| 
 
     
     
     
     
     
 
  Nükleer Karşıtı Platform (NKP), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ile 29 Eylül 2021 tarihinde Soçi’de yaptığı görüşmenin sonuçlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada, devlet ve diplomasi kurallarına uygun olmayan bu görüşmede ülke kaderini belirleyecek konular arasında yeni nükleer santral anlaşmalarının da yer alması eleştirildi.“Ülkemizde 20 yıldır iktidarda bulunan ve sermayenin çıkarlarından başka hedef gözetmeyen, politikalarıyla artık inandırıcılığını yitiren siyasi iktidar, hızla azalan gücüne çare bulmak için sonu felaketle bitecek yeni macera arayışındadır” denilen basın açıklamasına yazımızın devamından ulaşabilirsiniz.    
NÜKLEER KARŞITI PLATFORM BASIN AÇIKLAMASI   ÜLKE GELECEĞİMİZİ RUSYA İLE YAPILAN GİZLİ ANLAŞMALARA TESLİM ETMEYECEĞİZ!   AKP`li  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir  Putin 29 Eylül 2021 tarihinde Soçi`de iki devlet başkanının özel oturumu  şeklinde bir toplantı yapmış, devlet ve diplomasi kurallarına uygun  olmayan, devlet kurumlarının dışlandığı, kamusal denetimden uzak, kapalı  kapılar ardında gerçekleşen bu görüşmede ülke kaderini belirleyecek  konular arasında yeni nükleer santral anlaşmalarının da yer alması büyük  tedirginlik yaratmıştır.     Rus  devlet nükleer enerji şirketi Rosatom tarafından Mersin`de inşası devam  eden Akkuyu Nükleer Güç Santralı`nın (NGS) yapımı denetimden uzak bir  şekilde sürerken iki kez temel çatlağı meydana gelmiş, yaşanan bu ve  benzeri büyük olumsuzluklar kamuoyunda endişeleri büyütmüşken, bir gece  yarısı yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Türkiye Atom  Enerjisi Kurumu (TAEK) kapatılarak yerine Nükleer Düzenleme Kurulu`nun  (NDK) kurulduğu duyurulmuştur. Anayasa Mahkemesi ise 702 sayılı  Cumhurbaşkanlığı hükmünü iptal etmiştir. En son 21 Nisan 2021 tarihli  Cumhurbaşkanı kararıyla Nükleer Enerji ve Uluslararası Projeler Genel  Müdürlüğü`ne yine gece yarısı bir atama yapılmış, her alanda olduğu gibi  nükleerde de liyakat yerine "itaat"in esas alındığı bir kez daha ortaya  çıkmıştır.    Rusya  tarafından inşa edilen, meslek odaları ve bağımsız denetçilerin  alınmadığı, bakanların bile randevu alarak ziyaret edebildiği Akkuyu NGS  inşaat sahasında nasıl bir faaliyetin yürütüldüğü merak konusudur.  Durum böyleyken yeni nükleer santrallarla ulusal güvenliğimiz de adeta  Rusya`ya teslim edilmektedir.               Ülkemizde  20 yıldır iktidarda bulunan ve sermayenin çıkarlarından başka hedef  gözetmeyen, politikalarıyla artık inandırıcılığını yitiren siyasi  iktidar, hızla azalan gücüne çare bulmak için sonu felaketle bitecek  yeni macera arayışındadır.    Nükleer santrallar enerji obezi sömürü düzeninin aracıdır!    Enerji  Verimliliği Kanunu (EVK) 2007 yılında TBMM`de kabul edilmiş şu ana  kadar yapılması gereken verimlilik ve tasarruf önlemleri  uygulanmamıştır. EVK kapsamında mevcut konutların ısı yalıtımları 2017  yılında tamamlanması gerekirken 2030 yılına kadar ötelenmiş, sanayide  katma değer ve istihdam artıracak sektörler yerine enerji yoğun  alanlara,  toplu taşımacılık yerine karayolu taşımacılığına  ağırlık veren 20 yıllık AKP iktidarı tüketim odaklı enerji obezi bir  sömürü düzeni yaratmıştır.   Ayrıca  elektrik fiyatlarının tavan yaptığı, binlerce elektrik abonesinin  faturalarını ödeyemediği içinde bulunduğumuz böylesine zor bir dönemde  bile faturalarımıza yansıyan enerji bedeli vergi, fonlar hariç  kilovatsaati 5.3 cent iken Akkuyu NGS enerji bedeli en az 12.3 cent  olarak 15 yıl boyunca garanti altına alınmıştır.   Bir  başka gelişme de Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması  (YEKDEM) kapsamında yaşanmış, verilecek destekler TL`ye çevrilerek  güncel dolar karşılıkları itibarıyla 2021-2025 döneminde rüzgar enerjisi  desteklerinde yüzde 50 indirim yapılarak kilovatsaati 3.6 cent, güneş  enerjisinde ise yüzde 73 indirim yapılarak 3.6 cent verilmeye  başlanmıştır.   Çernobil,  Fukuşima nükleer felaketlerine rağmen, üstünlük kurma ve güvenlik  stratejisinin bir aracı gibi görülen nükleer santralların gelişmiş  ülkelerde bir bir kapatıldığı gerçeğinden uzaklaşan siyasi iktidar,  kuraklık ve iklim krizi ile mücadelede "temiz enerji kaynağı" olarak  sunduğu nükleer santrallara yandaş basın aracılığı ile yaptığı  güzellemelerle adeta akıl tutulması içinde olduğunu gözler önüne  sermiştir.   Nükleer  Karşıtı Platform (NKP) Bileşenleri olarak, yasal mevzuatı bile olmayan,  denetimsiz, mühendislik ve hukuk dışı, yaşamsal riskler barındıran,  toplumsal faydayı öncelemeyen Akkuyu NGS inşaatının derhal  durdurulmasını ve nükleer santral projelerinin ülkenin gündeminden  çıkartılmasını talep ediyoruz. Ayrıca 7 Temmuz 2017`de Birleşmiş  Milletler Genel Kurulu`nda dünya ülkelerinin ezici çoğunluğuyla  onaylanan "Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşması"nın bir an önce  imzalanarak,  TBMM`de kabul edilmesini istiyoruz.   Telafisi  mümkün olmayan faciaların yaşanmaması için demokratik ve hukuki her  türlü direniş ve örgütlenme hakkımızı kullanarak nükleer santralların  faaliyete geçirilmesineizin vermeyeceğimizin bir kez daha altını  çiziyoruz.      Nükleere İnat Yaşasın Hayat!   Nükleersiz Bir Dünya Mümkün!       NÜKLEER KARŞITI PLATFORM BİLEŞENLERİ   4 Ekim 2021     
            		 
 |