“Yeşil Binalar Ulusal Sertifikalandırma ve Kamuda Enerji Performans Sözleşmeleri Semineri” 6 Mayıs 2023 tarihinde EMO Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Moderatörlüklerini EMO Ankara Şubesi Akıllı ve Yeşil Şehirler Yönetimi Komisyonu Başkanı A. Gökhan Toprak ve EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Yazman Üyesi Hatice Bilge Algın’ın yaptığı seminere Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan H. Namık Sandıkçı ve Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’ndan O. Kürşad Kabakçı konuşmacı olarak katıldı.
 

Seminer öncesi üyelerimizle kahvaltıda bir araya geldik. Kahvaltıya EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu adına Yazman Üye Hatice Bilge Algın, EMO Ankara Şubesi Akıllı ve Yeşil Şehirler Yönetimi Komisyonu Başkanı A. Gökhan Toprak, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Tesisat Dairesi Başkanlığı Elektrik Tesisatı ve Enerji Verimliliği Şube Müdürlüğü`nden H. Namık Sandıkçı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı Enerji Verimliliği Uzmanı Enerji Performans Sözleşmeleri Grup Koordinatörü  O. Kürşad Kabakçı, Şubemiz Teknik Görevlisi Eylem Selçuk Demir ve üyelerimiz katıldı.

Kahvaltı öncesi söz alan Şubemiz Yazman Üyesi Hatice Bilge Algın katılımcılara hoş geldiniz dedikten sonra " EMO Ankara Şubesi Akıllı ve Yeşil Şehir Yönetimi Komisyonu organizasyonu ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Dairesi Başkanı Murat Bayram ve Şube Müdürü Hüseyin Namık Sandıkçı 11 Nisan 2023 tarihinde yaptığımız ziyarette ‘`Yeşil Binalar ve Ulusal Sertifikalandırma" başlıklı bir ortak seminerin EMO Ankara Şubesi`nde düzenlenmesi kararı alınmıştı. Namık Bey ve Kürşat Beye katkıları için çok teşekkür ediyoruz. Üniversitelerimizin mühendislik fakültelerinde müfredatlarda yer alması gereken hem çok önemli hem de güncel bir konuda bizleri aydınlatacaklar. EMO Ankara Şubesi olarak Yeşil Mutabakatı destekleyen ilk Oda/Şube`yiz. Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilişkili bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetlerini gerçekleştirme hedefimizle, çalıştay ve seminerler ile farkındalık düzeyinin artırılması ve bu şekilde öncü aktörlerle üyelerimizin süreçte daha aktif ve bilinçli bir rol üstlenmelerine katkı sağlamayı amaçlıyoruz.  Şubemiz, mevcut ve gelecek nesillerin en büyük sorunlarından birini oluşturan küresel ısınmanın sınırlandırılmasına yönelik çabalara, iklim değişikliğinin önlenmesine ve iklim değişikliğinden kaynaklanan tüm zorluklarla mücadeleye katkıda bulunma kararlılığındadır. Meslek odaları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, ticaret ve sanayi odalarının düzenlediği/düzenleyeceği etkinliklerle bilgilendirme ve bilinçlendirme süreçlerine destek olunacaktır. Katılım ve katkılarınız için hepinize çok teşekkür ediyorum." dedi. Kahvaltı katılımcıların tanışması ile devam etti.

Üyelerle yapılan kahvaltının ardından EMO Toplantı Salonu`nda  "Yeşil Binalar Ulusal Sertifikalandırma ve Kamuda Enerji Performans Sözleşmeleri" semineri düzenlendi.

