MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 SAMSUN ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AMASYA   ÇORUM   ORDU   SAMSUN   SİNOP 
 

 
SMM YÖNETMELİĞİ
 
MİSEM ONLİNE BAŞVURU
 
TOPRAKLAMA TEST ÇALIŞMALARI BAŞVURU FORMU
 
13. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU
 
12. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU
 
RÜGES'09 BİLDİRİLER KİTABI
 
MART 2009 ÇEVRE BİRLİKTELİĞİ EKİ
 
SAMSUN KENT SEMPOZYUMU '08 BİLDİRİLER KİTABI
 
ORTA KARADENİZ BÖLGESİ ENERJİ FORUMU
 
ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ DERGİSİ
 
MOBİL KAPAK
 
ÇALIŞMA RAPORU
 

EMO Samsun Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 15.3

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

SİNOP`TA NÜKLEER VE HUKUK SEMPOZYUMU


HABER


 
1 Nisan Cumartesi günü Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu tarafından Sinop Zinos Oteli’nde bir sempozyum düzenlendi.
 

 

TBB`nin Sinop`taki sempozyumu nükleer santral planlarının bugünkü iç yüzünü gösterdi!

Ağırlıklı olarak Sinop ve Samsun`dan  olmak üzere yaklaşık 200 kişi  tarafından  izlenen sempozyum 2 oturum ve forum kısımlarından oluştu. Açılış konuşmasını  yapan Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Ali Arabacı nükleer santraller için işletme güvenliğinin uluslararası standartlara uymadığına, Çernobil ve Fukuşima felaketlerinin yaşanmasından hareketle bu santrallerin insan ve çevre yaşamına verdiği zararın büyüklüğüne değindi.

Av. Arabacı sempozyuma  Türkiye`nin, plandaki ikinci nükleer santrali için uluslararası anlaşma  imzaladığı Japonya tarafından görevlendirilen Mitsubishi şirketi ile onun  iş ortağı Areva`nın menşei ülkesi Fransa`dan bilim insanı ve uzmanları davet etmek suretiyle hazırlandıklarını ifade etti. Zira   4480 Megavatt gücünde, yılda 34 milyon kilovatsaat elektrik üretecek ve üretilen elektriğin tamamını 20 yıl boyunca, kilovat saati yakıt dâhil 11.83 sent bedelle Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından satın alınacak olan santralin Japon Mitsubishi şirketi ile Fransız AREVA şirketi tarafından kurulması öngörülüyor.

SAMÇEP Sözcüsü Özdağ: "SAMÇEP  olarak Bir sonraki çevre temelli etkinliklere ev  sahipliği yapmak isteriz"

Av. Arabacının konuşmasını Sinop Baro Başkanı Hicran Kandemir, Samsun Baro Başkanı Kerami Gürbüz ve  Samsun Çevre Platformu Sözcüsü Mehmet Özdağ`ın  konuşmaları izledi.

Mehmet Özdağ Konuşmasında, "Bugünün Türkiye`si, uzun yıllardır tüketime dayalı ve dış krediye muhtaç inşaat-maden-enerji alanlarına dayanan sürdürülemez ekonomik yapılanma modeli ile tarihinde görülmemiş ağaç katliamlarının yaşandığı, temiz su kaynaklarının kurutulduğu, tümden ekosistemin allak bullak edildiği bir dönemdir.

Bu uygulamalar karşısında havasını, suyunu, toprağını, ağacını, böceğini, kuşunu kısacası yaşamı savunan herkesin kriminalize edilerek, terörist ilan edildiği bir ortamda bizler SAMÇEP olarak Türkiye`nin neresinde olursa olsun nükleer enerji santrallarına karşı ve çevre koruma amaçlı tüm mücadeleleri destekliyoruz.

Türkiye Barolar Birliğinin bir sonraki nükleer, kömür gibi çevre temelli etkinliklerinde Samsun Barosuyla birlikte SAMÇEP olarak ev sahipliği yapmak isteriz." dedi.

