Her şeylerin hızla kullanılıp tüketildiği ve unutulduğu dünyanın sapa bucaklarından biri olan Türkiye'mizde; bilmem hatırlar mısınız, Hasan Balıkçı adındaki elektrik mühendisi, elektriği kaçak kullanan fabrika sahiplerine yürüttüğü savaşı, 2002 güzünde canıyla ödemişti...
 

Meslek odasından arkadaşları; Hasan Balıkçı‘nın kendisinin ve onurlu mücadelesinin  unutulup gitmemesi için bir kitap yapmaya karar vermişler. Ersin Toker, "Yalnız Değilsin" adıyla ve "2004 Uluslararası Dürüstlük Ödülü Sahibi, Elektrik Mühendisi Hasan Balıkçı‘nın anısına" notuyla bir kitap yazmış. (TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası yayını, 320 sayfa, resimli, birinci baskı İstanbul  Ekim 2006)

EMO 40‘ncı dönem yönetim kurulu yazmanı Cengiz Göltaş; "Onurlu bir yaşam üstünde umudu tazelemek" başlıklı uzunca "sunuş"unda; 18 Ekim 2002‘de Şanlıurfa‘da görevi başında öldürülen Hasan Balıkçı‘nın "yaşam çizgisine" dikkatleri çekiyor.

On bölümden meydana gelen "Yalnız Değilsin"in ilk bölümü "Akçakale yolu üzerinde bir akşam"da, elektriği kaçak kullanan fabrika sahiplerinin Hasan Balıkçı‘nın canına kurdukları tuzağın  provası anlatılıyor.

İkinci bölüm "Yıl 2002, Günlerden 18 Ekim Cuma, Saat: 22.35"te de; geçen yüzyılın başlarında "gece gelen telgraf"ların ulaştırdığı "ölüm haberi"ni, bu kez zamanımızın teknoloji harikalarından cep telefonunun ağabeyi Yusuf Balıkçı‘ya verdiği "Hasan‘ı vurdular!" çığlığıyla başlayan yankıları okuyoruz.Bunların ardından eşi Şengül‘ün, en yakın arkadaşı Ayhan Tuğcu‘nun, EMO Adana Şube Başkanı Ahmet Sarı‘nın ve ardından bütün Çukurova‘nın ve Türkiye‘nin duyduğu  "Hasan‘ın vurulduğu" haberinin dalga dalga yayılışını...

Üçüncü bölümde; "Pamuk tarlaları arasından başını kaldırıp yürüyen" Hasan Balıkçı‘nın 1961‘de Adana‘da pamuk zamanında dünyaya gelişiyle başlayan hayat hikayesini; eşinin ve EMO yöneticilerinin Hasan‘ın görünen ve görünmeyen katillerinin peşlerindeki çabalarının eşliğinde takip ediyoruz: Adana‘da geçen yoksul ve dünyanın nereden gelip  nereye gittiğine meraklı, okuyan, öğrenen, 80‘lerin başında Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Fakültesi öğrencisi Hasan Balıkçı... Ve 2003 Nisanda açılan davanın iddianamesinden tetikçileri ve azmettiricileri öğreniyoruz...

"Yalnız Değilsin"in dördüncü  bölümünde Hasan Balıkçı‘nın 90‘da ilk görev yeri Ağrı‘ya varışıyla başlayan meslek yaşamını, bu kez gene  davanın peşini bırakmayan EMO‘nun sık sık basına  ve kamuoyuna yaptığı açıklamaları izliyoruz... 11 Haziran 2004‘te faillerin ağır müebbet hapis ve hapislerle  cezalandırıldığından haberdar oluyoruz.

Beşinci bölümde; "Yargısal Süreç ve Basından Değerlendirmeler"i okuyoruz. "Yalnız Değilsin"in yazarı Ersin Toker "Son Söz"de şöyle özetliyor yaptığı işi:

"O hayatın pratiğinde kendisini geliştirmiş ve orada özümsediklerini de kendi pratiğine yansıtmayı bilmişti. Herkes onu bu yüzden çok sevdi. O hem onlar gibiydi ama hem de onların göze alamadığı doğrudan tavırları gözünü kırpmadan hayata geçiren bir özelliğe sahipti. Onu değerli kılan, öne çıkaran en önemli şey, hayatı olduğu gibi tüm tadıyla, insan sıcaklığıyla, unutulmaya yüz tutmuş insani değerleriyle birlikte ve hep gülümseyerek yaşamaktı. Eksilen buydu ve Hasan Balıkçı, bu özlemi yeniden canlandırmayı başardı." (S.208)

Kitabın altıncı bölümü; "Gazete sayfalarından ve basın açıklamaları"nı, yedinci bölümü; "fotoğraflar"ı,  sekizinci bölümü "Hasan Balıkçı‘nın anı defterinden"i, dokuzuncu bölümü "Gazetelerde çıkan makale ve haberlerin kupürleri"ni,  onuncu ve sonuncu bölüm;  "Duruşma zabıtları ve belgeleri"ni kapsıyor.

Dört yıldır süregelen "adalet dağıtımı"nın sonucunu mu merak ediyorsunuz? Şanlıurfa Ağır Ceza Mahkemesi‘nin 19 Nisan 2006‘da oybirliğiyle verdiği karara göre:

"Yılmaz Çakmak, müebbet ağır hapis yerine, müebbet hapse,

Şehmuz Taşan, müebbet ağır hapis yerine, müebbet hapse,

Zeki Akkoyun, müebbet ağır hapis yerine, ağır hapse,

Halim Şimşek, on yedi yıl altı ay hapis yerine, on üç yıl dört ay hapse mahkum oldu.

Hasan Balıkçı davası, şu anda Yargıtay aşamasında. Müdahil avukatların değerlendirmesi ve kamuoyunun beklentisi, kararın aynen onanacağı şeklinde." (S.175)

Ersin Toker‘in 320 sayfalık "Yalnız Değilsin" kitabını kapattıktan sonra bu dürüst, namuslu ve yurtsever elektrik mühendisi Hasan Balıkçı‘ya kıyan zihniyet için, ister istemez ağzımdan "Elektrik çarpsın sizi"  sözleri döküldü...

EMİN KARACA  
21.02.2007
e-mail: emin.karaca@ttnet.net.tr