· ŞUBE Giriş Sayfası

 ANKARA ŞUBE

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AFYONKARAHİSAR   ANKARA   ÇANKIRI   ERZİNCAN   ERZURUM   KASTAMONU   KAYSERİ   KIRŞEHİR   KONYA   NEVŞEHİR   SİVAS   TOKAT   YOZGAT   AKSARAY   KIRIKKALE 
 

EMO Ankara Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 2023.4

Tüm Sayılar

YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e başvurarak, elektrik sektöründe özelleştirmeyi kolaylaştıran Elektrik Piyasası Yasası'nda yapılan değişikliklerin Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürdü. -EMO, sektördeki şirketlerin hisselerinin nama yazılı olması koşulunun hisseleri borsada işlem gören şirketler için kaldırılmasının, Anayasa'ya ve kamu yararına aykırı olduğunu savundu.
 

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'den elektrik sektöründe özelleştirmeyi kolaylaştıran yasayı, Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle veto etmesini istedi.

EMO, TBMM'de kabul edilen Elektrik Piyasası Yasası'nda Değişiklik Yapan Yasayla ilgili görüşlerini, Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Ulusaler imzalı bir bir mektupla Cumhurbaşkanı Sezer'e gönderdi. EMO'nun değerlendirmesinde Sezer'in onayında bulunan söz konusu yasayla, sektödeki şirketlerin hisselerinin nama yazılı olması koşulunun hisseleri Borsada işlem gören anonimler için kaldırılmasının Anayasa'ya ve kamu yararına aykırı olduğu belirtildi.

Enerji sektöründeki şirketlerin hisselerinin nama yazılı olmasına yönelik düzenlemelerin Anayasa'nın 167'nci maddesindeki devletin "piyasalarda fiili veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi" önleme görevinin yerine getirilmesi amacıyla yapıldığı vurgulanan değerlendirmede, hisselerin nama yazılı olması kuralının, dolaylı yoldan piyasa üzerinde kontrol oluşturulmasına engel olma amacını taşıdığı ifade edildi.

SEKTÖLER BAZDA KONTROL OLUŞTURULABİLİR"

Borsada işlem gören şirketlere ait hisselerin elektrik piyasasında faaliyet gösteren yabancı şirketlerce toplanması durumunda, sektörel bazda kontrol oluşturabilmeleri olanağı doğacağını savunan EMO, "Nitekim bu düzenlemenin temel amacının yabancıların ihalelere katılabilmelerini sağlamak olduğu ifade edilmekte ve hatta dağıtım ihalelerine yönelik hazırlanan şartname taslağı ile yerli firmaları dışarıda bırakacak kriterler öngörülmektedir" denildi.

"REKABET KURULU GÖRÜŞÜ DİKKATE ALINMADI"

EMO, yasayla dağıtım ve perakende satış hizmeti için dikey bütünleşik yapı öngörülerek, Rekabet Kurulu'nun görüşünün dikkate alınmadığını savundu. Kayseri dışında 20 bölgeye ayrılarak oluşturulacak kamu elektrik dağıtım şirketlerine önce TEDAŞ tarafından işletme hakkı devirlerinin yapılacağı ve az 10, en fazla 49 yıl süreyle işletme hakkını devralacak bu kamu şirketlerinin blok satış yöntemiyle özelleştirilmesinin planlandığı belirtildi.

Bu şirketlerin, dağıtım şirketi olmakla birlikte aynı zamanda perakende satış ve perakende satış hizmetlerini de yürüteceklerine dikkat çeken EMO, ayrıca kendi bölgelerinde tüketilen elektriğin yüzde 20'sini de kendilerine ait ya da ortak oldukları üretim şirketlerinden satın alabileceklerine dikkat çekti. Rekabet Kurulu'nun ise dağıtım özelleştirmelerine yönelik olarak Özelleştirme İdaresi'ne bildirdiği 21 Temmuz 2005 tarihli görüşünde, bu durumun sakıncalarına dikkat çektiği ve nihai izin koşulu olarak bazı düzenlemelerin yapılmasını talep ettiği hatırlatıldı.

BASİT ARAÇİ SATIŞI İZLENİMİ

EMO,yap-işlet-devret sözleşmelerinin mülkiyet devrine dönüştürülmesinin de hukuka ve kamu yararına aykırı olduğunu savundu. Yasayla işletmeye geçmeden önce yap-işlet-devret sözleşmesini sona erdiren ve erdirecek olan şirketlere, sözleşme süresi sonunda kamuya dönmesi gereken ve aslında mülkiyeti kamuya ait olan santralları sadece arsa bedeli karşılığında ihale yapılmaksızın satın almalarının yolunun açıldığı vurgulandı. Bunun yeni bir özelleştirme işlemi olduğunu öne süren EMO, dolayısıyla bu yeni özelleştirme işlemine yönelik kuralların işletilmesinin gerekli olduğu savunuldu. Ancak düzenlemenin bu yönünün gözlerden uzak tutularak, basit bir arazi satışı izlenimi verildiği anlatıldı.

Bu yasal düzenlemenin uygulamaya geçirilmesi durumunda çoğunluğu hidroelektrik santralı olan üretim tesislerinin, üzerinde kurulu bulunduğu akarsu kaynağıyla birlikte mülkiyetinin özel şirketlere devrinin gerçekleştirileceğini ileri süren EMO bu durumun, Anayasa'nın 168'inci maddesinde belirtilen "Tabii servetler ve kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Bunların aranması ve işletilmesi hakkı devlete aittir" hükümlerine aykırı olduğu ifade edildi.  (ÖND/ORH/ANKA)