Teması, Fukuşima`da  bugünkü durum ve nükleer santrallere karşı verilen hukuk mücadelesi olan ilk oturumun moderatörü Nükleersiz.org Proje koordinatörü, aynı zamanda  Yeşil Gazete yazar ve editörlerinden Pınar Demircan, Akkuyu ve Sinop`ta      uluslararası anlaşma yapılarak kurulması planlanan  nükleer santral projeleri gerçekleşirse Türkiye`nin bir  ülkede bir başka ülkenin nükleer santral kurmasının ilk  örneklerini vereceğini ifade ederek Nükleer Fizikçi Prof. Dr  Hayrettin Kılıç`ın  ABD`de 2007 yılında Areva ve  Mitsubishi şirketlerinin nükleer santral kurma taleplerinin  milli güvenlik kanunlari kapsaminda reddedildiğini  açıkladığı mektubundan kesitler sundu.

Yaşam Hakkı elektrik fiyatıyla karşılaştırılamaz!

Oturumun ilk sunumunu Japonya`da Nükleerden Çıkış için  Ulusal Avukatlar Komitesi`ni temsilen davet edilen  Av.Kazuki Homori yaptı.   Fukuşima nükleer santral  faciası yaşanana kadar Japon toplumunun nükleer  santrallerin güvenli olduğuna inandığını,  hatta Fukuşima nükleer santral kazası meydana geldikten sonra Çernobil  nükleer santral kazasının Rus teknolojisinin ürünü olduğu  için yaşandığını düşündüklerini, ileri Japon teknolojisinin benzer akıbeti olacağını akıllarına bile getirmediklerini  hatırladıklarını  ifade etti.

İlaveten Fukuşima nükleer santral faciasına kadar nükleer  santrallere karşı açılan tüm davaların çoğunlukla  kaybedilirken facianın yaşanmasıyla yeniden nükleer  santrallere karşı açılan davalrın ivme kazandığını ve çoğu  mahkemenin nükleer santralleri kapatma yönünde ihtiyaten  tedbir kararı aldığını  açıkladı. Av.Homori, Japonya`da  Ulusal Kazaları  Araştırma Komitesi`nin Fukuşima Nükleer  Santral kazasının insan eliyle yaratılan bir afet olarak  aslında önlenmesinin de mümkün olduğunu ispatladığını  söyledi. Zira, 11 Mart`ta Fukuşima`da yaşanan deprem ve  tsunaminin bir simülasyonu 2008 yılında yapılmıştı fakat  buna rağmen maliyetli olduğu gerekçesiyle önlem  alınmadığı için bu felaketin yaşanmıştı.

Sunumun en ilginç kısmını ise Ohi nükleer santrali için  verilen karar oluşturdu. Av.Homori`nin anlattıklarına göre  Ohi mahkemesi ilk defa yaşam hakkı ile elektrik fiyatının değerleri üzerinden karşılaştırma yapmanın yasal olarak  kabul edilebilir bir şey olmadığını, bir şirketin zarar  etmesindense geri dönüşü olmayan olayların    yaşanmasının ulusal zenginliğin kaybı olduğu kanaatinde  bulunmuştu.

 "Depremsellik nükleer santrallere karşı çok önemli bir  argüman! Unutmayın Sinop bir deprem bölgesidir". 

Sinop`ta yapılan depremsellik ölçümleri hakkında nükleer  santralin kurulmasının planlandığı bölgedeki  depremselliğinin   400 GAL olarak ilan edilmiş olmasını  eleştiren  Homori, Japonya`daki ölçümlerin asgaride  620  GAL gösterdiğini , Türkiye gibi bir deprem ülkesinde 400  GAL‘ın tamamen hafifsemeden ibaret olduğunu söyledi.    Homori,  Sinop`un depremselliğinin hiç de önemsenmediği  ve bunun endişe verici olduğunu, Sinop`un nükleer yatırım  pahasına kaderine terk edilmemesi gerektiğini ifade etti.

Fukuşima Tanığı:  "Mitsubishi`nin ürettiği buhar  jenaratör  parçaları kusurlu!"

