Nükleer Santral kurulma çabalarına Sağlık Bakanından destek!!!!
Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ’ın “Çernobil faciasının Karadeniz Bölgesindeki kanser vakalarına etkisi olmamıştır…” açıklamasına Tabiplerden, Sağlık Emekçilerinden ve Odamızdan ortak bir yanıt geldi; Samsun Sinop Tabipler Odasının ev sahipliğinde 23.08.2006 tarihinde Tabipler Odası Başkanı Cem ŞAHAN ve KESK’e bağlı Sağlık Emekçileri Sendikası Samsun Şube Sekreteri Nazlı ŞEN ile Odamız adına Şube Başkanımız Suat YILMAZ aynı anda ayrı ayrı basın açıklaması yaptılar. 23.08.2006
BASINA VE KAMUOYUNA Sağlık Bakanı Sayın Recep AKDAĞ’ın; yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda Çernobil faciasının Karadeniz’de kanser vakalarına neden teşkil etmediğini, asıl Çernobil’in ceplerdeki sigara olduğunu belirterek artık bu konunun tartışılmaması gerektiğini belirtmesinin ardından… Yine aynı tarihlerde Enerji Bakanı Sayın Hilmi GÜLER’in 2012 yılına kadar öncelikle Sinop’ta olmak üzere 3 adet nükleer santralin son teknoloji ile tesis edileceğini, radyoaktif atık probleminin artık çözüldüğünü tekrarlaması, siyasal iktidarın nükleer santralleri aklayarak şirin gösterip nükleer lobilerin istekleri doğrultusunda tesis etme kararlılığını göstermektedir. İnsan sağlığını hiçe sayan Sayın Bakanlara soruyoruz; Bahsettikleri bilimsel araştırmalar kimler tarafından yapılmıştır? Bu araştırmayı yapanlar için bilim kimin ve neyin hizmetindedir? Halkın ve ülkemizin mi yoksa enerji holdinglerinin mi? Çernobil, insanlık tarihinin kendi eliyle yarattığı en büyük tek kaza olsaydı bu gerçek dışı söylemlere inanabilirdik. Ama Çernobil ilk değil,son da olmamıştır. Bütün dünya nükleer santrallerden hızla vazgeçerek yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelirken nedense siyasi iktidarlarımız nükleer lobileri memnun etme konusunda birbirleri ile yarışmaktadırlar. Ancak ne acıdır ki politik çıkarları uğruna vatandaşın sağlığını hiçe sayan hükümetler ‘enerji sıkıntısı’, ‘tek çözüm nükleer enerji’, ‘elektriğe zam’ gibi söylemlerle bir yandan vatandaşın cebine göz koyarken diğer yandan da halkın gözünü korkutarak akıllarını bulandırmaya çalışıyorlar. Tüm bu yaşananlar ve yapılan açıklamalar bize gösteriyor ki; bu gün nükleer santral yapımı için çabalayan, nükleer enerjiyi en temiz, en ucuz enerji kaynağı olarak tanıtmaya çalışan zihniyet, Çernobil’den ve dünyadaki onca nükleer kazadan dersini almadı. Geçmiş iktidarlar gibi mevcut iktidarda elektrik kesintileri ile halkı tehdit etmekte, karanlıkta kalacağız söylemleri ile nükleer santrallerin önünü açmaya çalışmaktadır. Odamız tarafından yıllardır ifade edildiği gibi nükleer santraller bir zorunluluk değil, siyasi bir tercihtir.Halihazırda kurulu güç dengesi yeterli olmakla birlikte,hızla artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için dünya tarafından terk edilen ‘çöp teknoloji ’olarak tabir edilen nükleer santraller yerine bir an önce yerli yenilenebilir ulusal kaynaklarımızı ön plana çıkaran enerji politikaları izlenmelidir. Biz yeni Çernobil’ler yeni ölümler olsun istemiyoruz. Amaç enerji sorununu çözmek ise ülkemizin yerli enerji kaynakları kendine yeterli zenginlikte olup,doğada sürekli bulunan çevre dostu yenilenebilir enerji kaynakları tercih edilmelidir. Çocuklarımıza sağlıklı bir çevrede yaşama olanağı tanıyabilmek için bir kez daha nükleer santrallere hayır diyor, sessiz kalmanın bu suça ortaklık etmek olduğunu hatırlatarak halkımızı yarın çok geç olmadan bu mücadeledeki yerini almaya davet ediyoruz. ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI SAMSUN ŞUBESİ
|