EMO ÖNERİLERİ! 1. "Evde Kalın" önerisi doğru bir öneridir. Bu önerinin yol açtığı işsizlik, açlık v.b. tüm ekonomik ve toplumsal maliyetler kamu tarafından karşılanmalıdır. 2. Bütün kurumlarda işten çıkarmalar durdurulmalıdır. Çalışanlara İsşizlik Fonu ve kamu kaynakları kullandırılmalıdır. 3. Sağlık çalışanlarının sağlık güvenliği sağlanmalıdır. 4. Sağlık denetimleri genelleştirilmeli ve çalışanların işyerine geliş gidişlerini sağlayacak toplu servis araçları sağlanmalı ve bedeli kamu tarafından karşılanmalıdır. 5. Öncelikle elektrik, su, doğalgaz, İnternet bedelleri, kriz sonrasına kadar ertelenmelidir. İleri yaşlardaki yurttaşların yaşadığı meskenler başta olmak üzere, fatura ödenmediği gerekçesiyle elektrik kesintisi yapılmaması sağlanmalıdır. 6. Evden çalışma ve uzaktan eğitim İnternet kullanımını artıracaktır. Servis sağlayıcıların kapasiteleri arttırılmalıdır. 7. Tıbbi malzeme, temizlik ve dezenfekte üreten fabrika ve işletmelerin kapasiteleri artırılmalı, EMO`nun bünyesindeki mühendislik hizmetlerine de ihtiyaç duyulan bu sektörlerde istihdam artışına gidilmeli, sahada bilfiil çalışması gereken mühendisler için gerekli korunma ekipmanları sağlanmalıdır. 8. 65 yaş ve üzeri yurttaşlarımızın sokağa çıkmalarının yasaklanması nedeniyle serbest müşavir mühendis ve yapı denetimi sisteminde görev yapan bu yaş grubundaki meslektaşlarımızın hizmetlerinde aksamalar olmuştur. Kamu hizmetinin devam etmesi açısından meslektaşlarımıza sınırlı süreli çalışma izni verilmesi yeniden değerlendirilmelidir. EMO‘NUN AÇIKLAMASI ŞÖYLE: Çin`de başlayıp, yüzlerce ülkede hızla yayılan küresel ölümcül Koronavirüs salgını, ülkemizde de hızla yayılmakta... Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından "pandemi" kararı alınan yeni tip Koronavirüs`ün (Kovid-19) boyutları, Sağlık Bakanlığı`nın can kayıplarına ilişkin yaptığı açıklamalar, küresel salgın riskinin büyüdüğünü, ülkemizi, toplumumuzu ve tüm meslektaşlarımızı derinden etkileyeceğini göstermektedir. Vefat edenlerin yakınlarına başsağlığı dileriz. Her şeyden önce bu küresel salgın karşısında büyük fedakarlık ve özveri ile mücadele eden sağlık çalışanlarımıza, kurumumuz adına sevgi ve şükran duygularımızı iletmek isteriz. Ancak onların can güvenliğinin de sağlanamadığı anlaşılmakta.. Hızla gerekli tedbirler alınmalıdır. Alınan ilk genel tedbirlerden sonra, herkesin gözü 18 Mart`ta yapılan "Koronavirüsle Mücadele Eşgüdüm Toplantısı"na çevrilmiştir. Eşgüdüm toplantısına Türk Tabibler Birliği`nin (TTB) çağrılmaması anlaşılır gibi değil.. Sağlık kolundaki sendikaların ve Türk Eczacılar Birliği`nin (TEB) çağrılmaması bu kadar kritik dönemde bile önyargıların devam ettiğini göstermektedir. Her şeyden önce bu toplantılara 4 meslek ve emek örgütü TTB, DİSK, TMMOB, KESK ve muhalif tüm siyasi örgütlerin çağrılması gerekmektedir. Ülke olarak ortak bir mücadele yürütmek istiyorsak bu zorunluluktur. Cumhurbaşkanının ifade ettiği gibi "Bu krizle birlikte artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" cümlesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Peki alınan tedbirler bu tespite uygun mudur? Tedbirlerin içeriğine bakıldığında, son birkaç yıldır ekonomi yönetiminin açıklamasına alıştığımız "Tedbirler Paketi"ne benziyor. Alınan tedbirlerin yaşanılan sürecin ciddiyetine ve sorumluluğuna uygun olmadığı görülmektedir. (enerjiekonomisi.com; 24 Mart 2020)
|