MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 ANKARA ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AFYONKARAHİSAR   ANKARA   ÇANKIRI   ERZİNCAN   ERZURUM   KASTAMONU   KAYSERİ   KIRŞEHİR   KONYA   NEVŞEHİR   SİVAS   TOKAT   YOZGAT   AKSARAY   KIRIKKALE 
 

 
HUKUKİ DESTEK
 

EMO Ankara Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 2023.4

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

YARGI KISKACA ALINIYOR


BASIN AÇIKLAMASI

 
Elektrik Mühendisleri Odası 39. Dönem Yönetim Kurulu, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın Türk Telekom özelleştirmesine ilişkin davalar ve yargı sürecine müdahale içeren açıklamalarına tepki gösterdi. EMO tarafından yapılan açıklamada, ülkeyi kaosa sürükleyen özelleştirme işlemlerinin bir an önce durdurulması istendi.
 

Elektrik Mühendisleri Odası olarak, Bakanlar Kurulu’nun Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin Oger Telekom’a devrine ilişkin kararına ve Rekabet Kurulu’nun kararına karşı açmış olduğumuz davalar halen devam etmektedir. Bu davalar kesinleşmeden siyasal iktidar devir yapmayı tercih etmiştir. Oger Telekom’un şerh koyduğu imtiyaz sözleşmesine ilişkin yürütmeyi durdurma ve iptal istemli ayrı bir dava açmış bulunuyoruz.

Toplumdaki tepkileri ve hukuka aykırılık savlarını dikkate almaksızın Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin devrini yapan siyasal iktidar gelinen noktada,büyük bir telaş içerisinde yargıyı baskı altına almaya çalışmaktadır. Danıştay Başkanlar Kurulu’nun yargıya yönelik olumlu ya da olumsuz eleştirilere karşı yaptığı açıklamanın üzerinden 1 gün sonra, Ulaştırma Bakanı’nın basında yer alan demeçleri hukuk devleti adına kaygı vericidir.

Anayasa’nın 125. Maddesi, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğunu hüküm altına almıştır. Yine 125. Madde’ye göre yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimiyle sınırlıdır. Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilmesi de yasaklanmıştır. Dolayısıyla, Danıştay tarafından verilen iptal ya da yürütmeyi durdurma kararları, işlemlerin hukuka uygun yapılıp yapılmadığı denetimiyle sınırlı olmasına karşın buna bile tahammül edilememesi, yargı kararlarının uygulanmayacağının ilan edilmesi, idarenin yaptığı hukuksuz işlemlerini geçerli kılma çabasıdır.

Siyasal iktidar, olası iptal kararının sonrasında ortaya çıkacak belirsiz durumu gerekçe göstererek, yargının Anayasa’da belirtilen hukuki çerçevenin dışına çıkmasını ve yaptıkları hukuka aykırı işlemleri onaylamasını istemektedir. Olası bir iptal ya da yürütmeyi durdurma kararı alınması durumunda yeni kamu zararlarının ortaya çıkması değil, aksine yapılan işlemin yarattığı kamu zararının önlenmesi söz konusu olacaktır. Kaldı ki, bu kararlar üzerine bir belirsizlik ortamı ya da şirkete ödeme yapılması durumu söz konusu olacaksa, bunun sorumluluğu ne yargıda ne de hukuka aykırı işleme karşı dava açan kişi ya da kuruluşlardadır. Bu külfetin sorumluluğu, bizzat hukuka aykırı işlem tesis eden siyasal iktidar ve uygulayıcılar üzerindedir.

Siyasal iktidarın, küresel sermayenin çıkarları doğrultusunda ekonomik gerekçeli olarak dayattığı uygulamalarda, sorumluluğun yargının üzerine yıkılmaya çalışılması kabul edilemez bir durumdur. Yargının aldığı iptal ya da yürütmeyi durdurma kararlarının uygulanamayacağı, devlet açısından daha büyük ekonomik maliyetler ortaya çıkaracağı savları ise hukuk devletinin yok sayılmasından öte bir anlam taşımamaktadır.

