MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

TMMOB 14. ENERJİ SEMPOZYUMU BAŞLADI



 
TMMOB adına EMO`nun “Cumhuriyet’in 100. Yılında Enerji” temasıyla düzenlediği TMMOB 14. Enerji Sempozyumu, 7 Aralık`ta başladı. Dünyada ve ülkemizdeki gelişmeler ile enerji krizine dikkat çekilen açılış konuşmalarında, enerji pahalılığından tek çıkış yolunun yerli ve yenilenebilir teknolojilere ağırlık verilerek, enerji alanının sermayenin kar hırsından uzak şekilde planlanması ve kamusal bir anlayışla yeniden yapılandırılması olduğu vurgulandı. Canlı yayınlanan sempozyum 3 gün sürecek.
 

TMMOB 14. Enerji Sempozyumu, 7 Aralık 2023 tarihinde Ankara‘da Makina Mühendisleri Odası (MMO) Kültür Merkezi‘nde törenle başladı. Açılışta ilk sözü alan Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Nedim Bülent Damar, günümüzde enerjinin hizmete sunulmasında yaşanan bir aksaklığın, insan yaşamında çok önemli aksamalara neden olabildiğini ve yaşam koşullarının etkilendiğine işaret etti.  100 yıl önce Cumhuriyetin kuruluşunu gerçekleştiren Atatürk ve arkadaşlarına şükran ve saygılarını sunan Damar, "Cumhuriyeti ve kazanımlarını korumak ve kollamayı öncelikli görevimiz olarak gördüğümüzü bir kez daha belirtmek isterim" dedi.

Damar, Enerji Sempozyumu ile Türkiye Cumhuriyeti‘nin kuruluşunun 100. yılını, ülkemizde 100 yıl içinde enerji konusundaki gelişmeleri yurttaş yararını esas alan bir bakış açısı ile değerlendireceklerini belirtti. Bugün dünyanın çeşitli yerlerinde, enerji konusunda alınan kararların Türkiye‘de yaşayan insanları da yakından ilgilendirdiğinini kaydeden Damar, dünyanın bir yanında enerji savaşları devam ederken, diğer yanında çevreye duyarlı ve ucuz enerji için bilimsel-teknik çalışmalar yapıldığını ifade etti. Enerji konusundaki tüm yapılanların sonuçta enerji kullanımı için insanların enerjiye ödeyeceği toplumsal bedeli belirlediğini vurgulayan Damar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak tüm bu işlemler enerjiye ihtiyaç duyan, onu kullanan, bedelini ödeyen insanlara hiç sorulmadan yapılmaktadır. Bu sempozyum ile bir amacımız da yurttaşları haberdar olmadıkları kararların nasıl ve neden alındığı ile ilgili bilgiler verebilmek ve enerji konusunda aydınlatmak, katkı ve önerilerimiz ile takdir ve eleştirilerimizi topluma sunmaktır."

Sempozyum konuları ile ilgili bilgi aktaran Damar, ülkemizdeki enerji ile ilgili etkinliklerin büyük çoğunluğunun enerjiyi bir ticaret metası olarak kabul eden anlayış çerçevesinde yapıldığına işaret etti. Zorunlu alıcı durumundaki enerji kullanan insanların bu etkinliklerin öznesi olmadığını belirten Damar, "O toplantılarda özne kömürdür, rüzgardır, paradır veya benzeri bir enerji katmanıdır. bu sempozyum boyunca enerjinin bir ticari meta değil de, insana hizmet öznesi olduğu bir pencereden irdeleneceğini ve bu açıdan ülkemizdeki belki de tek organizasyon olduğunu söylemekten gurur duymaktayım" diye konuştu.

Damar, etkinlikte emeği geçen sempozyum düzenleme ve yürütme kuruluna ve EMO çalışanlarına teşekkür ederek konuşmasını tamamladı. 

"Enerji temel insan hakkı" 

EMO 48. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, TMMOB Enerji Sempozyumlarının, temel bir insan hakkı olan enerjinin üretimi, iletimi ve tüketiminin siyasi ve ticari çıkarlardan uzak, kamu yararı doğrultusunda gerçekleştirilmesi; enerji kaynaklarının verimli şekilde kullanılması ve böylece halka ucuz, kesintisiz ve kaliteli enerjinin sağlanmasını savunduğuna dikkat çekti.