Birinci oturumun diğer konuşmacısı Türkiye`de daha önce  Yeşil Düşünce Derneği, Nükleersiz.org  tarafından 3 kez  davet edilerek Fukuşima Tanığı olarak bilinen Toshiya Morita idi.  Bağımsız Gazeteci Toshiya Morita, Sinop`u  dördüncü ziyaretinde Türkiye insanını yine çok  ilginç  bilgilerle buluşturdu . Son günlerde Westinghouse nükleer r  reaktör yapım şirketini nükleer endüstrideki başarısızlıkları  nedeniyle elden çıkarmak zorunda kalan Toshiba`nın  iflasın eşiğinde olduğuna değindi. Sinop`a kurulması planlanan nükleer santral için görevlendirilen Mitsubishi`nin de finansal zorluklar içinde olduğuna dikkat çeken  Morita, Mitsubishi`nin reaktör içindeki buhar jenaratörünün  parçalarında da hata olduğunu açıkladı. Üstelik bu hata 2013 yılında Mitsubishi`nin Amerika`da  San Onofre Nükleer Santrali için üretiği  reaktörlerde sebep olduğu problemler için tazminat ödemesini gerektirmişti Morita, Mitsubishi`nin bu sorununun baki olduğunu ve Sinop`ta kurulması planlanan nükleer reaktörün Mitsubishi`nin ayıplı parçalarını içermesi ihtimalinden bahsetti. Diğer taraftan Mitsubishi, Fransız Hükümeti`nin talebi doğrultusunda dekarburizasyon problemine bağlı olarak  kusurlu parçaları olan Areva`yı finansal olarak desteklemek üzere yurt dışı projelerinde iş ortağı yapacaktı ki bu durum iki kusurlu ürün sahibi şirketi Sinop`ta buluşturacaktı.

Zira Sinop`ta kurulması öngörülen ATMEA 1 tipi reaktörün üreticileri Fransız Areva ve Japon Mitsubishi idi.

Nükleer santraller planlanırken kaza maliyetleri de hesaplanmalı!

Sempozyumun ikinci oturumu ise, Anayasa Hukukçusu Prof. Dr İbrahim Kaboğlu`nun moderatörlüğünde gerçekleşti . Prof. Dr. Kaboğlu  Türkiye`nin Rusyaya Akkuyu ile ilgili verdiği hakların adeta bir kapitülasyon niteliğinde olduğunduğunu Anayasa mahkemesinin ise sonuçları toplumsal olan politik bir meseleyi görmezden geldiğine işaret etti. Limoges Universitesinde Hukuk Bölümü`nden Çevre Bakanlığı  tarafından verilen Legion de Honor ödülünün sahibi Prof. Dr. Michel Prieur Nükleer kazaların yönetimine ilişkin olarak çok az sayıda uluslararası kural olduğuna fakat İnsan haklarının ise  her zaman uygulanabilir olduğuna işaret etti. Çevre hukukundan bahsederken hukukun gücüne inanmak gerektiğini ve ülke içerisinde çözümlenemeyen  yaşam hakkını ilgilendiren meselelerin Avrupa İnsan hakları Mahkemesine taşınarak çözümlenmesine çalışılabileceğini ifade etti .  Prof. Prieur  Fransa dünyada en çok nükleer santral olan ülkesi ve enerji ihtiyacının %75 i nükleerle karşılandığını söyleyen Prof .Prieur  Fransa`da da siyasilerin nükleer santrallerin kapatılmasını vadettiğini ancak bunun nedense gerçekleştirilmediğini ifade etti.  Santral kurulum planlarının kazalara karşı alınacak önlemleri içermediğini fakat,  Fukuşima`nın Japonya gibi  gelişmiş ülkelerde de kazalar olabileceğini gösterdiğini açıklayarak nükleer santrallerin bugün terör yaşanan dünyada mütemadiyen  tehdit altında olduğunu vurguladı.

Prof.Dr. Hubert Delzangles: "Areva`nın geleceği Mitsubishi ile Sinop`ta nükleer santral kurmasına bağlıdır !"

