YAZILI BASINDA ODAMIZ

Nükleer santral kurulumuna ilişkin TBMM’ye gönderilen tasarı göstermektedir ki, bu santralin yapımı için özel sektör temsilcilerinin gündeme getirdikleri tüm talepler kabul edilmiştir. Tasarıyla kamu ve özel sektörün birlikte nükleer santral kurmalarının yolu açılmaktadır ki, bu durum hiçbir özel sektörün böyle bir işin altına tek başına devlet garantisi olmadan girmek istemediğini göstermektedir. Tasarıyla nükleer çöplük için de fon kurulması öngörülmektedir. Türkiye’de nükleer santral kurulumuyla istihdam yaratılacağı iddialarının hayal olduğu tasarıyla da kanıtlanmaktadır. Daha işin başında TAEK’e bu alanda iş yapmak üzere yabancı personel istihdam olanağı sağlanmaktadır. İhale bile yapılmadan özel koşullarda bir seçme yöntemi öngörülmüştür.
Nükleer santral ile üretilecek elektrik enerjisine de perakende satış lisansına sahip olan dağıtım şirketleri üzerinden 15 yıllık alım garantisi de öngörülmektedir. Tasarı incelendiğinde nükleer santral kurulumu için bedelsiz arazi tahsisinden başlayan her türlü teşviğin de devlet eliyle verileceği ortaya çıkmaktadır. Bu teşviklerin yerli kaynaklara verilmesi durumunda zaten Türkiye’nin enerji sorununu çözmesi mümkün olmasına karşın nükleer santrallerin tercih edilmiş olması, enerji ihtiyacının değil, siyasi bir tercihin söz konusu olduğunu da açıkça ortaya koymaktadır. Kendi öz kaynaklarımız bir kenara itilip, pahalı ve tehlikeli olan nükleer enerji santrallerinin kurulması kabul edilemez.
(09.11.2006 Yeni Harman Gazetesi)