Enerji çalışanları, AKP hükümetini göreve geldiği günden beri enerji sorunları üzerinde önce kriz yaratmak sonra da bu krizi ulusla ve uluslararası sermaye kuruluşlarının istekleri doğrultusunda çözümlemekle suçladı.
Enerji çalışanları, AKP hükümetini göreve geldiği günden beri enerji sorunları üzerinde önce kriz yaratmak sonra da bu krizi ulusla ve uluslararası sermaye kuruluşlarının istekleri doğrultusunda çözümlemekle suçladı. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Petrol-İş Sendikası, Enerji-Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Ankara Şubeleri bugün, “Doğalgaz ve elektrikte yaşanan sorunlar, Elektrik Piyasasında Dağıtımın Özelleştirilmesi” konulu basın bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda ortak açıklamayı EMO Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş bildirdi. ÖZELLEŞTİRMELER TALANA DÖNDÜ Pektaş, özelleştirmelerin giderek talana döndüğünü belirterek, her hükümetin kamunun yıllar içinde oluşturduğu değerleri sermaye gruplarına peşkeş çekmek için IMF ve Dünya Bankası'na yaranma yarışına girdiğini söyledi. Pektaş, "arsa parasına çıkarılan kuruluşlarla güya kamunun birikmiş borçlarını ödeyeceklerdi. Ama son 20 yılın hesabıhı yapan herkes görecektir ki, toplam hazine borcu 30 milyar dolar civarında, özelleştirme söylemlerine ve özelleştirmelere paralel olarak 250 milyar dolar civarına gelmiştir" dedi. "Kamu kuruluşları özelleştirilerek bu borç ödendiyse bu borç kimin ya da neyin borcu" sorusunu yönelten Pektaş, özelleştirilen kuruluşlardan elde edilen gelirlere rağmen borç ların nasıl arttığını birinin açıklaması gerektiğini vurguladı. Pektaş ayrıca, İstanbul Anadolu, Sakarya ve Başkent elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi ihaleleri için "ilgili-ilgisiz" 82 şirketin ön yeterlilik aldığını hatırlatarak, halkın ısrarla bu yanlış yöntemin kurbanı edilmek istendiğini belirtti. Yerli enerji kaynaklarının neredeyse hiç kullanılmadığına dikkat çeken Pektaş, Norveç gibi güneşi az gören bir ülkenin bile Türkiye'den fazla güneş enerjisinden faydalandığına işaret etti. Buna karşın nükleer gibi bütün dünyanın vazgeçtiği bir yönteme umut bağlandığını kaydeden Pektaş, bu doğrultuda da tehlikeli adımlar atıldığını vurguladı. Enerjinin etkin ve verimli kullanılmasına yönelik programların geliştirilmediğini belirten Pektaş, ayrıca enerjinin hatlardaki kaybına ve kaçağa karşı da etkili önlemler alınmadığını kaydetti. NÜKLEER POLİTİK BİR TERCİH Pektaş, "Tüm dünyanın vazgeçtiği, çöpe attığı nükleer enerji santralleri kader ya da zorunluluk değil, sadece politik bir tercihtir. Mevcut enerji sorunlarının uygulanabilir tek çözümü temiz ve tükenmez enerji kaynaklarının kullanımıdır" dedi.
|