8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle EMO Ankara Şubesi 26. Dönem Yönetim Kurulu adına bir açıklama yayınlayan Şubemiz Yazman Üyesi Hatice Bilge Algın, 6 Şubat’ta yaşanan büyük yıkımdan dayanışma ile daha güçlü çıkılacağını belirterek “Kadınlar için acının, yıkımın, mahrumiyetin gölgesinde geçen son 8 Mart olması dileklerimizle, Dünya Kadınlar Günü`nü kutluyor, yaşamı güzelleştiren kadınları saygıyla selamlıyoruz.” dedi.
 

Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü‘nü 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız 11 ilimizi etkileyen deprem felaketinin ve resmi açıklamalara göre 45.000`in üzerinde can kaybının, on binlerce yaralımızın, yerle bir olan kentlerimizin acısıyla karşılıyoruz. Kadınların toplumsal yaşamda ve istihdamda yaşadıkları ayrımcılık, maruz kaldıkları şiddet, temel haklara erişimde yoksunluk ve eşitsizlik gibi bir çok olumsuzluk deprem sonrası koşullarda katlanarak artıyor. Cinsiyete dayalı eşitsiz toplumsal iş bölümü deprem bölgesinde, yıkılmış kentlerin gölgesinde çadır kentlerde ve konteynırlarda yaşam mücadelesi veren ailelerde kadınların omzuna binen yükü katlıyor. Depremi yaşayanların çok daha uzun süre unutamayacağı derin acıları ve halen bölgedeki yurttaşlarımızın günlük hayatlarını idame ettirme noktasında ciddi sıkıntıları var. Sağlıklı yaşam ortamı, su, gıda ve hijyen maddelerine ulaşımdaki sıkıntı en çok kadınları ve çocukları olumsuz etkiliyor. 

Şu gerçeği unutmamamız gerekiyor ki yüzde 50`si deprem bölgesi olan bir ülkede yaşıyoruz. Ama biliyoruz ve inanıyoruz ki dayanışmamız depremden daha güçlü. Bunun için;

- Deprem ve diğer doğal afetler ile mücadelede, krizleri değil, riskleri yönetmeyi tercih eden bir ülke olmamız gerekiyor. Bunun için de büyük bir toplumsal değişim ve dönüşüm geçirmemiz gerekiyor. 

- Biz mühendislerin bu süreçte; bilim, etik, ahlak ve vicdan temelli uygulamalarımızı ve denetimlerimizi sürdürerek; eksikliklerin, ihmallerin, suistimallerin de sonuna kadar sıkı sıkıya takipçisi olmamız gerekiyor. 

- Ülkemizdeki afet kültürünü kanuni düzenlemeler, eğitim müfredatları, canlı tatbikatlar, kitlesel iletişim ve sosyolojiye yönelik aksiyonlar ile değiştirerek, reaktif değil proaktif bir kültür geliştirmemiz gerekiyor. 

- Sadece kanun değişikliği veya afet acil durum plânları yapmakla kalmayıp; toplumsal kültürü de değiştirmemiz gerekiyor.

Bu tespitlerin ve çözüm önerilerinin ışığında deprem felaketinin gündemde kalması için, meslek ailesi olarak yetkin olduğumuz alanlarda desteklerimizi sürdürerek, tüm gücümüzle aksaklıkların giderilmesi için üzerimize düşenleri yapacağız.

Kadınlar için acının, yıkımın, mahrumiyetin gölgesinde geçen son 8 Mart olması dileklerimizle, Dünya Kadınlar Günü‘nü kutluyor, yaşamı güzelleştiren kadınları saygıyla selamlıyoruz.

Fotoğraflar