Oturumun diğer konuşmacısı Bordo Politik Calismalar Enstitusu Prof.Dr. Hubert Delzangles ise konuşmasına  dünyada nükleer santrallerin kurulumunda başvurulan nükleer santrallerin düşük emisyonu olduğu, ucuz ve dışa bağımlılıktan kurtardığı argümanlarının yalandan ibaret olduğunu söyleyerek başladı. Fransa`da tüketilen elektriğin %75`ini sağlayan nükleer santralleri yapan Areva`nın iflasın eşiğinde ve türlü teknik sorunlarla uğraştığını hatta 18 reaktörün halen  kapalı olduğunu açıklarken Areva`nın %86`sını devletin satın aldığını dolayısıyla Areva`nın aslında Fransa  devleti olduğunu söyledi. Buna göre Areva`nın mali durumunu toparlamak için Sinop`ta nükleer santral kurmaya ihtiyacı vardı.  Konuşmasında Terör konusuna da değinen Delzangles, Fransa`nın nükleer güvenliğinin hiç yeterli olmadığını askeri gücünün 8 nükleer santrali koruyabilecekken ülkede 58 nükleer santralin olduğunu Öyle hatta karşılığı hapis cezası olsa bile ülke içinde her yıl aktivistler nükleer santrallerin güvenli olmadığını ispatlamak için nükleer santrallerin içine girdiklerini fotograflarla belgelediği bilgisini paylaştı.

"Nükleer santral bağımsız enerji sağlamaz!"

Prof.Dr. Hubert Delzangles, Nükleer santral  sahibi olmanın enerjide bağımsızlık getireceğine dair  iddianın koca bir yalan olduğunu, nihayetinde Fransa`nın uranyum ham maddesini aldığı Nijer`e bağımlı olduğunu söyledi. Konuşmasında atık yönetimi meselesinin önemine de değinen Delzangles Fransa`da yerin altında  yeni geliştirilmekte olan 15 m2lik alanda 500 metre derinlikteki atık depolarının kurulmasına çalışıldığını bu yer altı deposunun ağzı açık ya da kapalı olsun her iki şekilde de yaşam için tehdit unsuru teşkil  ettiğini  hatta  100 bin yıl sonra bu depoları bulacak gelecek nesillere sözkonusu tehlikenin bilgisel aktarımında sorunlar yaşanacağını belirtti. Prof.Dr Delzangles, bu sorunlardan kurtulmanın a ve yaşanabilir bir dünya kurmanın ancak yenilenebilir enerjilerin; güneş ve rüzgar enerjilerinin tercih edilmesiyle mümkün olacağını, ülke poltikalarının bu yöne kanalize edilmesi gerektiğini söyleyerek sözlerini tamamladı.

Sinop`ta nükleer santrale geçit yok!

Sempozyumun Forum kısmı ise İzmir Barosundan  Nükleersiz gelecek Ödülü`nün sahibi Av.Arif A.Cangı moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Av. Cangı, Türkiye`nin nükleer atık problemini çözemezken nükleer santral kurması halinde dünyanın başına felaket getirebileceğinin altını çizdi.

Sinop Nükleer karşıtı Platform adına söz alan Murat Şahin de Sinop`ta mücadeleye devam ettiklerini ve nükleer santralin kurulmasına izin vermeyeceklerini   belirtti.

Edirne Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Başkanı Bülent Kaçar ise söz alarak Hükümetin İğneada`ya nükleer santral kurma planlarına değinerek İğneada Nükleer Enerji Santrali projesi özelinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasi partilerinin ve milletvekillerinin yasama görev ve faaliyeti çerçevesinde hiçbir şey yapmadığnı, 9 Ağustos 2016 günü Türkiye ve Çin arasında Nükleer Enerji İşbirliği Anlaşmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun TBMM`den aleyhte bir konuşma dahi yapılmadan 245 kabul 1 çekimser oy ile kabul edildiğini hatırlattı. Akkuyu ve Sinop nükleer santral karşıtı mücadelelerden yararlanarak mücadeleleri ortaklaştırmanın önemini vurguladı.

KAYNAK:  (Yeşil Gazete) 

Haber:Pınar Demircan

http://www.karadenizhayat.com/haber-sinop-ta-nukleer-ve-hukuk-sempozyumu-7214.html

 

Dosyalar

(614 KB)



ELEKTRİK FATURALARI NEDEN, NASIL ZAMLANDI?

12.02.2015
 


Çok Okunanlar


Okunma Sayısı: 75


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.