YAZILI BASINDA ODAMIZ

ELEKTRİK Mühendisleri Odası (EMO), Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından satışa çıkarılan üç elektrik dağıtım bölgesi ihalesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı.
ANAYASA'YA AYKIRI
EMO Başkanı Kemal Ulusaler, konuyla ilgili olarak oda merkezinde düzenlediği basın toplantısında, toplam 83 şirketin ön yeterlilik için başvurduğu Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş., Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. ve İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. ihalelerinde, kamu yararı gözetilmediği, şirketlere yatay ve dikey bütünleşme olanağı tanındığı ve Anayasaya aykırılıklar içerdiği gerekçesiyle Danıştay 13. Dairesine başvurduklarını bildirdi. ŞARTNAME GİZLENDİ
Söz konusu dava için gerekçelerini anlatan Ulusaler, özelleştirmeler için hazırlanan ihale dokümanı ve ihaleye katılım kriterlerini de içeren ihale şartnamesinin kamuoyundan gizlendiğini, bir belge kirliliği olmasına rağmen yeterince şeffaflık sağlanamadığını ve ihaleye girecek şirketler için bile birçok karanlık noktanın bulunduğunu iddia etti. Zarar yapan elektrik dağıtım bölgeleri varken, kayıp-kaçak oranları Türkiye ortalamasının altında kalan, hatta düşük düzeyde bulunan, elektrik tüketiminin yoğun olduğu üç bölgenin özelleştirmesinin de bir çelişki olduğunu anlatan Ulusaler, "3 dağıtım bölgesinin öncelikli özelleştirilmesi, hem TEDAŞ'ın önümüzdeki süreçte mali açmaza düşmesine neden olacak hem de kayıp-kaçak oranı yüksek bölgelerin özel sektöre devredilememesi, buralardaki hizmetin ise kamu tarafından üstlenilmesi zorunluluğunu doğuracaktır" diye konuştu.
KAMU HİZMETİDİR
Ulusaler, özelleştirme nedeniyle öngörülen işletme hakkı devir bedelinin tarifeler yoluyla tüketicilerden tahsilinin öngörülmesi, yatırımların tarifeler yoluyla tüketicilerden tahsil edilecek olması, dağıtım hizmetinde öngörülen yatırımların kim tarafından denetleneceğinin belli olmaması gibi nedenlerin de dava açmalarına neden olduğunu söyledi. Elektrik dağıtımının bir kamu hizmeti olduğunu kaydeden Ulusaler, bu nedenle kamu hizmetinin özel kişilere devredilmesinin, ancak imtiyaz sözleşmesiyle mümkün olabileceğini savundu.
(Hürriyet Ankara 11.10.2006)