YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Türkiye'nin özelleştirme serüveninde sıranın stratejik kurumlara gelmesi ve artık yüksek verimlilik ve karla çalışan KİT'lerin satışa çıkması, bu alandaki propaganda savaşlarını da kızıştırdı. Özelleştirme konusunda hükümetin kimseyi dinlemeden yola devam stratejisine karşı, özelleştirme karşıtları da satılan kurumların Türkiye'ye doğurduğu maliyetleri konu alan propaganda araçlarını harekete geçiriyor.Bu çerçevede özelleştirmeden sorumlu Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, "parayı veren düdüğü çalar'' şeklindeki Nasrettin Hoca'ya ait ironilerle hükümetin kararlılığını ortaya koyarken, işçi Petrol-İş Sendikası da kitle iletişim araçlarını kullanarak bu politikanın yarattığı toplumsal maliyetleri topluma tanıtacak.
 

VİZYONDA ÖZELLEŞTİRME SONUÇLARI

Petrol-İş Sendikası, bu kapsamda Önce Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ)'ı filme çekiyor. Sendikanın çekeceği sinema filmi, öncelikle Türkiye genelinde 81 ildeki yerel yayın yapan televizyon kanallarında gösterilecek.

Ağustos ayında filmin tamamlanması ve gösterime girmesini planlayan sendika, daha sonra da imkânları ölçüsünde ulusal kanallarda da gösterimi sağlamaya çalışacak. Sendikanın daha önce de çektiği benzer nitelikli bir film, çeşitli sinemalarda gösterime girmişti.

TÜPRAŞ filminin konusu, ağırlıklı olarak kurumun satılması halinde ve satılmaması halinde ortaya çıkacak olan tabloyu anlatıyor. Bunun yanı sıra kurumun verimliliği, karlılığı, istihdama katkısı, kamu maliyesine ve vergi tahsilatına katkısı anlatılacak. Filmin kurgusunda, TÜPRAŞ'ın satılması halinde IMF borcunun ya da dış borç ödemelerinin ancak bir taksitinin ödeneceği, TÜPRAŞ'ın yönetim ve denetiminin elden gideceği vurgulanıyor.

Filmde, bu durumda bir gün "birinin düğmeye basması ile; taşıtların yürüyemeyeceği, yolların asfaltlanamayacağı, enerji santrallerinin çalışamayacağı, uçakların kalkamayacağı, fabrikaların üretemeyeceği, hayatın kontrolden çıkacağı'' gösterilecek. TÜPRAŞ'ın satılmaması durumunda ise ekonomiye 5 yıl içerisinde sağlayacağı katkının sonuçları ortaya konuyor.

Buna göre 5 yıllık katkı ile Türkiye'nin IMF'ye olan borcu kapatılıyor, üstüne de IMF'ye 20 milyar dolar borç veriliyor. Ayrıca 24 derslikli 55 bin okul veya 110 yataklı 7 bin 857 hastane yapılıyor. Hazine'ye 40 milyar dolar kazandırılıyor ve 415 bin işsize istihdam yaratılabiliyor. Kurumun, özelleştirilmeyerek iyi yönetilmesi durumunda 2 yeni TÜPRAŞ ve 3 yeni PETKİM'in daha kurulabileceği anlatılıyor. TÜPRAŞ filminden sonra, sektörde örgütlü diğer sendikalarla güç birliği yapılarak PETKİM ve Telekom gibi özelleştirme kapsamındaki kurumlar için de benzer filmlerin yapılabileceği belirtiliyor.

Özelleştirme yasası geçti

CUHURBAŞKANI Ahmet Necdet Sezer, özelleştirme uygulamalarına açıklık getiren yasayı onayladı. Yasaya göre, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ile bazı üst kurulların gelir fazlaları, cari yıl içinde Hazine'ye aktarılacak. Özelleştirme kapsamındaki kuruluşların arsa ve arazilerine ilişkin imar planlarını Özelleştirme İdaresi Başkanlığı yapacak.

SPK uyarmakla yetindi

SERMAYE Piyasası Kurulu (SPK), TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'lık bölümünün İMKB Toptan Satışlar Pazarı'nda yabancı fonlara satışında Özelleştirme İdaresi'nin mevzuata aykırı davrandığını saptadı. SPK, dava açmak yerine ÖİB'in mevzuata uyum konusunda bilgilendirilmesini ve kamudan gizlenen kararın İMKB'ye gönderilmesini isteyecek.

TT'nin satışına jet onay

REKABET Kurulu, Türk Telekom'un yüzde 55 oranındaki hissesinin blok satışına ön koşulsuz izin verdi. İhalenin sonuçlandırılması için Bakanlar Kurulu'nun onayı gerekiyor. Telekom'da yüzde 55 hissenin blok satışı için Oger Telekom en yüksek teklifi vermişti.