Japonya'da bir mahkeme, ülkenin ikinci büyük nükleer reaktörünün kapatılmasına karar verdi.
Karar, reaktörün şiddetli bir depremde yıkılmasından endişe eden yerel halkın açtığı bir davada alındı. Davanın yargıcı, ülkenin kuzeybatısındaki Kanazawa'da bulunan reaktörün depremlere dayanıklı olmasını gerektirecek standardda inşa edilmediğine ve bir depremin meydana gelmesi halinde yerel halkı radyoaktiviteye maruz bırakacağına hükmetti. Bu, Japonya'nın en yeni inşa edilen nükleer reaktörlerinden biriydi. Dolayısıyla ülkede halen faaliyet gösteren yaklaşık 54 reaktörün akıbeti de kuşkulu. Zira bu reaktörlerin de depreme dayanıklı olmadıkları gerekçesiyle çeşitli kampanyalar yürütülüyor. Ancak Japonya'nın bir bölgesinde alınan hukuki kararların diğer bölgelerdeki yargıçlar üzerinde fazla bir etkisi yok, dolayısyla diğer bölgelerdeki nükleer reaktörler hemen kapatılma tehdidiyle karşı karşıya değil. BBC'nin Tokyo'da bulunan muhabiri Jonathan Head, Japonya'nın dünyanın jeolojik olarak en hareketli ülkelerinden biri olduğunu ve ülkede deprem bölgesi olmayan bir noktada nükleer reaktör inşa edilmesinin çok zor olduğunu söylüyor. Muhabirimiz, Japon enerji şirketlerinin şimdiye dek bu reaktörleri depreme dayanıklı inşa ettiklerinde ısrarcı olduklarını, ancak davada alınan kararın buna darbe indirdiğini ifade ediyor. Japonya, elektrik ihtiyacının üçte birini nükleer santrallerden karşılıyor. Kanazawa'daki nükleer reaktörün yöneticileri, reaktörün güvenliği için tüm önlemleri aldıklarını ve elektrik ihtiyacının karşılanması için faaliyetlerine devam etmesi gerektiğini söylüyorlar. Yöneticilerin davada alınan kapatma kararına itiraz etme hakları var.
|