Dünyada büyük bir kaos ve belirsizlik ortamı olduğuna işaret eden Ulutaş, bir tarafta savaşların, diğer tarafta insan ve hayvan popülasyonu arasındaki doğal dengeyi bozan politikalar nedeniyle salgın hastalıkların yaşandığını kaydetti. İklim değişikliğinin olumsuz etkileri, dünyanın pek çok coğrafyasındaki düzensiz göçler, Avrupa ve ABD‘nin göç eden insanlara zulmü; Rusya-Ukrayna Savaşı ve son olarak İsrail‘in filistin halkına yönelik katliama dönüşen saldırısını anımsatan Ulutaş, dünya çapında buhran yaşandığını kaydetti.

Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle insanlığın ortak değeri olan Dostoyevski, Puşkin gibi Rus yazarların, Çaykovski gibi bestecilerin Avrupa‘da fakülte programlarından çıkarıldığını anlatan Ulutaş, Martinik‘te doğmuş yazar ve politikacı Aimé Césaire‘nin şu sözlerini anımsattı: "20. Yüzyılın o ayrıcalıklı, hümanist, Hıristiyan burjuvası… içinde Hitler taşımaktadır. Hitler‘de affedemediği şey o vakte kadar yalnızca Cezayir‘in Araplarına, Hindistan‘ın kulilerine, Afrika‘nın zencilerine reva görülen sömürgeci muamelenin bu sefer Avrupa‘ya reva görülmesidir." 

"Dünya büyük bir çatışmaya sürükleniyor" 

Günümüzde Hitler‘in meşrulaştırılmaya çalışıldığını, dünyanın daha büyük bir çatışmaya sürüklendiğini, parlamentoların işlevsizleştirildiğini ve toplumsal muhalefetin susturulmak istendiğini belirten Ulutaş, bunun karşısında demokratik güçlerin kendi hazırlıklarını yapmaları gerektiğini vurguladı. Ülkelerin kırılganlık ölçüsünü ekonomik ve siyasi bağımsızlıklarının belirlediğini ifade eden Ulutaş, bu kapsamda enerji politikalarının da çok temel işlev gördüğünü, özelleştirme ve piyasalaştırma programlarının da kırılganlığa yol açtığını söyledi. Ulutaş, "Özelleştirme halkı kırdığı gibi, ülkemizi de kırılgan hale getirmektedir. Siyasi bağımsızlığımızı elde etmenin yolu, ekonomik bağımsızlıktan geçmektedir" dedi.

100 yıl önce, emperyalizme karşı verilen savaştan yeni çıkmış, yokluk içindeki ülkede enerji alanında büyük gelişmeler sağlandığını anlatan Ulutaş, 1980 darbesinin ardından ise özelleştirme ve piyasalaştırma döneminin başladığını, dışa bağımlılığı artıran bu sürecin bırakın çözüm sağlamayı sorunu daha da karmaşık hale getirdiğini kaydetti. Maliyetlerin azalacağı, daha verimli işletme olacağı, kayıp-kaçağın düşürüleceği iddialarıyla özelleştirme yapıldığını anımsatan Ulutaş, ancak gelinen noktada hiç de öyle olmadığını söyledi. Hizmet bedellerinin aşırı zamlandığını, enerji şirketlerine sıfır risk, maksimum kârlılık için "Kapasite Mekanizması", "Son Kaynak Tedarik Tarifesi" vb. adları altında yeni olanaklar yaratıldığını belirten Ulutaş, şunları söyledi:

"Bu öylesine bir akıl tutulmasıdır ki,  kurulu gücümüz, mevcut ihtiyacın çok üzerinde olmasına rağmen özellikle son yıllarda yaygın kesintiler olmaktadır. Geçen yıl Isparta`da kar yağışı nedeniyle 50 saate varan bir süre boyunca elektrik verilememiş, dondurucu soğukta yurttaşlar çaresiz bırakılmıştır. Yaz mevsiminde ise yoğun klima kullanımına bağlı olarak başta giderek daha fazla kesinti yapılır olmuştur. 2015 yılında 7 saat boyunca Van dışında tüm ülkeyi enerjisiz bırakan elektrik sistemindeki çökme de hala akıllardadır. 6 şubat depremindeki durum ortadadır." 

TEİAŞ ve EÜAŞ Santralları Özelleştirilemez 

Sorunun kaynak yetersizliği değil, yönetimsizlikten kaynaklandığını vurgulayan Ulutaş, şöyle konuştu:

"Bu kesintiler, elektrik sisteminin kamusal yapısının parçalanarak bütünlüğünün bozulması ve üretim kapasitesinin büyük ölçüde özelleştirilmiş olmasının yanı sıra siyasi baskılara karşı savunmasız hale getirilmiş liyakatsiz yönetimin zafiyetinden kaynaklanmaktadır. İktidarın özelleştirme kapsamına aldığı, üretim ve tüketimin dengelenmesinde temel bir işlev gören TEİAŞ`ın da kamunun elinden çıkarılması halinde elektrik sisteminde yeni çökmelerin yaşanılması kaçınılmazdır EÜAŞ santrallarının özelleştirilmesi programı da kamu elinde artık yüzde 16-17 oranına düşen kamu santrallarından feragat edilmesi ile enerji alanını tamamıyla özel sektörün kar hırsına teslim edilmesi anlamına gelmektedir."