 Seminerin açılışını EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Yazman Üyesi Hatice Bilge Algın yaptı. Algın EMO Ankara Şubesi 26. Dönem Yönetim Kurulu adına katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü; " Bugün Yeşil Binalar Ulusal Sertifikalandırma ve Kamuda Enerji Performans Sözleşmeleri seminerini, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı mühendislerimizin katılımıyla hep birlikte düzenliyoruz. Şubemiz  Akıllı ve Yeşil Şehir Yönetimi Komisyonu Başkanı A. Gökhan Toprak`ın kolaylaştırıcılığıyla, Enerji Verimliliği Politikaları, Binalarda Enerji Verimliliği, Kamuda Enerji Performans Sözleşmeleri, Binalarda Enerji Verimliliği Mevzuatları, Mevcut Durum ,Binalarda Enerji Verimliliği Performansı Yönetmeliği Kapsamında Enerji Kimlik Belgesi (EKB) ve Neredeyse Sıfır Enerjili Bina (NSEB), Binalar ve Yerleşmeler İçin Yeşil Sertifika Yönetmeliği Kapsamında Yes-TR Süreci konularını çok kıymetli konuşmacılarımızla değerlendireceğiz. Bu arada bir duyuru da yapmak istiyorum 9 Mayıs Salı Günü, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Kent Konseyi ile ‘`Elektrikli Araçlar Akıllı Şehirler Çalıştayı`` düzenliyoruz.  Çalıştayımızın temelini, 9 Ocak 2023`te ABB Başkanı Sayın Mansur Yavaş Bey`i ziyaretimizde attığımızı belirtmek isterim. Sayın Yavaş ile görüşmemizde güzel Ankara`mızı birlikte çalışarak ve birlikte planlayarak nasıl daha yaşanabilir, daha yeşil ve daha akıllı bir şehre dönüştürebileceği üzerinde fikir alışverişinde bulunmuştuk. Özellikle de elektrikli araçlar, halk otobüslerinin elektrikli hale getirilmesi, elektrik şarj istasyonları, şehir estetiğine katkı sağlayacak planlamalar, olası yangın ve patlama risklerini dikkate alarak akıllı şebekeleri planlama, belirli bir sistematik ile tüm bunları yaygınlaştırma, riskleri azaltmak için alınabilecek önlemler ve bu yapının kamuoyu adına denetlemesi gibi konularda ortak çalışma yapılması kararlaştırmıştık. Etkinliğimiz, Elektrikli Araç ve Şarj İstasyonları, Riskler ve Güvenlik ve Şehirlerde Akıllı Ulaşım olmak üzere 3 ana oturumdan oluşuyor. Sektörümüzden, üniversitelerden ve kamudan değerli konuşmacılar, akademisyenler bizlerle olacak. Elektrikli Araçlar çalıştay serimizin ilki olacak bu etkinliğin devamında yapacağımız çalıştaylarla konuyu kapsamlı ve tüm tarafların katılımıyla değerlendirerek sonuç bildirimizi paylaşacağız. Konu çok geniş çok önemli.  Şube olarak Elektrikli Araçların şebekeye entegrasyonundan nihai tüketiciye arzına kadar ki tüm süreçlerinin risklerini ve sürecin nasıl yönetilmesi gerektiğini tüm tarafların katılımıyla, çalıştay, komite toplantıları ve kurum görüşmeleriyle değerlendirerek, ilgili kurum ve kuruluşlara da görüş ve önerilerimizi sunmayı amaçlıyoruz. EMO olarak yetkilendirilerek üyelerimizle birlikte yılların birikimi ve tecrübesiyle projelendirme, denetim, periyodik kontrol aşamalarında etkili olmayı, riskleri önlemeyi amaçlıyoruz. Odamızın yetki alanının genişlemesi, üyelerimize, mezunlarımıza yeni iş alanlarının oluşturulmasıyla birlikte sürecin doğru ve etkili yönetilmesiyle kamunun can ve mal güvenliğinin sağlanmasında da ciddi rol oynayacaktır. Eğitim komisyonumuzda sürece ilişkin eğitimlerin hazırlığı başladı. SMM, Elektrikli Araçlar, Akıllı ve Yeşil Şehir Yönetimi Komisyonlarımızdan oluşan ortak çalışma grubumuzu oluşturuyoruz. Değerli katılımlarınızı bekliyoruz. Seminerimize ilgi ve alakalarınız için çok teşekkür ediyorum."

Akıllı ve Yeşil Şehirler Yönetimi Komisyonu Başkanı A. Gökhan Toprak da katılımcılara seminere geldikleri için teşekkür ederek "26. Dönemde kurulan komisyonumuz temelde iki partneri olan bir komisyon. En güzel tarafı da meslektaşlarımızın yıllardır özveriyle çalışmalarıyla piyasasının geliştiği bir komisyondayız" dedi.

