem Çalışma Raporu, 32. Dönem Yönetim Kurulu Yazmanı Hacer Öztura tarafından özetlenerek sunulurken, raporun mali bölümlerine ilişkin ise Yönetim Kurulu Saymanı Zekiye Feryal Gezer tarafından bilgilendirme yapıldı. Çalışma Raporu`nun değerlendirilmesi bölümünde ise Duygu Doğu, Ahmet Beçerik, Uğur Polat, Mustafa Güven söz aldı. Değerlendirmelerin ardından Yönetim Kurulu Yazmanı Hacer Öztura tarafından çalışma raporuna ilişkin yöneltilen sorular yanıtlandı. Görüşmelerin tamamlanmasının ardından yapılan oylamayla, 32. Dönem Yönetim Kurulu oybirliğiyle aklandı.

Ardından Muammer Argun tarafın özetlenerek okunan Enerji Komisyonu ve Hacer Öztura tarafından okunan Eğitim Komisyonu raporları, görüşülerek kabul edildi. Genel Kurul, gelecek dönem çalışmalarının şekillendirecek olan önergelerin değerlendirmesi ve kabul edilmesiyle devam etti. Önergelerin karar bağlanmasın sonrasında Şube Yönetim Kurulu, Şube "Denetçileri ve Oda Genel Kurulu Delege Asıl ve Yedek Adayların Belirlenmesi" gündem maddesinde divan kendisine ulaşan aday listelerini Genel Kurul`un bilgisine sundu.

"Dilek ve Temenniler" başlıklı gündem maddesinden Hasan Şahin, Tanyel Atalar, Şeyma Özer, Erdal Kurtulmuş, Çağrı Gökmen, Uğurcan Cengiz ve Şebnem Seçkin Uğurlu söz alarak yeni dönem çalışmalarına ilişkin görüş ve önerileri dile getirdiler. Dilek ve Temenniler" başlıklı gündem maddesinin ardından Genel Kurul toplantısı tamamlandı.  

EMO İzmir Şubesi 32. Dönem Çalışma Raporu ve Genel Kurul‘da kabul edilen Enerji ve Eğitim Komisyonu raporlarına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz: http://www.emo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=130436&sube=7  

Bağlantılar

www.emo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=130436&sube=7

Fotoğraflar