YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Türkiye'nin dünyaya açılan yüzü olan İstanbul şehri, gecekonduları ve altyapı sorunlarıyla modern bir dünya kenti olmaktan çok uzak bir görüntü çiziyor. Son günlerde ev sahipliği yaptığı Formula 1 yarışlarıyla dünya gündemine oturan, dünyaca ünlü Newsweek dergisine 'En cool şehir' başlığı ile kapak olan İstanbul, kaçak yapı laşma ve kaçak elektrik-su kullanımı ile boğuşuyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Müdürü Şimşek Deniz, İstanbul'da 1 milyon 500 bine yakın yapı bulunduğunu, bunlardan 218 bininin hazine arazisi üzerinde olmak üzere toplam 761 bininin kaçak olduğunu açıkladı. 8 ayda bin 658 kaçak yapı nın yıkıldığını açıklayan Deniz, 100 binden fazla bina için de yıkım kararı bulunduğuna dikkat çekti. İstanbul'da 100 binden fazla, hakkında encümen tarafından yıkım kararı verilmiş ancak yıkımı gerçekleştirilememiş bina var.
 

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

12 Ekim 2004 tarihinden bu yana kaçak bina yapan veya yaptıranlarla ilgili Cumhuriyet Savcılıkları'na yaklaşık bin 200 suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyuruları, Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan ve yaptıran kişinin 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını'' öngören TCK'nın 184. maddesine göre gerçekleştirildi. Kaçak yapılarla ilgili çalışmalar, deprem ve heyelan riski taşıyan Avcılar (Ambarlı), Gürpınar ve Yakuplu'da, havza ve orman alanı olan Ömerli, Çavuşbaşı ve Kemerburgaz'da, Hazine arazisi işgalli gecekondu ve düzensiz yerleşim alanları olan Avcılar (Yeşilkent-Tahtakale), Eyüp (Güzeltepe), Sarıyer ve Kurtköy'de yoğunlaştırıldı.

KAÇAK YAPILAŞMANIN CEZASI 5 YIL HAPİS

Kaçak yapı yapmanın 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olduğunu hatırlatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Müdürü Deniz, TCK'nın 184. maddesine göre kaçak yapı yapanlar ve onlara hizmet götürenler hakkında sürekli olarak cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Deniz, özellikle son aylarda yapılan yoğun yıkım çalışmaları ve suç duyurularının caydırıcı etki yaptığı nı vurgulayarak, Her gün çalıştığımız halde yetişmek mümkün değil. Ancak yıkım çalışmaları ve suç duyurularıyla kaçak yapılaşma hız kesti, büyük oranda azaldı'' dedi.

İmar Kanunu'nun 39. maddesine göre tehlike arz eden yapılar hakkında yıkım kararı verildiğini, heyelan ve depremsellik arz eden bölgelerde de bu çalışmaların yapıldığını anlatan Deniz, içinde insan ve eşya bulunması durumunda konut tahsisi ve enkaz bedeli ödendiğini anlattı. Deniz, İstanbul'da 100 binden fazla hakkında encümen tarafı ndan yıkım kararı verilmiş, ancak yıkımı gerçekleştirilememiş bina var. İçinde eşya ve insan bulunan binaların yıkımı zor oluyor. İlçe belediyeleri yıkım ihalesi açıyor. Ancak bu durumda istekli olan çıkmıyor'' dedi.

HEPSİNİ YIKMAK MÜMKÜN DEĞİL

Cemal Gökçe İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, konuya ilişkin Birgün'e yaptığı açıklamada, ruhsatlı olan ancak sonradan plansız ekleme yapılan binalar ile birlikte İstanbul'daki kaçak yapılaşmanın yüzde 70'lere çıktığı nı söyledi.

Gökçe şöyle konuştu: ''Bu binaların hepsini yıkmak mümkün değil. Bütünlüklü bir plan olmadan, proje geliştirmeden ''yıkacağım'' demenin anlamı yok. Bir takım rant projeleriyle insanları yıkım kabusu içine itmenin gerçekliği yok. Eğer bazı binaları n yıkılması gerekiyorsa da insanlara yer göstererek, işin sosyal yani ihmal edilmeden çözüm bulunabilir.''

ELEKTRİĞİN YÜZDE 20.5'İ KAÇAK

İstanbul bir yandan kaçak yapılaşmanın işgali altı ndayken, diğer yandan kentteki kaçak elektrik ve su kullanımının da ciddi rakamlara ulaştığı belirtiliyor. Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş'nin (BEDAŞ) yaptırdığı araştırma, Türkiye'de kaçak elektrik kullanı m oranının yüzde 22.5 olduğunu ortaya koyarken, bu oranın İstanbul'da yüzde 20.51'e kadar çıktığını gözler önüne serdi. Kaçak elektrik kullanı mının Türkiye'ye yıllık maliyeti ise 2 milyar doları n üzerine çıkıyor.

BEDAŞ'ın geçen yıl itibariyle 30 bin kişiyle kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davalık olduğu belirlenirken, kaçak elektrik kullanımının, sanıldığı gibi yalnızca kentin yoksul mahallelerinde değil Etiler, Ulus, Levent gibi varlıklı semtlerinde de yaygı n olduğu tespit edildi.

BEDAŞ Genel Müdürü Yunus Bekircan, geçtiğimiz yıl 125 trilyon liralık kaçak elektrik kullanımına engel olduklarını belirterek ''Bu işin zengini, fakiri, Ulus'u, Altınşehir'i yok. Herkesi denetliyoruz. Bu sene her iki aboneden birini mutlaka denetleyeceğiz'' dedi.

KAÇAĞIN NEDENİ ÖZELLEŞTİRME

Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul İstanbul Şube Başkanı Erol Celebsoy, kaçak elektrik kullanımının özelleştirme politikaları nedeniyle arttığını belirtti. Celebsoy şöyle konuştu. "Enerjide özelleştirme furyası 1984'te çıkarılan TEK yasasıyla başladı. Şu anda TEDAŞ'ta bir yönetim krizi var. Genel müdürler değiştirildi, deneyimli kadrolar tasfiye edildi kurum işlevsiz hale getirildi. Bugün İstanbul'da elektirik yanıyorsa bu bir tesadüftür. Kaçak elektrik kullanımı da bu özelleştirme furyasıyla başlayan mantığın sonucu olarak karşımızdadır."

300 MİLYON YTL'LİK SU KAÇAĞI

Öte yandan, yüksek su fiyatları nedeniyle kaçak su kullanımı da önemli bir sorun olmaya devam ediyor İstanbul'da. İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) Genel Kurulu olarak toplanan İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'ne onaylanmak üzere 2005 Ocak ayında sunulan 2004 yılı faaliyet raporlaruna göre; kente verilen suyun yüzde 37''si kaçak. İstanbul'a bir yılda verilen 700 milyon metreküp suyun yaklaşık 250 milyonunun kaçak kullanı lıyor. 3 milyon 300 bin abonesi bulunan İSKİ,İstanbul'a bir yıl içinde toplam 700 milyon metreküp su veriyor. Ancak sadece 420 milyon metreküplük bölümünü faturalandırılabiliyor. Bu verilere göre; geçen yıl için İSKİ'nin kaçak sudan kaybının yaklaşı k 300 milyon YTL'yi (300 trilyon lira) bulduğu belirlendi.