MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

RUSYA ENERJİ POILİTİKASINI SAĞLAMLAŞTIRIYOR (CUMHURİYET STRATEJİ)


BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ


Putin, Rusya-AB enerji diyalogunda tekelini güçlendirmek istiyor...

Sinem KARA
TUSAM Rusya-Ukrayna Araştırmaları Masası

Soğuk Savaş döneminde ve sonrasında, Vladimir Putin'in siyaset sahnesine çıkışına kadarki süreçte Rus dış politikası güvenlik üzerine şekillendi. Soğuk Savaş sırasındaki ideoloji ve güvenlik rekabetine dayalı ilişkiler savaşın sona ermesi ile yerini ekonomik temeller üzerine gelişen ilişkilere bıraktı. 10 Ocak 2000 tarihinde Ulusal Güvenlik Doktrini ve bundan tam altı ay sonra 10 Temmuz 2000'de Dış Politika Doktrini'nin onaylanmasıyla Rus dış politikası güvenlik temellerinden uzaklaşmaya başladı. Bu doktrinler ışığında ekonomik unsurların ön planda olduğu bir dış politika benimsendi. Bu bağlamda, dünyadaki en önemli enerji kaynaklarını topraklarında barındıran Rusya'nın dış politikasında enerjiye ağırlık vermesine şaşılmamalıdır.
Ukrayna'da Ekim 2004'te yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerinin ardından gerçekleşen "Turuncu Devrim" sonucunda Ukrayna, Batı yanlısı bir tutum izlemeye başladı. Bu durum, Rusya'nın bölgedeki ağırlığını kaybettiği yönünde algılandı. Bölgedeki etkisinin azalabileceği endişesi yüzünden Rusya, Ukrayna'ya karşı olumsuz bir tavır takındı. 2006 yılının Ocak ayında Rusya'nın Ukrayna'ya ihraç ettiği doğal gazın fiyatını arttırması sonucunda çıkan anlaşmazlık üzerine doğal gaz "vanalarını kapatması", Rusya'nın bu olumsuz tavrının yansıması olarak görülebilir. Bu tutum, aynı zamanda, enerji unsurunun Rus dış politikasında ne kadar önemli bir araç olduğunu vurgulamaktadır. Yaşanan enerji krizi yalnız Rusya-Ukrayna ilişkilerini gerginleştirmekle kalmayıp Rusya'yı Avrupa Birliği ile de karşı karşıya getirdi. Ukrayna'ya karşı izlenen "vanayı kapatma" politikası, doğal gaz açısından Rusya'ya bağımlı olan Avrupa Birliği için de soğuk ve karanlık geçecek günler anlamına geliyordu. Enerji krizinden sonra Avrupa Birliği enerji politikasını tekrar gözden geçirmeye yönelerek Rusya'ya bağımlılığını azaltacak yeni enerji kaynaklan bulmayı amaçladı.
Rusya'nın Enerji Şartı Antlaşması'nı 1991'de imzalayıp şu ana kadar onaylamaması Avrupa Birliği 'nde endişelere neden oluyor. Yeni yıla girerken Rusya-Ukrayna arasında yaşanan enerji krizi, Avrupa Birliği'nin Rusya'ya olan güvenini sarstı. Rusya, Avrupa Birliği'nin gözünde enerji alanında güvenilir bir ortak olmaktan çıkmıştı. Rus doğal gaz şirketi Gazprom'un doğal gaz ihracatında tekel konumunda bulunması ve Rusya'nm bu şirketin tekelini meşrulaştırmak istemesi Avrupa Birliği'nde tepkilere yol açtı. Bu durum AB'nin yeni seçeneklere yönelmesine neden oldu. Bu bağlamda, Nabucco ve Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Boru Hattı projelerinin Avrupa Birliği'nin gaz kaynaklarını çoğaltması bekleniyor. Nabucco Projesi, Hazar ve Ortadoğu gazım Türkiye üzerinden Bulgaristan'dan başlayarak Romanya ve Macaristan'ı takip ederek Avusturya'ya ulaştırmayı hedefliyor. Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Boru Hattı projesi ise Türkiye-Yunanistan üzerinden İtalya'ya doğalgaz akışını amaçlıyor.
Olaylara Rusya açısından bakıldığında ise bambaşka bir tablo çıkıyor karşımıza. Rusya, enerjiyi dış politikasmda etkin bir biçimde kullanmaya devam etmek istiyor; çünkü Amerika Birleşik Devletleri'nin eski Sovyet alanındaki faaliyetlerinden rahatsızlık duyuyor. Örneğin, Ukrayna'da Ekim 2004'te düzenlenen Devlet Başkanlığı seçimlerinde hissedilen ABD ve Batı etkisi Rusya'yı tedirgin etti. ABD ve Batılı ülkelerin eski Sovyet alanında etküi olması, bu ülkelerin güvenlik açısından Rusya için büyük öneme sahip Karadeniz'de de etkili olabileceği endişesini doğuruyor. Bu durum, Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı Dick Cheney tarafından olumsuz enerji politikasını yönde eleştirildi. Cheney, Rusya'yı komşu devletlere gözdağı vermek ve şantaj yapmak için enerjiyi bir araç olarak kullanmakla suçladı. Rusya'nın şu an izlediği enerji politikasını devam ettirebilmesi ve doğal gaz ihracatındaki tekelini koruyabilmesi ise elindeki sermayeye ve teknolojiye bağlı. İşte bu noktada Rusya'nın Avrupa Birliği'ne bağımlılığı ortaya çıkıyor. Rusya'nın doğal enerji kaynaklarını açığa çıkarmak ve bu kaynakların ticaretini yapabilmek için Avrupa Birliği'nin mali ve teknolojik desteğine ihtiyacı var. Aynı zamanda Rusya, Avrupa Birliği ile ilişkilerinin karşılıklı çıkarlara dayanmasını istiyor. Nasıl Avrupa Birliği Rusya'nın doğal gaz ihracatındaki tekelinin ortadan kalkmasını, Enerji Şartı Antlaşması kapsamında Rusya'da yabancı yatırımların korunmasını ve Rusya'nın enerji pazarlarının liberalleşmesini istiyorsa; aynı şekilde Rusya da Avrupa Birliği ülkelerinde enerji pazarlarına açılmak istiyor. Avrupa Birliği, küreselleşme kavramını öne sürerek küresel leşen dünyada yabancı sermayenin Rusya enerji pazarlarında etkin olmasını talep ediyor; fakat aynı kavram Rusya tarafından uygulanmak istendiğinde "tekelleşme" olarak algılanıyor.