Özelleştirmeler ve serbest piyasanın; ucuz, kaliteli ve sürekli elektrik değil, tersine pahalı, kalitesiz ve büyük kesintilere yol açan karanlığı Türkiye`ye getirdiğini ifade eden Ulutaş, "Bunun böyle olacağını biliyorduk, söyledik, söylemeye devam edeceğiz. Doğal tekel olan sistemin sanal aktörlere bölünerek parçalanması alanı yönetilemez kıldı.  Şimdi bu sanal yapıyı can suyu vererek yaşatmaya çalışıyorlar. İçinde bulunduğumuz şartlarda enerjinin, kâr odaklı ticari bir faaliyet alanı olmaktan çıkartılarak, yeniden kamu hizmeti olarak yapılandırılması, yurttaşların olduğu kadar sanayiciler başta olmak üzere tüm üretici kesimlerin de yararına olacaktır" görüşünü dile getirdi. 

"Yanlış bir algı operasyonu yürütülüyor" 

Fosil yakıtlardan yenilenebilir enerji kaynaklarına geçilmesine yönelik gündemde, yanlış bir algı operasyonu yürütüldüğünü, radyasyon ve nükleer atıkların yarattığı kirlilik görmezden gelinerek "temiz enerji" adı altında nükleer enerji propagandası yapıldığını kaydeden Ulutaş, şunları söyledi:

"Elektrik Mühendisleri Odası`nın, gündeme geldiği ilk andan itibaren karşı çıktığı nükleer enerji santrallarının temiz, güvenli ve ekonomik olmadığının altını bir kez daha çizmek istiyorum. Hatırlanacağı üzere, Akkuyu`da inşaatı devam eden nükleer enerji santralının ilk reaktörünün içinde bulunduğumuz yılda hizmete alınması planlanmıştı. Temelinde çatlaklar oluşan, zeminden su sızdığına ilişkin görüntüler paylaşılan, Rus şirket Rosatam`ın keyfince sözleşme iptali yaparak Türk şirket ortağını değiştirebildiği santralın şimdi de gelecek yıl açılacağına dair açıklamalar yapılıyor. Şirketin yaptığı açıklamada da gördüğümüz gibi Akkuyu Nükleer Güç Santralı Türkiye Cumhuriyeti`ne değil Rusya Federasyonu`na aittir ve dünya üzerinde başka bir devletin topraklarında Rusya Federasyonu`na ait ilk ve tek nükleer santral olacaktır. Türkiye nükleer enerjide bağımsız olmayacak, tam tersine doğalgaz ve diğer fosil yakıtlarda bağımlı olduğu Rusya`ya daha da bağlanacaktır. Akkuyu ve halen masada tutulan Sinop ve İğneada nükleer santral projelerinden derhal vazgeçilmelidir."

Enerjinin bir kamu hizmeti olduğu, kamu idaresinin de şirketlerin değil, kamunun yararını gözetmesi gerektiğini anlatan Ulutaş, enerji sektörünün içinde bulunduğu durum itibarıyla önümüzdeki yılın da umut vaat etmediğini söyledi.  "Yeni yılın ilk gününü elektrik fiyatlarına yapılacak zamla karşılayacağımızı söylemek kehanet olmaz" diyen Ulutaş, enerji pahalılığından tek çıkış yolunun, bu alanın kar hırsından uzak bir şekilde merkezi bir plan ve kamusal bir anlayışla yeniden yapılandırılması olduğunu vurguladı. Ulutaş, sempozyumun hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür eder konuşmasını tamamladı. 

"Türkiye çoklu kriz içinde can çekişiyor" 

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Cumhuriyetin ülkemizin bağımsızlığını kazanması, laik bir yaşamın kurulması, çağdaşlaşma ve demokrasinin yerleşmesi açısından en en önemli kazanımlardan biri olduğunu vurguladı. Bugünün Türkiyesi‘nin enerjiden çevreye, eğitimden sağlığa, ekonomiden hukuka hemen her alanın çürüdüğü, çoklu bir kriz içinde can çekiştiğini vurgulayan Koramaz, "Yıllardır izlenen ve özellikle son 20 yıldır pervasızca uygulanan kamu kaynaklarının talanı üzerine kurulu üretimden yatırımdan kopuk politikalar sonucu ülke tarihinin en büyük, en sarsıcı ekonomik krizlerinden birini yaşıyoruz" dedi.