Seminerde ilk olarak T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Tesisat Dairesi Başkanlığı Elektrik Tesisatı ve Enerji Verimliliği Şube Müdürlüğü`nden H. Namık Sandıkcı söz aldı. Binalarda enerji verimliliği konusun anlatan Sandıkcı, "Mevzuat, binalarda enerji performansı, mevcut durum, yeşil sertifika, yayınlarımız" başlıklarına değindi. Enerji verimliliği kanununun, Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği, Isınma ve Sıhhi Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına İlişkin Yönetmelik Binalar İle Yerleşmeler İçin Yeşil Sertifika Yönetmelik, TS 825 «Isı Yalıtım Standardı konularında değinen Sandıkcı, "Binalarda enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasına, enerji israfının önlenmesine ve çevrenin korunmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla oluşturulan Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği 05 Aralık 2008 tarihinde yayımlanmıştır." dedi.

H.Namık Sandıkcı sunumunda ayrıca "Enerji kimlik belgesi uygulaması, Enerji Verimliliği Kanunu gereği bütün binalara alınması zorunludur. Mevcut binalarda sınıf zorunluluğu bulunmamakta, yeni binalar için C sınıfından daha fazla enerji tüketimine ve CO2 salımına izin verilmemektedir. Düzenleme tarihinden itibaren 10 yıl süre ile geçerlidir. Enerji kimlik belgesi, yetkili kuruluşlar tarafından hazırlanır." dedi.

NEREDEYSE SIFIR ENERJİLİ BİNALAR (NSEB) hakkında da bilgiler veren Sandıkcı "Avrupa Parlamentosu Binaların Enerji Performansı Direktifi (EPBD) 9. Maddesi; Üye Devletlerin Neredeyse Sıfır Enerjili Bina (nSEB) sayısının arttırılması için ulusal planlar yapmaları gerektiği belirtilmiştir. Neredeyse Sıfır Enerjili Bina (nSEB):  Yenilenebilir enerjiyle desteklenen, enerji verimliliği yüksek binalar olarak tanımlanmıştır. Her Üye Devlet; Sera gazı emisyonlarını 1990‘a kıyasla %80-95 azaltılması hedefini göz önünde bulundurarak, Yüksek enerji verimli ve karbondan arındırılmış bir ulusal bina stoğu sağlamak, Mevcut binaların nSEB`e maliyet etkin bir şekilde dönüştürülmesini kolaylaştırmak için bir yol haritası hazırlayacaktır."

Yeşil Bina/Yerleşme konusuna da değinen Sandıkcı "Doğayla uyumlu, yapının arazi seçiminden yıkımına kadar yaşam döngüsü  çerçevesinde değerlendirilen, İklim verilerine ve yöreye uygun, ihtiyacı kadar enerji ve su tüketen, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan, bütüncül bir yaklaşımla tasarlanan bina ve yerleşmelerdir. Ulusal Sertifika Sistemi (YeS-TR): Yeşil binalar ile yeşil yerleşmelerin sertifikalandırma sürecinin çevrimiçi olarak işletilmesi için Bakanlıkça oluşturulan sistemdir. Yeşil Sertifika : Değerlendirme kuruluşu tarafından yapılan değerlendirme sonrası gerekli şartları sağlayarak yeşil bina/yerleşme olarak adlandırabileceğimiz binalara veya yerleşmelere verilen belgeye Yeşil Sertifika denilmektedir" diye konuştu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı Enerji Verimliliği Uzmanı Enerji Performans Sözleşmeleri Grup Koordinatörü  O. Kürşad Kabakçı sunumunda "ENERJİ VERİMLİLİĞİ MEVZUATI ve KAMUDA ENERJİ PERFORMANS SÖZLEŞMELERİ"ni anlattı. Türkiye`de enerji verimliliği mevzuatının tarihçesini anlatan Kabakçı sözlerini şöyle sürdürdü; "Enerji Verimliliği Mevzuatı Enerji Verimliliği Kanunu, kanunun amacı, enerjinin etkin kullanılması, israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması için enerji kaynaklarının ve enerjinin kullanımında verimliliğin artırılmasıdır.

Kanunun kapsamı, enerjinin üretim, iletim, dağıtım ve tüketim aşamalarında, endüstriyel işletmelerde, binalarda, elektrik enerjisi üretim tesislerinde, iletim ve dağıtım şebekeleri ile ulaşımda enerji verimliliğinin artırılmasına ve desteklenmesine, toplum genelinde enerji bilincinin geliştirilmesine, yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanılmasına yönelik uygulanacak usul ve esasları içerir.

