Günümüzde; bilim, teknoloji ve mühendislik uygulama alanlarındaki hızlı gelişim üretim süreçlerinde varolan bileşenlerin kendilerini sürekli yenilemelerini zorunlu kılmaktadır. Artan bilgi birikimine hızla ulaşma, edinilen bilgi ve deneyimleri paylaşma ve üretim süreçlerinde değerlendirebilme becerilerini yeterli seviyede olması için önemli derecede kişisel ve örgütsel çalışmalar gerekmektedir. Günümüzde; bilim, teknoloji ve mühendislik uygulama alanlarındaki hızlı gelişim üretim süreçlerinde varolan bileşenlerin kendilerini sürekli yenilemelerini zorunlu kılmaktadır. Artan bilgi birikimine hızla ulaşma, edinilen bilgi ve deneyimleri paylaşma ve üretim süreçlerinde değerlendirebilme becerilerini yeterli seviyede olması için önemli derecede kişisel ve örgütsel çalışmalar gerekmektedir. Odamızın yapmış olduğu mesleki, teknik ve sosyal konuları içeren çok sayıda Kongre, Kurultay, Panel ve Sempozyumlarda meslektaşlarımız tartışmalara katılmış, son teknolojik gelişmeler üzerinde bilgilenmiş, bilgilerini paylaşmıştır. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, aynı zamanda toplumsal değişimin de en önemli dinamiği durumuna gelmiş bulunmaktadır. Bu teknolojilerdeki değişim ve gelişmeler sadece kendi alanıyla sınırlı kalmamakta, bütün sektörleri etkileyerek ve dönüştürerek yeni üretim mekanizmaları yaratıp farklı toplumsal yapıların oluşumuna neden olmaktadır. Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin ekonomik ve toplumsal etkilerinden dolayı, bütün dünyada kritik bir yatırım alanı olarak görülerek yaygın olarak kullanılması, devletler tarafından teşvik edilmektedir. Bu nedenle Türkiye'de de bu teknolojilerin geliştirilmesi jeo-politik açıdan son derece önem taşımaktadır. İvedi olarak Türkiye'de bilgi ve iletişim teknolojileri alanında gerekli alt yapı oluşturulmalı, AR-GE çalışmaları teşvik edilmeli ve dışa bağımlı yapıdan biran önce kurtulunmalıdır. Bunun için gerekli insan gücü, eğitim potansiyeli ve bilgi birikimi bulunmaktadır. Bilgi ve iletişim sistemleri, yalnızca günümüzde değil, çağdaş örgütlenmelerin en başından beri, örgütsel etkinliğin temel koşulu olmuştur. İnsan yaşamı için kan dolaşımı ve sinir sistemi neyse, devletler ve örgütler içinde bilgi akışı o dur. Bilgi ve iletişim sistemi etkili olmayan bir örgüt, ne amaçla olursa olsun başarılı olamaz. Bilgi sistemleri, örgütlerin en temel yaşamsal sistemdir. Bilgi ve iletişim sistemlerinin önemi, yalızca birkaç yıl öncesine göre bile artmış durumdadır. Bunun için belli başlı üç neden gösterebiliriz: Öncelikle, kabul etsek te etmesek te küreselleşme olgusunun, bilişim sistemlerinin önemini büyük ölçüde arttırdığını görmek durumundayız. Bu olgunun itici gücünden ve ekonomik, toplumsal boyutlarından bağımsız olarak ulusal sınırların nerede ise ortadan kalkması, kesintisiz çalışma ve iletişim düzeni, küresel ölçekli ticaret ve kaynak aktarımı olanakları ile küresel düzeydeki rekabetçiliğin bilgi bilişim istemlerinin önemini aktarmaktadır. İkinci neden, "sanayi sonrası" olarak nitelenen toplumlarda hizmet sektörünün öneminin artmasıdır. Günümüzde sadece bilgi üretip satan araştırma - geliştirme kuruluşları ekonomiden giderek artan paylar almaktadır. En büyük katma değer oranları, üretim veya ticaretten değil, bilgi ve beceri ( know - how ) geliştirme etkinliklerinden gerçekleşmektedir. Bir çok gelişmiş ülke, ekonomik ağırlıklarını sanayiden hizmet sektörüne kaydırmış bulunmaktadır. Bu bilgi ekonomisinin en belirgin göstergelerindendir. Üçüncü neden de günümüzde, toplumsal yapıların, bilişim sistemlerinin sağladığı olanak ile yepyeni görünümler kazanmakta olmasıdır. Bu yapılarda yönetim katmanlarının sayısı azalmakta, merkezcilik yerini yerelliğe yada yerinden yönetim ilkesine bırakmakta, takım çalışması ve örgüt içinde yatay iletişim artmaktadır. KAYNAKÇA Semih BİLGEN, Yöneticiler İçin Bilişim Sistemleri, EMO Yayın No: EG/2003/2 EMO İzmir Şubesi, İletişim Günleri - V, EMO Yayın No: S/2003/2
|