Anayasa’nın 138. Maddesi ise “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez” diyerek, yargı kararlarına ilişkin idareye hiçbir yorum ve takdir yetkisi tanımamıştır. Hukuk devletinin en temel ilkelerinden olan yargısal denetimi zayıflatacak ya da ortadan kaldıracak hiçbir girişim kabul edilemez.

Söz konusu özelleştirmelere ilişkin işlemlerin açıkça hukuka aykırı olması ve bunların yüksek yargı organlarınca tespit edilmesi, zaten başlı başına bir sorun teşkil ederken, yargı kararlarını etkileme ve bunların uygulanmaması yönünde gösterilen çabalar hukuk devletine olan güveni sarsmakta, siyasal iktidarın meşruiyetini ortadan kaldırmaktadır.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın, “Yargıda problem var demek doğru değil, ama hukuki altyapının gözden geçirilmesi gerekebilir. Danıştay’a hangi kararların gideceğinin gözden geçirilmesi, çıkacak sorunları azaltabilir” sözleri ise gelecek dönemde yargının nasıl bir kıskaç altına alınmaya çalışıldığını göstermektedir. Bu açıklamalar, yargının, yapılmak istenen hukuka aykırı işlemlere engel olarak görüldüğü, bu nedenle yetkisinin daraltılmak istendiğini göstermektedir. Yapılan işlemleri yargısal denetimden kaçırma girişimi “hukuk devleti” adına da bir gaf niteliği taşımaktadır. Siyasal iktidar yargı kararlarını tartışmak ya da yargısal denetimden kaçmak için yollar aramak değil, hukuk devletinin gereğini yerine getirmekle mükelleftir.

Türk Telekom’un devri sonrasında 25 bin nakil hakkına sahip personelden 13 binin kamuya dönmek istemeleri de verilen kamu hizmetinin yapılan özelleştirme sonrasında sıkıntıya gireceğini göstermektedir. Siyasal iktidar yargının iptal kararlarının yaratacağını iddia ettiği mali külfeti hesaplarken, kamu hizmetinde yaşanacak sıkıntıları ve çalışanların haklarının verilmemesinin yaratacağı ekonomik ve sosyal maliyetleri dikkate almamaktadır. Siyasal iktidar, ülkeyi kaosa sürükleyen özelleştirme işlemlerini bir an önce durdurmalı, kamunun zararına olan bu uygulamalara son vermelidir.

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
39. DÖNEM YÖNETİM KURULU



“SANAL ÇALIŞANLAR GELİYOR” RPA: ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ

21.07.2023
 


Çok Okunanlar


TÜRK TELEKOM A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NATO VE TAFİCS GRUP MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARETTE BULUNULDU

EMO ANKARA ŞUBESİ 26. DÖNEM YÖNETİM KURULU BAŞKANI PROF DR. ŞEREF SAĞIROĞLU`NA BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜM BAŞKANLIĞINA ATANMASINDAN DOLAYI TEBRİK ZİYARETİ

TÜRK TELEKOM A.Ş. ANKARA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARET

KAMUSAL SİBER SAVUNMA DERNEĞİ’NDEN ŞUBEMİZE ZİYARET

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN

8. SAMSUN İNŞAAT FUARI DÜZENLENİYOR

3 MAYIS DÜNYA ELEKTRİK ELEKTRONİK MÜHENDİSLERİ GÜNÜ KUTLU OLSUN!

YAŞASIN 1 MAYIS!

SANAYİ VE TEKNOLOJİ ANKARA İL MÜDÜRÜ MUHAMMED POLAT VE ÜYEMİZ REFİK GÜLER ŞUBEMİZİ ZİYARET ETTİ

Okunma Sayısı: 1874


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.