Yetkilendirmeler;

Eğitim, Bilinçlendirme ve Uygulamalar

Destekler ve Diğer Uygulamalar

İdarî Yaptırımlar ve Çeşitli Hükümler

Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik."

Enerji yöneticisi görevlendirme zorunluluğu ve diğer yükümlülüklere değinen Kabakçı şöyle konuştu; " Yükümlü bina ve tesislerde TS EN ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemini kurarak belgelendirmesi gerekmektedir. Enerji yönetim sisteminin güncel tutulmasından ilgili kurum, kuruluş ve işletmeler sorumludur.Ocak 2020 itibarı ile bu kapsama giren kurumlar için bu hüküm en geç 2023 yılı sonuna kadar yerine getirilir. Yıllık toplam enerji tüketimi bin TEP ve üzeri olan endüstriyel işletmeler, her dört yılda bir etüt yaptırılması zorunludur.  Yükümlü binalarda her yedi yılda bir etüt yaptırılması gerekmektedir. Yükümlü bina ve tesislere ait enerji kullanımına ve enerji yönetimi konusunda yapılan çalışmalara ilişkin yıllık bilgilerin enerji yöneticisi tarafından her yıl mart ayı sonuna kadar ENVER portalına, https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=15437&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5 girilmesi ve Bakanlığa gönderilmesi gerekir."

O. Kürşad Kabakçı sunumunda ayrıca "Eğitim ve Sertifikalandırma , Verimlilik Artırıcı Proje Destekleri ve Gönüllü Anlaşmalar, Beşinci Bölge Teşvikleri, Kojenerasyon Verim Belgesi, Tanıtım ve Bilinçlendirme , Kamu Binaları İçin %15 Tasarruf Hedefi, Enerji Performans Sözleşmeleri , Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı" başlıklarında da bilgiler verdi.

EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Yazman Üyesi Hatice Bilge Algın iki konuşmacının ardından söz alarak şu konulara değindi; "Bildiğiniz gibi SMM hizmetleri konusunda TUS da bizdeydi. TUS uygulamasında belli bir metrekareyle sınırlandırılmış sorumluluğumuz vardı. Yapı Denetim firmalarının sürece dahil edilmesiyle yetkimiz alındı. Yüklenicilerin kendilerini denetleyeceği yapı denetim firmalarını seçmeleri ve ücretlerini de kendilerinin belirliyor olmaları üzerine inşaa edilen yapıların akıbetini 6 Şubat depreminde çok acı yaşadık ve uzun sürede bu acının derin manevi ve ekonomik etkilerini yaşayacağız. Yeni iş alanlarında SMM`li üyelerimizi yetkilendirip, mevcut yetkililerimizde de iyileştirmeler yapmak üzere faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bunlardan bazıları da elektrikli araçlar ve bahsettiğimiz enerji kimlik, ulusal sertifikalandırma konuları. Elektrikli araçlarda TUS bize verilsin. Kurulacak elektrikli araç şarj istasyonları için görevlendirilmiş müşavir mühendislerimiz sözleşmenin başından anahtar teslime kadar teknik uygulama sorumlusu, fenni mesul olsunlar. Projelendirme ve periyodik denetim, test ölçümlerde de EMO olarak yetkilendirdiğimiz, eğitim verdiğimiz üyelerimizle bu işleri yapalım. Meslek etiğine gelecek olursak. Tüm üyelerimize eğitimlerimizde yarım gün mesleki etik dersi veriyoruz. Uluslararası meslek kuruluşlarında etik ahlakın kültür olarak benimsenmesinde tone at the top terimi vurgulanır. Kültür ahlak tepede başlar tabana yayılır. Biz mühendisler, odalarımızın yetkilendirmeleri, denetlemeleri ve onur kurullarıyla mesleğimizi en iyi şekilde icra edip, yetkin olduğumuz alanlardaki iş ve icraatlara atıflarda bulunarak etik kültürün benimsenmesinde tabandan tepeye bir iyileştirme sağlamaya, bu konuda kamu kurumu niteliğinde bir meslek odası olarak da görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Sizleri çalışmalarımıza davet etmek istiyorum. Sadece projecilik, YGİ sorumluluğu ve topraklama ölçümü yaparak EMO`nun değişim ve dönüşüme ayak uydurması, çalışmalarını sürdürmesi, mesleğin ve üyelerinin ihtiyaçlarını karşılaması mümkün değil. Çok ciddi bir değişimin ve dönüşümün içindeyiz. Sanayi devrimleri önceden 100 yılda bir oluyordu artık bir öncekiyle yenisi arasında on yıl var. Endüstri 5.0 ‘ı yakalamak üzere Odamızın da diğer önemli aktörlerle birlikte dinamo görevi görmesi gerekiyor. Yeni meslekleri Odamıza ve üyelerimize kazandırmamız gerekiyor. Bayrağı devralacak pırıl pırıl çok heyecanlı mezunlarımız, öğrencilerimiz var. Onlara da yeni alanlar açmalı, mezunlarımızın beyin göçüne engel olacak koşulların sağlanması için daha çok gayret sarf etmeliyiz.

