|
ABD, gelişmekte olan ülkelerde yapılacak nükleer santrallerin, nükleer silaha dönüştürülmemesi için kökten çözüm buldu!
Önce Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün, Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki konuşmasından bir alıntı: "Uzakdoğu'dan başlayarak Ortadoğu'ya doğru uzanan nükleer eksenin küresel kırılma hatlarıyla olan ilgisi ve birbirini çeşitli şekillerde besleyen özel ilişkisi, bölgemizdeki güvenlik konusunu çok daha karmaşık bir hale getirmektedir." Bu cümle, ordunun Türkiye'nin nükleer güç olması konusundaki eğilimiyle ilgili bizlere pek bir ipucu vermese de, eminim hükümet mesajı almıştır. Zira 5 nükleer santrallik bir nükleer programı ivedilikle devreye sokmak isteyen AKP hükümeti, bir yandan yer tespiti yapıp, diğer yandan ihaleye katılmaya niyetli firmalarla görüşürken, konuyu geçen ay Milli Güvenlik Kurulu'na da taşımış ve gerekli müzakereleri yapmıştır.
Kararı kim verir? Uzakdoğu'dan başlayarak Ortadoğu'ya uzanan nükleer eksenin uzantısında Türkiye nasıl bir arayış içinde? Askeri kanadın kararı olumlu da olumsuz da olsa, yorumlamak haddimizi aşar; Semih İdiz arkadaşımız ne yazmış diye bakarız. Ancak İran'ın nükleer güç olma çabalarını, neredeyse bu ülkeyi işgal ederek durdurmaya kararlı gözüken Bush yönetiminin, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na imza bile atmamış Hindistan'a müsamaha göstermesinden de anlıyoruz ki...
Nükleer Yakıt Bankası Türkiye'nin nükleer güç olması ya da olmamasının kararı, başta ABD olmak üzere nükleer gücün iplerini elinde tutan 3 - 4 devletin 2 dudağı arasındadır ve son Hindistan örneğinde de gördüğünüz gibi günü geldiğinde, o günün konjonktürel koşullarına bağlı olmaktan bile çıkmaktadır. Çünkü ipleri ellerinde tutan bu 3 - 4 devlet, yeni kurulacak nükleer santrallerden atom bombası yapılmasını toptan önlemek üzere çok ciddi yeni önlemleri devreye sokmaya hazırlanmaktadır. Şöyle ki: Artık her nükleer santral yapan, uranyumu satın alıp kendi santralinde işleyemeyecek, dolayısıyla İran örneğinde olduğu gibi zenginleştirilmiş uranyumun atom bombası aşamasına kadar getirilmesinin önü kesilmiş olacak. Nükleer yakıtlar, ancak ipleri elinde tutan 3- 4 ülkede üretilerek Nükleer Yakıt Bankası'nda depolanacak ve nükleer enerji üretmek isteyene bu bankadan satış yapılacak!
ABD'nin kılıfı terör Nitekim Başkan Bush, geçenlerde bir radyo konuşmasında aynen şöyle dedi: "Nükleer teknolojiye sahip ülkeler olarak, gelişmekte olan ülkelere nükleer santral yapımında yardım edip, onlara zenginleştirilmiş uranyum sağlamalıyız. Böylece nükleer teknolojinin teröristlerin eline geçmesini önlemiş oluruz!" Enerji Bakanı Hilmi Güler'in geçen ay Washington'da nükleer santral konusundaki temaslarında da ABD Enerji Bakanlığı Müsteşarı Clay Sell ve ABD Dışişleri Bakanlığı müsteşarı Robert Joseph, aynı yönde açıklamalarda bulundular: "Biz ABD'nin yeni oluşturulan Global Nükleer Enerji Ortaklığı programı çerçevesinde, nükleer enerji ihtiyacı olan ülkelere, Amerikan teknolojisiyle santral kurulacak ve böylece nükleer enerjinin silah yapma amacıyla kullanılması ve yayılması önlenmiş olacak."
|
|
|