Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile enerji alanında müzakerelere başlayabilmesi için yap-işlet-devret (YİD) sözleşmeli santrallar ile sorunun çözmesi gerekiyor. Ürettiği elektriği devlete satan YİD sözleşmeli santrallara verilen alım ve Hazine garantisi AB mevzuatına aykırılık taşıyor. Ayrıca müzakereler öncesinde doğalgaz kontratlarının özel sektöre devri, yeni üretim yatırımlarında devletin tamamıyla devreden çıkarılması ve dağıtım ile üretim özelleştirmelerinin gerçekleştirilmesinin de şart olduğu belirtildi.
Tarama süreci 14 Haziran'da AB ile enerji alanındaki müzakereler için 15-17 Mayıs tarihlerinde Brüksel'de tanıtıcı tarama toplantısı yapıldı. Bunun ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nda (EPDK) 14 Haziran'da başlayacak olan "ayrıntılı tarama" sürecinin hazırlıklarına başlanıldı. Ayrıntılı tarama toplantısında Türkiye kendi enerji mevzuatını AB'ye anlatacak. Tanıtıcı tarama toplantılarına katılan yetkililer, Türkiye'nin elektrik ve doğalgaz piyasası kanunlarını İngiltere ile birlikte hazırladığını ve bu ülkeden daha önce yürürlüğe koyduğunu vurgulayarak, bu nedenle AB mevzuatına uyum açısından büyük sorunlar ile karşılaşılmayacağını bildirdiler. Ancak müzakere sürecine kadar, YİD santralleri ile ilgili sorunun çözülmesi gerekiyor. Serbest piyasa modelinde üreticilere alım ve hazine garantilerinin verilmemesi gerekiyor. Dağıtım ve üretim özelleştirmeleri Bunun yanı sıra BOTAŞ'ın doğalgaz kontratlarının özel sektöre devri için ihale yapıldı ancak henüz ihale sonucu yönetim kurulunca onaylanmadı. Mevzuata göre BOTAŞ'ın doğalgaz ithalat pazarındaki payının 2009 yılına kadar yüzde 20'ye düşürülmesi gerekiyor. Ancak ithalat pazarı hâlâ BOTAŞ'ın tekelinde bulunuyor. Elektrik dağıtım özelleştirmesinin 2005 yılında yapılması hedeflense de ihaleye çıkılamadı. Bu, aynı zamanda kamunun elindeki üretim santrallerinin özel sektöre geçmesi için yapılacak özelleştirme işlemlerini de geciktiriyor. Bu konuların da enerji başlığı altında müzakere sürecine geçilmeden önce çözülmesi gerekiyor.
AB'den üyelerine serbestleşme uyarısı Avrupa Birliği, enerjide serbestleşmeye büyük önem veriyor olsa da kendi içinde henüz bunu tam olarak gerçekleştirebilmiş değil. Ortak bir enerji politikası oluşturmaya çalışan AB Komisyonu karşısında, üye ülkelerin enerjide ulusalcı bir anlayış izlemesinin bunun en büyük nedeni olduğu değerlendirmesi yapılıyor. AB Komisyonu bu nedenle 4 Nisan'da 17 üye ülkeye 28 adet ihtar mektubu göndererek, serbestleşme uyarısında bulundu. AB Komisyonu başlattığı çalışma ile üye ülkelerin mevzuatlarını mercek altına alarak, bunların direktiflere ne kadar uyumlu olduğunu incelemeye başladı. AB Komisyonu'nun uyarı mektubu gönderdiği ülkeler Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Almanya, Estonya, İspanya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Litvanya, Letonya, Polonya, İsveç, Slovakya ve İngiltere. Komisyon ayrıca İspanya ve Lüksemburg’u ulusal uygulama önlemlerini Komisyon’a göndermedikleri gerekçesi ile Adalet Divanı’na götürecek. Komisyon halen Portekiz ve Macaristan’ın kanunlarının AB mevzuatıyla uyumunu inceliyor. AB'ye üye ülkelerin enerji piyasasında 1 Temmuz 2007 tarihine kadar tam açıklık sağlaması gerekiyor.
|