Kurumlarla görüştüğümüzde özellikle yeni başlayan çalışanlarından EMO üyeliği istemelerini rica ediyoruz. TELEKOM`da yaptığımız görüşmede bunu talep ettik ve hali hazırda tüm yeni adaylarından EMO üyeliği şartının arandığını ifade ettiler. Geçtiğimiz yıllarda kamu kurumlarının çoğunda SMM`li üyelerimizin proje ve diğer hizmetlerinde EMO onayları aranmaz/istenmez oldu. Bunlarla birlikte EMO`nun da mesleki denetiminde ciddi azalma oldu. Bu yaklaşımı sadece Odaların gelirlerinin azalması olarak değerlendirmek, denetim, hesap verebilirlik ve meslek etiğinin işleyişine çok sığ bakmak olur. Geçmiş yıllarda denetimlerimizde, Oda olarak ciddi sayıda sahte diploma yakalamış, kurumlarımıza Oda onayının üyemizin ibraz ettiği belgelerin geçerli olduğunu ve yetkisinin devam ettiğini tescillediğimizi bu konuda sorumluluk alarak etik dışı hallerde de yönetmeliklerimizde belirtilen süreçleri işlettiğimizi vurgulamıştık. SMM tescil belgesini her yıl yenilediğimizde şu konuda güvence vermiş oluyoruz, üyemiz bu faaliyetleri yapmak üzere yetkilidir ve etik ihlali vb. kaynaklı kısıtı yoktur. Hem yetkinliği vardır hem de etik olarak bir sıkıntısı yoktur. Etik dışı bir faaliyeti olursa zaten Onur Kurallarımızda süreç işletiliyor, gerekli mercilerle de görüşmeler sağlanarak bilgilendirme yapılıyor. 26. Dönemde de bize gelen bildirimler ve tespitlerimiz sonucunda gerekli tetkikler yapılıyor ve Onur Kurulu`na sevk ediliyor. Onur Kurulu`ndan gelen neticeye göre süreli meslekten men ediliyor ve kurumlara bilgilendirme yapılıyor, yetkimizi aşan boyutlardaki ihlallerde ise yargı karar veriyor .

EMO, Odalar sürekli eğitim merkezleridir. Üniversiteyi bitirip mesleğe atılan üyelerimiz sürekli ve yeniliklere uyum sağlayan dinamik eğitimlerimiz, MÜGE`lerimizle kendilerini geliştirme fırsatı buluyorlar. Bu bağlamda Oda`nın sürekli eğitim ve öğrenme konusunda ciddi bir rolü var. TMMOB ile EMO ile daha uyumlu çalışma ortamı sağlandığında, Odalara gereken önem verildiğinde sürdürülebilir bir hayatı ve sağlam temellere dayanan bir geleceği hep birlikte inşaa etmemiz mümkün. Odalar ve EMO yetki aranma noktasında tescil noktasında bu kadar kısıtlanırsa bizim denetimlerimizde bir o kadar azalıyor. Tabi ki bizlere çok iş düşüyor. Oda olarak eğitimlerimizi güncellemeli yeni alanlarda eğitimler düzenlemeliyiz. Siber güvenlik, yapay zeka, yenilenebilir enerji, elektrikli araçlar gibi birçok yeni alanda eğitim seminerleri hazırlıyoruz. 100 Temel Eser kitap projemiz var. Meslektaşlarımızın, kurumlarımızın, sektörün başvuracağı temel mesleki kaynaklarını Odamızın hazırlaması ve güncelliğini kaybetmiş olan yönetmeliklerimizi de acilen iyileştirmesi gerekiyor"

