 |
EMO Genel Sekreteri Göltaş, Nükleer enerji, pahalı, sorunlu ve eski bir teknolojidir. 'Bu tartışmalar kamuoyunu nükleer santrallere ikna etmek için söylenmiş bir yalandır' dedi
ERKAN ŞAHIN - DIHA Türkiye'nin enerji yetmezliği tartışması içerisinde nükleer santral macerasına doğru sürüklendiğini belirten TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Genel Sekreteri Cengiz Göltaş, "Nükleer enerji, pahalı. Sorunlu ve eski bir teknolojidir. Türkiye'de ne zaman bir enerji krizi ve yetmezliği gündeme gelirse hemen arka planından nükleer santral tartışmaları da gündeme getirilir. Bu kamuoyunu nükleer santrallere ikna etme konusunda söylenmiş bir yalandır" dedi. Türkiye'nin enerji üretimi, I Temmuz günü 13 ilde birden yaşanan elektrik kesintisiyle tekrar gündeme geldi. Özellikle otoprodüktör şirketlerin maliyetin artmasını gerekçe göstererek elektrik üretimini durdurması ve sistemden elektrik almasının neden olduğu bu kesinti, enerji politikalarının yetersizliği ve nükleer enerji konusunu tekrar tartışmaya açtı. TMMOB EMO Genel Sekreteri Cengiz Göltaş, yaşanan krizin yanlış enerji politikalarının en somut göstergesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin son 20 yıldır uyguladığı enerji politikalarının yanlışlığının bu olayla bir kez daha ortaya çıktığını kaydeden Göltaş, "Çünkü enerji bürokratları ya da siyasal iktidarlar enerjide özelleştirmelerle ticari koşulların enerji sektöründe oluşmasıyla çözüleceğini düşünmüşlerdir" dedi.
"Özel sektöre bırakılamaz"
Göltaş, özelleştirmenin enerjide büyük risk olduğunu belirterek, "Enerji hayati bir sektördür ve kamu eliyle işletilmesi gerekir. Piyasanın refleksiyle hareket edilemez. Kamu denetimi bu alanda esastır. Enerji sosyal bir haktır ve Özel sektörün eline bırakılamaz. Bu nedenle Enerji Bakanlığı sektörün bütün bileşenleriyle beraber hareket etmek zorunda. Enerji kamu eliyle yönetilmek zorundadır. Özelleştirmelerden vazgeçilmelidir" diye konuştu.
"Doğalgaza bağlılık yanlış"
Türkiye'de 2005 yılı sonu itibariyle toplam 160 milyar KW civarı elektrik tüketimi olduğunu ve bunun büyük çoğunluğunun özel sektör tarafından sağlandığını söyleyen Göltaş, enerji üretiminde de yanlış politikalar izlendiğini vurgulayarak. Türkiye'nin mevcut yenilenebilir kaynakları olmasına karşın son yıllarda doğalgaza bağımlı hareket ettiğini söyledi. Göltaş, "Bu son derece yanlıştır. Türkiye'nin kendi kaynaklarının yerli, yenilenebilir kaynaklarının doğru bir şekilde devreye sokulması gerekir" ifadelerini kullandı.
"Kamuoyu kandırılıyor"
Yaşanan enerji krizi üzerinden nükleer enerji tartışmalarının gündeme getirildiğini hatırlatan Göltaş, şöyle devam etti: "Türkiye bir enerji yetmezliği tartışması içerisinde nükleer santral macerasına doğru sürükleniyor. Pahalı, sorunlu eski bir teknolojidir. Türkiye'de ne zaman bir enerji krizi ve yetmezliği gündeme gelirse hemen nükleer santral tartışmaları da gündeme getirilir. Bu son olaylar da gerekçe gösterilerek Türkiye'nin mevcut kaynaklanyla elektrik enerjisi üretmesinin artık olanaklı olmadığı değişik çevrelerce dillendiriliyor. Bu son derece yanıltıcıdır. Bu kamuoyunu nükleer santrallere ikna etme konusunda söylenmiş bir yalandır."
"Çok başlılık var"
Göltaş, Türkiye'de enerji konusunda büyük bir hukuksuzluk yaşandığının altını çizerek, özelleştirme yasalan ile yap-işlet-devret yasalannın hukuksuzca işletildiğini söyledi. Türkiye'de enerji yönetiminde 'çok başlı' bir sistem olduğunu ve bunun da kaos yarattığını belirten Göltaş, "Doğru bir şekilde planlama yapılmıyor ve kaynaklar etkin bir şekilde devreye sokulmuyor. Tam tersine bu alanda bir hukuksuzluk, bir yasal boşluk ve piyasanın refleksi hâkim kılınıyor. Devletin içindeki bu çok başlı yapı da politikasızlığın en büyük göstergesidir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle ayrı hareket etme durumu yok" dedi. (ÜLKEDE ÖZGÜR GÜNDEM 28.07.2006)
|
 |
|