SOÇİ ZİRVESİ

Avrupa Birliği ve Rusya arasındaki enerji diyalogunun önemli adımlarından biri 25 Mayıs 2006 tarihinde Rusya'nın Karadeniz kıyısındaki kasabası Soçi'de toplanan Avrupa Birliği-Rusya enerji zirvesiydi. Bu zirvenin çerçevesini oluşturan başlıca konu Rus Gazprom'un doğal gaz ihracatındaki tekel pozisyonunun kırılması için Rusya'nın yabancı yatırımcılara boru hatlarının kullanımını açan Enerji Şartı Antlaşması'nı onaylamasıydı. Rusya'mn bu zirveden beklediği karar ise Gazprom'un Avrupa'nın enerji pazarına girmesine müdahale edilmemesiydi.
Rusya tekelini güçlendiriyor
Avrupa Birliği, Rusya'nın doğal gaz ihracatındaki tekelini yumuşatması için ne kadar diretirse Rusya da tekelini güçlendirmek için o kadar çaba gösteriyor. Rus Gazprom ve Alman BASF AG ve E.On AG firmalarının beraber yürüttükleri Kuzey Avrupa Doğal Gaz Boru Hattı Projesi Rusya'mn tekelini güçlendirmek adına attığı en önemli adımlardan biri. Bu hat sayesinde Rus doğal gazının Baltık Denizi altından Almanya'ya ulaşması hedefleniyor. Bu projede Rus Gazprom'un hissesi %51 iken Alman firmaları geriye kalan hisseleri aralarında eşit olarak paylaştı. Kuzey Avrupa Doğal Gaz Boru Hattı projesiyle Rusya, bir taşla iki kuş vurdu: hem Avrupa Birliği ülkelerini Rus enerji kaynaklarına daha bağımlı hale getirdi hem de Doğu Avrupa ülkelerinin enerji güvenliğini sarstı. Şöyle ki, Baltık Denizi'nin altından geçerek Almanya'ya Rus doğal gazını taşımayı amaçlayan Kuzey Avrupa Doğal Gaz Boru Hattı, Doğu Avrupa ülkelerinden Ukrayna ve Polonya'yı baypas ediyor. Rusya'nın tekelini güçlendirmek adına başlattığı girişimlerden bir diğeri de, Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan'ın üye o;lduğu Şanghay İşbirliği Örgütü'nün 15 Haziran 2006 tarihinde toplanan zirvesinde Rusya'nın SİÇO bünyesinde bir "Enerji Kulübü" oluşturmayı teklif etmesiydi. Bu teklifin hayata geçmesi durumunda, Avrupa Birliği enerji pazarlarım Rusya'ya açmayı reddetse bile Rusya doğuda yerini sağlamlaştıracaktır. Rusya, Avrupa Birliği ülkelerinden İngiltere, Danimarka, Hollanda, İtalya ve Belçika ile de enerji alanında ikili ilişkilerini kuvvetlendirmektedir. Bu durum, Rusya'nın enerji pazarlarını bu ülkelere açmasından ziyade onlarla ikili görüşmeler içerisine girerek daha karlı çıkmak istediğini göstermektedir.
Rusya'nın enerji konusunda "Avrupa Birliği"yle toplu olarak görüşmesinden çok teker teker üyelerle anlaşması dikkat çekicidir. Rusya'mn özellikle Avrupa Birliği kurucu ülkelerinden Almanya, İtalya, Hollanda ve Belçika ile ikili görüşmeler içerisinde bulunması, akıllara Avrupa Birliği'nin bir bütün olarak, Rusya ile enerji diyalogu kurmak isteyip istemediğini getiriyor. Avrupa Birliği enerji alanında Rusya'ya bir birlik olarak yaklaşmaktan ziyade üye ülkelerinin Rusya ile ikili diyaloglarına ses etmeyen bir goruntu çiziyor. 
(Cumhuriyet Strateji 14.08.2006)



TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

EMO 48. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU YAYIMLANDI

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ

YENİLENEBİLİR ENERJİ TEKNOLOJİLERİ SEMPOZYUMU

OKTAY FIRAT’I KAYBETTİK…

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI - OLAĞAN GENEL KURULU! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

EMO 49. ÇALIŞMA DÖNEMİ BAŞLADI

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR (ENERJİGUNLUGU.NET)

EMEK VE BİLİM İLE KURULACAK YENİ BİR TOPLUMSAL DÜZEN İÇİN: YAŞASIN 1 MAYIS!

Okunma Sayısı: 670


Tüm Basından Seçtiklerimiz

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.