100. yıl kutlamaları kapsamında ormanların durumunun ele alındığı `Yangından da beteri var` etkinliğin uzmanlar, ormanların `ruhsat tehdidi` altında olduğunu vurguladı.
Türkiye Ormancılar Derneği ve Sarıyer Belediyesi Cumhuriyetin 100. Yılı nedeniyle düzenlediği etkinlikte Türkiye ormanlarının durumu konuşuldu. "Yangından da beteri var. Ormanların ormancılık dışı kullanımlara tahsisi" başlıklı panelde, Prof. Dr. Doğan Kantarcı, Prof. Dr. Erdoğan Atmış, Teoman Alptürk ve Eylül Tuncaelli konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğin ikinci bölümünde ise Prof. Dr. Doğanay Tolunay moderatörlüğünde ülkenin farklı bölgelerdeki ormanların durumu ve mücadele deneyimleri aktarıldı. "Tahsisler yangından daha tehlikeli" Bartın Üniversitesinden Prof. Dr. Erdoğan Atmış, ülke genelinde enerji, madencilik, turizm ve ulaştırma vb. 80‘i aşan farklı nedenler için 811 bin hektar ormanlık alanın ormancılık dışı faaliyete açıldığını ve bu tahsislerin geri dönüşü neredeyse imkânsız zararlara yol açtığını belirtti. Atmış, "Kamu yararına yapıldığı iddia edilen bu uygulamalar, tam tersine ülke ormanlarını ve toplumun geleceğini felakete sürüklemekte" dedi. AKP iktidarının tıpkı Eski Brezilya Başkanı Bolsenaro‘nun yaptığı gibi ‘ekonomik kalkınma‘ adı altında ormanlara saldırdığını ifade eden Prof. Dr. Atmış, tahsislerin yangınlardan daha tehlike olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Atmış, "Ormancılık dışı amaçlara tahsis edilen ormanlık alan yıllık ortalama 36 bin 927 hektarken yangınlarda zarar gören ormanlık alan yıllık ortalama 10 bin hektar civarında. Yani biz her yıl yanan alan miktarının 4 katı büyüklüğündeki ormanlık alanı bu izinlerle kaybediyoruz" dedi. Madenler ormanları yutuyor Etkinlikte söz alan TEMA Vakfı‘ndan Eylem Tuncaelli, TEMA‘nın 24 ilde 20 bin ruhsatı incelediğini ve bu illerin yüzde 63‘üne maden ruhsatı verilmiş durumda olduğunu söyledi. Tuncaelli, "Muğla ormanlarının yüzde 65‘i, Ordu‘nun korunan alanlarının yüzde 91 ‘i, Erzincan ve Tunceli meralarını yüzde 65‘ine ve ormanlarının yüzde 52‘sine maden ruhsatı verilmiş olduğu da saptanmıştır" ifadelerini kullandı. "Her ağaç topluluğuna ağaç denmez" Panelde söz alan bir diğer isim ormancılık fakültelerinde ‘hocaların hocası‘ olarak adlandırılan Prof. Dr. Doğan Kantarcı oldu. Kantarcı ormanları yok eden açık ocak işletmeleri üzerine değerlendirmelerde bulundu. Açık ocak işletmelerinin ardından rehabilitasyon yalanı uydurduklarını belirten Prof. Dr. Kantarcı, "Açık ocak işletmeleri daha sonra ağaçlandırılabilir ama orman olmaz. Her ağaç topluluğuna orman denmez" dedi. Panelde son sözü ise TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası‘ndan Teoman Alptürk aldı. Alptürk, ormanlık alanlarda kurulan enerji tesislerin bölgede yarattığı tehlikelere dikkat çekti. Etkinliğin ikinci bölümünde ise Prof. Dr. Doğanay Tolunay‘ın moderatörlüğünde forum düzenlendi. Ormanlara dair sorunlar konuşulurken katılımcılar kendi bölgelerindeki orman mücadelesine ilişkin deneyimler aktarıldı. Akbelen‘de mücadele sürüyor İlk sözü alan Akbelen direnişçilerinden İkizköylü Esra Işık, "İkizkö/den kucak dolusu selam getirdim hepinize. Bizim mücadelemiz Akbelen‘deki ormanlar kesilmiş olsa da sürüyor. Ormanların ağaçlardan ibaret olmadığını konuştuk burada. Bizim mücadelemiz bitmedi, sürüyor sürecek" dedi. Cumhuriyetin 100. yılı etkinlikleri kapsamında ülkede ormanların durumu ele alındı. Uzmanlar ormanların ruhsat tehdidi altında olduğunu vurguladı.
|