İşsizlik ve yoksulluğun temel sorun haline geldiğini belirten Koramaz, "Gün geçmiyor ki, bir gencimizin intiharına şahit olmayalım. Bu durumun tek sorumlusu olan siyasi iktidar ise yaşanan sorunlara çözüm bulmak yerine hazırladığı yeni Bütçe Kanunu ile emeği ile geçinenler için daha fazla yoksulluk, daha fazla borç yükü çıkarma peşinde" diye konuştu. Seçim yatırımı olarak kaşıkla verilenin, kepçeyle geri alınmaya çalışıldığını, yükselen toplumsal tepkinin de baskı ve zor yoluyla kontrol altında tutulmak istendiğini kaydeden Koramaz, halkın sağlıklı yaşam hakkına sahip çıkan TTB yöneticilerinin görevden alınmasını eleştirdi.

Mart ayında yerel seçimlerin yapılacağına işaret eden Koramaz, TMMOB‘nin seçim bildirgesi hazırlayacağını belirterek, tüm demokratik güçlere  "Gün sorumluluk alma günüdür. Bu baskıcı, bağnaz, gerici rejimi geriletmek için verilen mücadeleyi büyütme günüdür" diye seslendi. Gezi Davası tutukluları ŞPO İstanbul Şubesi eski Başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odası Hukuk Müşaviri Can Atalay‘ın ağır cezalara mahkum edildiğini anımsatan Koramaz, bu kararın TMMOB‘yi susturmaya yönelik olduğunu ancak mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini vurguladı.

Ortadoğu‘da enerji kaynakları üzerinden yıllardır sürdürülen savaşlara, İsrail‘in Filistin halkına yönelik soykırımına dikkat çeken Koramaz, "İsrail‘e parmak sallamanın yeterli olmadığını, tüm anlaşmaların iptal edilmesi gerektiğini" kaydetti. 

"Yolsuzluk, usulsüzlük, kamu zararı..." 

CHP Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, KİT Komisyonu kapsamında yaptıkları çalışmaları anlatarak, Sayıştay raporları üzerinden tespit ettikleri ve suç duyurusunda bulundukları yolsuzluk, usulsüzlük ve kamu zararının toplam maliyetinin 1 trilyon lirayı geçtiğini bildirdi. TEİAŞ‘ın özelleştirme kapsamına alınmasını eleştiren Yavuzyılmaz, elektrik iletim, dağıtım ve perakende satışta neredeyse aynı şirketler üzerinden oluşturulan tekel ile devasa vurgunlara imza atıldığını iddia etti. Kapasite kullanım mekanizmasına dikkat çeken Yavuzyılmaz, "Yani siz hem özelleştireceksiniz, ondan sonra da atıl hale gelirse para vereceksiniz. İnanılmaz dehşet verici uygulamalar" diye konuştu.

Akkuyu Nükleer Santralı için verilen alım garantisi ile Rus Şirketin elde edeceği geliri hesaplayan Yavuzyılmaz, "Santral ve bulunduğu alan Rusya‘ya ait. Rusya‘ya TC sınırları içinde toprak verilmiştir. Hem toprak verildi, hem yüzde 100‘ü Rusya‘ya ait olan bir santral kurulmuş oldu" dedi.

KTMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Kutalmış da, enerji konusunda bütünlüklü bir çözüm üretilmesi, verimli, sürdürülebilir, çevre dostu teknolojilere geçilmesi gerektiğini vurguladı.

Açılış konuşmalarının tamamlanmasının ardından sempozyum oturumlarına geçildi. 3 gün devam edecek sempozyum aşağıda adresi yer alan EMO‘nun youtube kanalından canlı yayınlanıyor.

 

Bağlantılar

youtube.com/channel/UCYZ7j8SPu8NCvFh3bpTXqsw
 


TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU

DEPREMZEDEYE DEĞİL ENERJİ ŞİRKETLERİNE DESTEK

KTMMOB EMO YENİ YÖNETİM KURULU BELİRLENDİ

SİNOP NÜKLEER GÜÇ SANTRALI İNADINDAN VAZGEÇİLMELİDİR   

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

HALKIN DEMOKRATİK İRADESİ GASP EDİLEMEZ

EMO, SİNOP NGS NAZIM İMAR PLANI İÇİN İPTAL DAVASI AÇACAK (BAŞKENT GAZETESİ)

EMO: SİNOP NGS PROJESİNDEN VAZGEÇİLMELİ (ENERJİGUNLUGU.NET)

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI - OLAĞAN GENEL KURULU! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

Okunma Sayısı: 199


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.