Algın`dan sonra söz alan EMO Ankara Şubesi Akıllı ve Yeşil Şehirler Yönetimi Komisyonu Başkanı A. Gökhan Toprak şöyle konuştu; " Seminere katılım için herkese teşekkür ediyorum. Namık Bey vasıtasıyla görüşmeleri kısaca özetleyeyim. İki konuda EMO`nun kendi içinde değerlendirmelerini yapıp bir sonuca varması lazım. Bunlardan bir tanesi, kamu satın almalarında izlenecek yol ve yapılacak bilgilendirmeler. İkincisi de etik konusunda yapılması gereken şeyler var. Mevzuatı bilen büyüklerimizin katılımı ile bunu ayrı başlık altında değerlendirmek daha doğru olur diye düşünüyorum. Bugünkü konumuz kapsamında Namık Bey bize Çevre Şehircilik bünyesinde yapılan faaliyetleri anlattı. Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan gibi Türki Cumhuriyetleriyle benzer revizyon çalışmaları olduğundan bahsetti. Bu da bize uluslararası bir pazar açıyor. Yerel düşünmek yerine daha büyük düşünmeyi daha büyük işler yapacak insanları aramızdan çıkartmamız gerektiğini gösteriyor. Enerji kimlik belgesi konusunda bunlarla ilgili bilgiler aldık. Türkiye`de Kağızman`daki binayı da aynı şekilde projelendiriyoruz gidiyoruz İzmir`dekini de aynı şekilde yapıyoruz. Aslında standartları değil yönetmeliklerin bize çizdiği sınırlar içinde aynı şeyleri tekrar ediyoruz. Ezber yaptığımız için de istediğimiz etkiyi elde edemiyoruz. Enerji dönüşümünün nerelerde ne kadar etkin olacağına fikirler veriyor. Temel hedefin 0 emisyonlu binalar olduğunu buna yönelik mevzuat çalışmalarının olduğunu anlattı. Bizim için mevzuat tarafı kadar Pazar tarafı da var. Enerji performans sözleşmeleri üyelerimiz için bir Pazar aslında. Bunun içinde yer almakta güçlükler çekiyoruz. Mevzuat eksiklikleri biraz da bizim Odalarımızın faaliyetlerinin bu yönlere kaydırılamamasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Enerji performans sözleşmelerinde kabul komisyonunda olması gereken kişilerden birisi mesul olması lazım. Siz bir binaya tadilat yapıyorsunuz, bu binanın yapısal değişikliklerini yapıyorsunuz ama bunu denetleyecek olan 3. taraf fenni mesul yok. Ölçme değerlendirme işini alıyorsunuz ama onu kontrat için alıyorsunuz. Sizin o binanın kamu adına mevcut elektriksel mevzuat adına yönetmelikler adına doğru olup olmadığına, yapılan işin buna uygun olup olmadığına karar verici olan kimse yok. Proje yönetiminin ana unsurları çalışmadığı müddetçe sistem çalışmıyor. Ülkemizin proje yönetimi unsurlarımız yok. Bizim bütüncül yapı içinde kendimizi yeniden tanımlamamız lazım, üyelerimizi konumlandırmamız lazım. Bambaşka şehirleşme, bambaşka dünya geliyor. Elbirliğiyle kısa zamanda daha etkili, daha uluslararası nitelikte, bir sonraki üyesine daha katkı sağlayacak şekilde pastadan pay alabilecek bir formata erişmiş oluruz."

Seminer katılımcıların sunumlarla ilgili soruları ve bu soruların katılımcıların yanıtlamaları ile devam etti.

Etkinlik, H. Namık Sandıkçı, O. Kürşad Kabakçı, A. Gökhan Toprak`a katılım belgesi ve plaket verilmesi ile sona erdi.

H. Namık Sandıkçı‘nın sunumu için TIKLAYINIZ

O.Kürşad Kabakçı‘nın sunumu için TIKLAYINIZ

Fotoğraflar

Dosyalar
	O. Kürşad Kabakçı sunumu (3687 KB)